Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Spor medyasının temsilcileri ile İstanbul'da iftarda buluştu.
Bakan Çağatay Kılıç, İstanbul’daki terör saldırısında yaşamını yitirenler için EURO 2016'da maçlardan önce saygı duruşu yapılması talebinin UEFA tarafından kabul edilmediğini belirterek “Uluslararası anlamda verilmesi gereken en önemli mesajlardan birisi de sporun birleştiriciliği, kardeşliği, aynı ilke ve amacın etrafında yaşamanın olduğu yerde desteğin verilmemiş olması bizim açımızdan üzücü olmuştur” dedi.
Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Spor medyasının temsilcileri ile İstanbul'da iftarda buluştu. Başbakanlık İstanbul Dolmabahçe Çalışma Ofisi'nde gerçekleştirilen iftar yemeğine gazete ve televizyonların genel yayın yönetmenleri, spor müdürleri ve spor yazarları katıldı. Bakan Çağatay Kılıç, konuşmasına İstanbul'da yaşanan terör saldırısında hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet dileyerek başladı.
“Terör, tüm ülkelerin beraberce üstesinden gelebilecekleri bir olgudur”
İstanbul Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Terminali’nde gerçekleştiren terör saldırını lanetleyen Bakan Çağatay Kılıç, “İstanbul’da meydana gelen terör saldırısında hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diyorum. Aynı zamanda yaralanan ve şu anda hastanelerde tedavi gören tüm yaralılara da acil şifalar diliyorum. Her şeyden önce böyle alçakça, haince bir terör saldırısında bulunanları da lanetliyorum. Bu saldırı karşısında ülkemizin ve milletimizin duruşu bellidir. Nasıl daha önce Dünya’nın farklı şehirlerinde Paris’te, Brüksel’de, Londra’da New York’ta terör saldırıları olduğunda bunlara karşı Türkiye her zaman uluslararası toplum ile birlik ve beraberlik içerisinde yer aldı ise bizler de şu anda müttefiklerimizden, dostlarımızdan aynısını beklemekteyiz. Beklemek de hakkımızdır. Çünkü terör uluslararası bir olgudur. Uluslararası anlamda tüm ülkelerin beraberce hareket etmesi gereken ve ancak beraberce üstesinden gelebilecekleri bir olgudur. Bunun aksini düşünen yanılıyordur. Dünyanın farklı yerlerinde meydana gelen ve hepimizi derinden etkileyen, üzen terör saldırılarında maalesef görmekteyiz.” diye konuştu.
“UEFA tarafından bizlere destek verilmemiş olması üzücü olmuştur”
“UEFA tarafından, Avrupa Futbol Şampiyonası’nda maçlara saygı duruşu ile başlanması talebi kabul görmemiştir” diyen Bakan Çağatay Kılıç sözlerine şöyle devam etti;
“Bir takım yazılı gerekçeler verilmiş ama, ben bu konu hakkında üzüntümü dile getirmek istiyorum. Uluslararası anlamda verilmesi gereken en önemli mesajlardan birisi de sporun birleştiriciliği, kardeşliği. Aynı ilke ve amacın etrafında yaşamanın olduğu yerde desteğin verilmemiş olması bizim açımızdan üzücü olmuştur”
“Sportif anlamda son 14 yıl içerisinde çok ciddi bir sıçrama yaşandı"
Türkiye’de son yıllarda sportif tesislerin sayılarındaki artışa dikkat çeken Bakan Çağatay Kılıç, “Hangi istatistiğe ya da değerlendirmeye bakarsanız bakın, Türkiye’de spor camiası içerisinde yer alan sporcularımızın, antrenörlerimizin, spor yöneticilerimizin ve alt yapılarımızın durumu son 14 yıl içerisinde çok ciddi bir sıçrama yaşamıştır. Sayın Cumhurbaşkanımız gerçekten spor ile çok yakından ilgilenmektedir. Spor branşlarındaki gelişmeler ve sonuçlarla alakalı olarak, kendilerine bilgi vermek adına sürekli bir araya gelmekteyim. Hatta kendilerine bir müsabakanın sonucu hakkında bilgi verirken, genellikle müsabakaların sonuçlarından haberinin olduğunu söylemektedir. Yeni Hükümetimiz kurulduğunda, Sayın Başbakanımızla yaptığımız ilk değerlendirme toplantısında sportif anlamda alt yapı çalışmalarımız ve bu yatırımlarımızın bir an önce hayata geçirilmesi konusunda yakın bir takip içerisinde olduğunu belirtmişlerdir” şeklinde konuştu.
“Tesis yapmak asla ve asla tek başına yetmez”
Alt yapı yatırımların önemine vurgu yapan Bakan Çağatay Kılıç, “Bizlerin görevi, sportif alt yapı çalışmalarını gerçekleştirirken diğer taraftan da inşa edilen fiziki yapıların en iyi şekilde değerlendirilmesini uluslararası spor camiası ile karşılıklı iletişim ile sağlamaya devam ediyoruz. Bazı rakamlar vermek gerekirse; Cumhuriyetimizin kuruluşundan itibaren Türkiye’de inşa edilen spor tesisi yaklaşık 1800 civarındaydı. 2002 yılından günümüze kadar yapılan spor tesisi sayısı ile 1700 civarına ulaşmıştır. Cumhuriyetin kuruluşundan 2002 yılına kadar yapılmış olan spor tesisi sayısını son 14 yılda inşa etmiş durumdayız. 3000’in üzerinde şuan spor tesisimiz var. Bazen şu söyleniyor; ‘Tesis yapmak yetmez.’ Doğru. Tesis yapmak asla ve asla tek başına yetmez. Siz istediğiniz kadar duvarlar inşa edin, binalar yapın, tuğlalar örün onun içerisinde sporcu olmasa o binaların bir anlamı olmaz. Ama aksi de olmaz. Sporcuyu hazırlayacağınız atletizm pistiniz, spor salonunuz, yüzme havuzunuz, atıcılık tesisiniz olmaz ise bu seferde sporcu yetiştiremezsiniz. Bu aslında birbirini tamamlayan ve birbiriniz geliştirecek olan iki farklı unsurdur. Kesinlikle şu doğru bir şeydir. Bina ve tesis yapmakla bir ülkenin sporu gelişmez. Tesisleri en iyi ve en modern şekilde güncellemelerini yapmazsanız Dünyadaki gelişmelerden geride kalırsınız. Biz bunları beraberce yapmak, beraberce götürmek noktasında yoğun bir çalışma içerisindeyiz” dedi.
“Yerel yönetimler engel olmaya devam etseler de biz bu stadyumları yapacağız”
Futbol statlarının en görünür tesisler olduğu belirten Bakan Çağatay Kılıç, “Bu tesisler büyüklükleri ve hacimleri bakımından da önemli tesislerdir. Anadolu’da şu an inşa ettiğimiz 29 stadyum çalışmamız var. Bazılarının önüne yerel yönetimler engel olmaya devam etseler de biz ısrarlı ve kararlı bir şekilde bunların yapılması için çaba harcamaya devam ediyoruz. Şunu da dile getirmek gerekir. Stadyumu 15 günde bir futbol karşılaşması oynamak için yaparsanız o yapı atıl bir yatırım haline dönüşür. Dolayısıyla bizler Dünyada da örnekleri olduğu gibi o stadyumlarını en iyi şekilde 365 gün kullanılmasını sağlayacağız. Burada kast etmek istediğim şudur; Gaziantep’te, Malatya’da, Diyarbakır’da, Trabzon’da, Samsun’da, Adana’da inşası devam eden stadyumlarımız, Antalya’da hizmete giren stadyumumuz, İzmir’de yakın zamanda önümüz yerel yönetimler tarafından açıldıktan sonra inşa edeceğimiz stadyumlarımızın hepsinde tribün altı olarak tabir ettiğimiz mekanları spor ve antrenman salonları olarak yapacağız. Sporcularımız bu stadyumlarımıza gelerek bu alanları değerlendirecekler. Aynı zamanda bu alanlarda restoranlar, kafeler, kulüplere kendi takımlarının ürünlerini satarak katkı sağlayabilecek mağazalar yaparak ailelere ve sporseverlere güzel vakit geçirebilecekleri yerler de yaratmış olacağız. Tabii buralar AVM olarak değil, stadyumun kendi içerisinde ek inşa gerektirmeden sportif anlamda kulüplerimize destek sağlanması amacı ile yapılacaklardır. Bunların yanında buraları kültürel ve sosyal faaliyetlerinde gerçekleştirileceği alanlar yaratmış olacağız” ifadelerini kullandı.
“Sporcuyu yetiştirecek antrenörü de yetiştirmemiz gerekmektedir”
“İnsan kaynaklarına yapmış olduğumuz yatırımlarımız da devam etmektedir. Bu konunun iki farklı unsuru vardır. Sporcu ve sporcuların yetişmesini destekleyecek olan kişilerdir” diyen Bakan Çağatay Kılıç, sözlerine şöyle devam etti;
“Antrenör, doktor, fizyoterapist, psikiyatrist, diyetisyen ve farklı alanlarda sporcuların gelişimine katkı sağlayacak uzmanlar gibi kişilerin yetiştirilmesi gerekmektedir. Dünyanın uyguladığı bu sistemi bizler de en iyi şekilde burada uygulamaya başlarsak spor adına başarımız olur. Bu yapının içerisinde en önemli olan unsur antrenördür. Bunun altını çizmemiz gerekmektedir. Yeteri kadar antrenörümüz yok. Ülkemizdeki yetenekleri keşfedecek ve bu keşiften sonra sporcunun yanında olarak ona destek olacak antrenörlerimizin sayısı yeterli değildir. Bizlerin antrenör yetiştirmesi gerekmektedir. Sporcu yetiştirmemiz gerektiği kadar o sporcuyu yetiştirecek antrenörü de yetiştirmemiz gerekmektedir. Bu konu için çok ciddi yatırımlar yapmaktayız”
“Dopingte sıfır tolerans politikamızı kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz”
Dopingle mücadelenin kararlı ve sert bir şekilde sürdüğünün altını çizen Bakan Çağatay Kılıç, “Dile getirmek istediğim, bu bir görünen bir de görünmeyen yüzü olan bir konudur. Bizler dopingte sıfır tolerans politikamızı kararlılıkla sürdürüyoruz. Sürdürmeye devam edeceğiz. Bu konu ile ilgili yaptığımız çalışmalardan dolayı WADA Başkanı Türkiye’de yapılan toplantıda doping ile mücadele etmek isteyen ülkeler Türkiye’yi örnek alsınlar diyor ise; o zaman bizler bazı şeyleri başarmış durumdayız demektir. Bizler doping konusu ile yüzleştik. Bizler bu konudan kaçmadık. Böyle bir olumsuzlukla karşı karşıya kaldık. Bunu yaşadık. Bazı noktalarda olumsuzlukları çekmeye de devam ediyoruz. Bu hafta içerisinde 2008 Pekin Olimpiyat Oyunları ile alaka olarak gelen konu ile ilgili olarak üzüntü yaşadık. Şunu asla söyleyemeyiz yani hiçbir şekilde olmayacak... Hayır. İnsanın olduğu yerde hata yapan kişi olabilir. Ama şunu çok açık söylüyoruz dopingle alakalı olarak bunun içerisinde olanların karşısında en ağır mücadeleyi sonuna kadar vereceğiz. Yakalanma durumunda ki yakalanırsınız bakın 2008’de olan bir olay 2016’da ortaya çıkıyorsa bu demektir ki artık bu dünyada ne yaparsanız yapın temiz spor yapmazsanız bu gelip sizi bir yerde bulacak. Biz çok acımasızca kendi sporcularımızı eleştiriyoruz. Uluslararası spor camiasının içerisinde bu işin içerisinde olumsuz anlamda olup da bunu ört bas etmeye çalışanların şu anda ne halde olduğunu da hepimiz biliyoruz ama bunu yeterince dile getirmiyoruz. Örnek açık; Uluslararası Atletizm Federasyonu’nun son iki sene içerisinde yaşadığı süreçler. Bunlar çok olumsuz süreçler ve ilk kez basınımızın önünde dile getireceğim bir konu bu. 2012 Olimpiyatlarında bir yarışta iki sporcumuz sıkıntılı bir durumla karşılaştı biyolojik pasaportla alakalı. O yarışa 13 sporcu start yaptı. Bir tanesi bitiremedi 12 sporcu bitirdi. Şu anda olan tespitler doğrultusunda bitiren 12 sporcunun 6’sında sıkıntı var. Bu dünya spor camiasının çok ciddi anlamda irdelemesi gereken bir sorunudur.’’ diye konuştu.
"Dopingle mücadelede iyi bir noktadayız"
Dünyanın da dopingle yüzleşmesi gerektiğini belirten Bakan Çağatay Kılıç, ‘Biz üzerimize düşeni yapıyoruz. Ben uluslararası muhataplarımla da görüştüğüm aman bunları konuşuyoruz. Sporda eğer bir duruş ortaya koyulacaksa, bir temizlik yapılacaksa bunu hep beraber yapmalıyız. Şimdi uluslararası olimpiyat komitesinin kararı doğrultusunda Rus atletler 2016 Rio olimpiyatlarında atletizme katılamıyor. Rus makamları da açıklama yaptı bu konuyla alakalı. Farklı branşlarda farklı bazı ülkelerin yasaklandığını biliyoruz. Kendi hatalarımızı tabii ki eleştirip yüzleşeceğiz ama sadece bunlar Türkiye’de oluyormuş gibi bir algının içerisinde kendimize haksızlık etmiş oluruz. Biz bu mücadeleyi veriyoruz ama herkesin yüzleşmesi lazım. Şu anda Türkiye WADA’ya ekstra yükümlülükleri noktasında sorumluluğunu yerine getiren ilk ülke. Maddi kaynaklar noktasında biliyorsunuz üye ülkelerin bir desteği oluyor ve ek bu anlamdaki destekte ilk yerine getiren ülke. Biz uluslararası ortaklarımızla, muhataplarımızla, federasyonlarımızla çalışmaya devam edeceğiz ama dediğim gibi kendi içimizdeki mücadelemizi uluslararası anlamda da vermemiz gerekiyor. Olumsuz anlamdaki birtakım şeylerle karşılaşan sporcular olduğu zaman sadece sporcuyu suçlamakla bu işten kurtulamayız. Bunu özellikle dile getiriyorum. Antrenörü, doktoru, federasyondaki temsilcisi, federasyonun yönetimi hepsi kendini kontrol etmeli bu noktada. Bu ancak topyekün olacak bir şey. Yani en üste atalım sorumluluğu biz kenara çekilelim. Böyle bir şey yok. Bunun hep beraber yapılması gerektiğini ve işin içerisinde birçok farklı unsurun olduğunu hepimiz biliyoruz. Dolayısıyla bunları da hep beraber inşallah çalışacağız. İyi bir noktadayız” dedi.
“Mahalle Tipi Spor Tesisleri Özel Yatırımlar”
Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından yapılan Mahalle Tipi Spor Tesislerinin önemini vurgulayan Bakan Çağatay Kılıç, “Ülkemizin farklı yerlerinde, ilçelerinde, mahallelerinde ‘Mahalle Tipi’ spor tesislerimiz var. Bunun içerisinde futbol sahası, basketbol sahası, voleybol sahası yan yana olduğu mahalle tipi diye tabir ettiğimiz küçük kompleksler var. Çok büyük bir yatırım gerektirmeyen ama yapıldığı zaman mahalle içerisinde olmasından dolayı çok büyük bir getiri getiren küçük anlamdaki özel yatırımlar. Bunların şu anda bini de geçti sayısı daha da arttırmaya devam edeceğiz” açıklamasını yaptı.
“Uluslararası alanda yaptığımız çalışmalarımız var”
Bakan Çağatay Kılıç, uluslararası kulvarda önemli çalışmalar yaptıklarını da belirterek, “Uluslararası spor camiasında ülkemizi daha fazla öne çıkarabilmek için yaptığımız çalışmalarımız var. Bunların hepsini inşallah hep beraber daha iyi bir noktaya götüreceğiz” şeklinde konuştu.
“Olimpiyatlara en üst katılımla gidiyoruz”
Bakan Çağatay Kılıç bu yıl Rio Olimpiyatlarına 99 sporcumuzun katılacağını ifade ederken “Olimpiyatlara branşlar kısmında en üst katılımla gidiyoruz. Bugüne kadar katıldığımız branş sayısını en üst seviyeye taşımış durumdayız. Sporcularımızın sayısı 99. İnşallah daha önümüzdeki hafta içerisinde beklediğimiz bazı eklemeler olacak dolayısıyla yüzü aşmış olacağız” dedi.
“Maçlardaki şiddet olaylarıyla ilgili ciddi mücadele içerisindeyiz”
Bakan Çağatay Kılıç, futbol maçlarında özellikle sahalarda meydana gelen şiddet olaylarıyla ilgili davete katılan spor medyasının temsilcilerine çağrıda bulunarak sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sizlerden futbol noktasındaki tartışmalar, programlarda bir şeyi özellikle rica ediyorum. Bakın bir sezon geçti, şimdi önümüzdeki yıl bir sezon bir sezon daha gelecek olimpiyatlardan sonra. Gerçekten birazcık kendimize öz eleştiri yapacağız hepimiz. Bazı şeyleri fazlaca gündemde tutarak, fazlaca tartışarak, oradaki böyle, şuradaki böyle diyerek bazı şeylerin fazla tartışılması, bazen de çığırından çıkmasına katkı oluyor. Bunu hepimiz biliyoruz ama bu noktada biraz daha dikkatli gidersek inanıyorum ki farklı noktalara taşıyabileceğiz. Şu anda özellikle stadyumlardaki ve maçlardaki şiddet olaylarına karşı çok ciddi bir mücadele içerisindeyiz. Daha tam istediğimiz noktaya varamadık. Gideceğimiz daha çok yol var ama belli bir noktayı geçtik. Zihniyet anlamında bu oturmaya başladı belli şeyleri artık kabul etmiyor insanlar. En son Avrupa Şampiyonası’nda meşalelerle ilgili yaşanan durumu hatırlıyorsunuz. Dolayısıyla bunun aslında hepimize örnek olması gerektiğini düşünüyorum. Bu noktada zaten Sapanca’da yapılan çalışmadaki sonuçlarda çıktı. Bu yapılan çalışma çok güzel birtakım olguların üzerinde sonuçlar getirdi. Yargı anlamında, adalet tarafı o işten çok faydalandı. İçişleri, emniyet açısından ciddi anlamda fayda sağlandı. Bizim de kendimizle ilgili sportif anlamdaki çalışmalar içerisinde bazı düzenlemelerde tahmin ettiğini düşündüğümüz, şöyle yapsak daha iyi olur dediğimiz çok ciddi kazanımlar elde ettik. Önümüzdeki bayramdan sonra bu anlamda o süreçlerin değerlendirmesiyle ilgili bir toplantı daha yapıp ondan sonra oradaki çıkan şeyleri inşallah hayata geçireceğiz. Şunu söyleyebilirim gerçekten ortak noktalarda birleşilen çok şey var. Bunların hayata geçirilmesiyle de çok fazla yol kat edebileceğimize inanıyorum. Eğer biz bir başarı elde edeceksek, Türkiye’de sporu bugün olduğundan daha iyi bir noktaya taşımak için bir başarı elde etmek istiyorsak bunu hep beraber yapacağız.”
“Yapılan yorumlara dikkat etmeliyiz”
Bakan Çağatay Kılıç, müsabakalar sonrasında yapılan yorumlara dikkat edilmesi gerektiğini de vurguladı. Bakan Çağatay Kılıç, “Eleştiri tabii ki olacak, eleştirilerimizi birbirimize yapacağız ve bu eleştirilerden de sonuç çıkararak bir yerlere varmaya çalışacağız. Ama en önemli olan şu çok duygusal ve hassas bir süreç içerisinden geçiyoruz. Bunu da değerlendireceğiz. Aynı zamanda sporun çok hassas ve duygusal bir şey olduğunu da bileceğiz. Şimdi siz çıkıyorsunuz hangi müsabaka olursa olsun, aylarca çıkıyorsunuz hazırlık yapıyorsunuz, aylarca süren müsabakalar döneminden geçiyorsunuz bir sonuca ya ulaşıyorsunuz ya da ulaşamıyorsunuz. En son Avrupa Şampiyonası’ndaki büyük sürpriz İzlanda, İngiltere’yi eledi. İngiliz futbolcuların gazetede ne hale geldiğini gördünüz. İşte duygusallıktan kastım bu’ diye konuştu.
Yakın zamandan bir örnek veren Bakan Çağatay Kılıç, “Tekvandoda Nur Tatar son saniyedeki anlık bir şeyden ki orada bence hakem tam göremedi gibi geldi bana, son saniyede altın madalyayı kaybetti. Ciddi bir duygu yükünün boşalması hissiyatı var. Yani müsabakalardan sonra yapılan heyecanlı açıklamalar işi farklı boyutlara götürebiliyor. Dikkatli olacağız, hep beraber yapılan yorumlara dikkat edeceğiz ve bu duygusallığı birbirimizi daha iyi noktaya götürmek için kullanacağız. Bunu yaptığımız zaman inanıyorum ki o özlediğimiz başarıyı elde edeceğiz. Türkiye 78 milyon nüfusuyla dünya spor kamuoyu içerisinde daha iyi bir noktada olmayı hak ediyor. Eskisine nazaran daha iyiyiz diyorum ama bu yetmez. Bu ancak ve ancak belki bir temel oluşturabilir, bir sıçramanın olacağı temeli oluşturabilir. Daha yürümemiz gereken çok farklı hedefler var. Ama iyi yoldayız aldığımız geri dönüşümler, aldığımız sonuçlar hiç de fena değil. Daha da iyi olacak inşallah ama bunları hep beraber yapacağız. Sizlerin bu noktada desteğinize, aynı zamanda sporcularımıza teşvikinize ihtiyacımız var” şeklinde konuştu.
“İlker’in hikâyesini çok az kişi biliyor”
Olimpiyatlara farklı branşlarda kota alan sporcuların basında biraz daha yer alması gerektiğini hatırlatan Bakan Kılıç, “Sayfanın hepsini futbol olarak görüyoruz ama birazını da diğer branşlara ayıralım. Türkiye ilk kez olimpiyata temsil edecek İlker’in hikâyesini çok az kişi biliyor. Türkiye’yi ilk kez farklı branşlarda temsil edecek olan eskrimde, jimnastikte, atletizmde kardeşlerimizin hikayesini çok az kişi biliyor. Bunları biraz daha öne taşıyalım. Orada onu görmek çok büyük bir motivasyon oluyor, destek sağlıyor. Bu anlamda inşallah hep beraber daha fazla bir iş birliği içerisinde sizlerle beraber Türkiye’nin spor gelişimi hep beraber sağlayacağız” dedi.
Bakan Çağatay Kılıç, sözlerini şöyle tamamladı; “Şimdiden Kadir Gecenizi ve önümüzdeki hafta idrak edeceğimiz bayramı inşallah hepinize mübarek olsun. Ailenizle sevdiklerinizle daha nice bayramlara ulaşırsınız diye Rabbim'e niyazda bulunuyorum”