"EN ÖNEMLİ HEDEFİMİZ FUTBOL SEVGİSİNİ YAYGINLAŞTIRMAK"
Yıldırım Demirören, konuşmasına, kendilerine ev sahipliği şerefini veren UEFA Başkanı Michel Platini ve UEFA Yönetim Kurulu'na teşekkür ederek başladı.
Dünya futbolunun lokomotifi olduğunu belirttiği Avrupa futbolunun, şu anda karşı karşıya bulunduğu temel sorunlara çözüm aramak ve futbolun dostluk, barış ve kardeşlik ilkelerini pekiştirmek, Avrupa vatandaşlığı temellerini güçlendirmek için atılacak her adımda Avrupa'nın en büyük futbol ekonomilerinden birisine sahip olan Türkiye'nin, bu hareketin ön saflarında olacağını kaydeden Demirören, “Futbolun sorunlarını, 12. Avrupa Konseyi Spor Bakanları Konferansı'nda özetleyen Platini'nin görüşlerine tümüyle katılıyorum” dedi.
Avrupa ülkeleri arasında şike, teşvik konularına da yer vererek en kapsamlı sporda şiddetin önlenmesine dair yasayı çıkaran bir ülkenin federasyon başkanı olarak, bu sorunlara karşı Avrupa ülkelerinin ortak tavır belirlemesinin çok önemli olduğunu düşündüğünü aktaran Demirören, “Futbol kulüplerinin rekabet ve sportif başarı amaçlayarak yapmış oldukları harcamalar sonucu karşılaştıkları ekonomik zorluklar ve bunun oyuna etkisi hepimizin malumudur. UEFA'nın en önemli projelerinden birisi olan Finansal Fair Play, bizim de önceliklerimiz arasında en üst sıralarda yer alıyor” diye konuştu.
“Kulüplerin sağlıklı bir mali ve kurumsal yapıya kavuşarak kaynakların doğru kullanımı en önemli hedeflerinden birisi olduğunu” ifade eden TFF Başkanı, kulüplerin ekonomik açıdan desteklenmesinin, ekonomik disiplin kadar önemli olduğu ve bu konuda da gerekli adımların atılmasını önemle rica etti.
Türkiye'nin son yıllarda birbirinden önemli futbol organizasyonlarını düzenleyerek rüşdünü ispat ettiğini anlatan Demirören, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“İki kıtanın birleştiği bu ülke, son yıllarda birbirinden önemli futbol organizasyonlarını da düzenleyerek rüşdünü ispat etmiş durumda. Son UEFA Kupası finalini düzenlediğimiz 2009 yılındaki bu etkinliğin yanı sıra temmuz ayında Antalya'da düzenleyeceğimiz UEFA U19 Kadınlar Avrupa Şampiyonası için de mükemmel bir hazırlık dönemi geçiriyoruz. Ayrıca FIFA 2013 U20 Dünya Şampiyonası organizasyonu için de çalışmalarımız yoğun bir şekilde devam ediyor.
Açık ara ülkemizin en çok sevilen ve tutkuyla takip edilen spor dalı olan futbol sevgisini daha da yaygınlaştırmak en önemli hedefimiz. 2028 Futbol Gelişim Projemiz ile altyapıya ve eğitime daha çok önem vererek genç oyuncuları düzenli olarak futbolumuza kazandırmak istiyoruz. Futbolun içinden gelen bir Başbakan'a sahip olmak Türk futbolunun en büyük şansıdır. Ülkemize 18 yeni stadyum kazandıracak projeler için kendilerine sizlerin huzurunda kendim ve Türk futbolu adına bir kez daha teşekkür etmek istiyorum. Kongrenin başarılı geçmesini ve tüm katılımcıların ülkemizden güzel anılarla ayrılmasını diler, saygılarımı sunarım."
"SUÇU KİM İŞLEDİYSE CEZA ALMALI"
Blatter'in ardından kürsüye gelen Başbakan Erdoğan, "Irkçılık, bir insanlık suçudur. Irkçılık, insanlığa, vicdana aykırı olduğu kadar, sporun ve futbolun ruhuna tamamen aykırıdır. Yeşil sahalarda olmasa bile tribünlerde, ırkçı, ayrımcı eğilimlere karşı son derece hassas ve dikkatli olmamız gerektiği açıktır. Son dönemde, Avrupa'da tırmanma eğilimi gösteren ırkçılığın, spora ve futbola nüfuz etmemesi, bu noktada üzerinde hassasiyetle durmamız gereken bir durumdur" dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Hukukta bildiğiniz gibi suçların şahsiliği ilkesi vardır. Bir de bizim siyasetçiler olarak gerçek kişi ve tüzel kişi noktasında zaman zaman muhatap olduğumuz sıkıntılar vardır. Gerçek kişi ve tüzel kişi noktasında değerlendirmeyi iyi yapmak lazım. Gerçek kişilerin işlediği suçlar sebebiyle eğer tüzel kişilik suç ve ceza almaya kalkarsa burada sadece bir tüzel kişi, kurum ceza almıyor. Yeri geliyor, milyonlarca o tüzel kişiliğin sempatizanı olan kişiler, belki bir şehir, birkaç şehir, burada cezalandırılmış oluyor. Burada suçların şahsiliği ilkesinden hareketle kim olursa olsun, bu şikeyi ve suçu kim işlemişse, cezaların caydırıcılığından hareketle en büyük cezayı alması en önemli adımdır ve bunun yapılması lazım. Oradan hareketle bunun sürdürülmesi inanıyorum ki, özellikle futbola olan, spora olan aşkı ve sempatiyi daha farklı bir şekilde geliştirecek ve onları sürekli olarak geri götürmeyecektir” ifadelerini kullandı.
"EN ÖNEMLİ FESEFEMİZ..."
UEFA Başkanı Michel Platini ise "Güzel İstanbul şehrindeyiz. Bu benim 5'inci katıldığı kongre. Her seferinde yeni bir konuşma hazırlamak kolay bir iş değil. Bu yüzden kısa ve yürekten konuşmaya çalışacağım. Geçen 5 yıl içinde ne olduğu konusunda ekip çalışmamız çok önemliydi. Sizlere güveniyorum, hepinize güveniyorum. Sizlerle sürekli dirsek teması halinde çalıştık. Çok önemli projeler başlattık. İleriye doğru hareket etmeye devam etmeliyiz. UEFA, yenilikçi ve eşsiz bir platforma haline dönüştü. Geçmişini, köklerini asla inkar etmeden, ama başını öne çevirmiş şekilde. Birlikte karar verip uygulamaya geçiyoruz. Demokratik bir sistem bu. Bu politikadan gurur duyuyorum, sizlerden gurur duyuyorum. Birlik ruhu çok önemli. Bu bütünlüğümüz sayesinde tüm üye federasyonlarımız için birliği sağlayabiliyoruz. Bu, bizim en önemli fesefemiz. Sağladığımız mutabakatlarla futbol sevdiğimiz bir oyun olarak kalabilecek. Oyunu koruyalım, futbolu temizleyelim. Arzularımız bu doğrultuda. Birlikten kuvvet doğar. EURO 2012 için birlikte tarih yazalım. Futbol, bunu hak ediyor" şeklinde konuştu.
Başbakan'a alkış
Platini ile birlikte salona giren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı üyeler alkışlarla karşıladı.
Geniş güvenlik
Kongre için İstanbul Kongre Merkezi ve çevresinde geniş güvenlik önlemleri alınırken, akreditasyonları bulunmayanlar, kongre merkezi yakınına sokulmadı.
Bu arada, kongrede 9 dilde simultane tercüme yapılıyor. Toplantıda, İngilizce, Fransızca, Almanca, İtalyanca, Rusça, Türkçe, İbranice, İspanyolca, Sırpça çeviriler gerçekleştiriliyor.
Hürriyet
Güncelleme Tarihi: 22 Mart 2012, 10:58
Hürriyet