YATILI ÖĞRENCİLER, ÖZEL YURTLARA MAHKÛM EDİLİYOR!
Milli Eğitim Bakanlığı, 2012-2017 yılları arasında pansiyon ve yurtlarda kalan ilköğretim çağındaki öğrenci sayısını açıkladı. Buna göre, 2016-2017 Eğitim ve Öğretim yılında Temel Eğitim Genel Müdürlüğü sorumluluğundaki 325 pansiyonlu okulda, 53.646 öğrencinin eğitim gördüğü belirtildi.
4+4+4 İLKÖĞRETİMDE PARASIZ YATILI OKULLARI VURDU
CHP İstanbul Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi Gamze Akkuş İlgezdi’nin bilgi edinme talebine cevap veren Milli Eğitim Bakanlığı, 4+4+4 sisteminin yürürlüğe girdiği 2012-2013 Eğitim ve Öğretim yılından bu yana, ilk ve ortaokul seviyesinde hizmet veren 129 pansiyonlu okulun kapandığını açıkladı.
Milli Eğitim Bakanlığı kayıtlarına göre 2012-2013 Eğitim ve Öğretim yılında 454 olan Pansiyonlu okul sayısı, 2016-2017 eğitim ve öğretim yılı itibariyle %28 oranında azalarak, 325’e geriledi.
Açıklanan verilere göre Temel Eğitim Genel Müdürlüğü bünyesinde hizmet veren Pansiyonlu okulların yıllara göre dağılımı şu şekilde gerçekleşti:
2016-2017 Eğitim ve Öğretim Yılı |
325 |
2015-2016 Eğitim ve Öğretim Yılı |
343 |
2014-2015 Eğitim ve Öğretim Yılı |
385 |
2013-2014 Eğitim ve Öğretim Yılı |
425 |
2012-2013 Eğitim ve Öğretim Yılı |
454 |
PARASIZ YATILI ÖĞRENCİ SAYISI %53 AZALDI
Pansiyonlu okullarda okuyan parasız yatılı öğrenci sayısı da %53 oranında azaldı. Buna göre 2016-2017 Eğitim ve Öğretim yılında 325 pansiyonlu okuldan, 24.623’ü kadın, 29.023’ü erkek olmak üzere toplam 53.646 öğrenci faydalandı. Bu rakam 2012-2013 Eğitim ve Öğretim yılında 114.205’ti.
Öte yandan son 6 yılda pansiyonlu okullardan yararlanan ilköğretim çağındaki erkek öğrenci sayısında %53, kız öğrenci sayısında ise %52 oranında azalma meydana geldi.
Açıklanan verilere göre Temel Eğitim Genel Müdürlüğü bünyesinde hizmet veren Pansiyonlu okullarda parasız yatılı eğitim gören öğrencilerin yıllara göre dağılımı şu şekilde gerçekleşti:
Eğitim ve Öğretim Yılı |
Parasız Yatılı Öğrenci sayısı |
Kadın |
Erkek |
2016-2017 |
53.646 |
24.623 |
29.023 |
2015-2016 |
60.473 |
27.870 |
32.603 |
2014-2015 |
73.989 |
33.807 |
40.182 |
2013-2014 |
91.686 |
42.140 |
49.546 |
2012-2013 |
114.205 |
51.960 |
62.245 |
ORTAOKUL’U TERK EDEN ÖĞRENCİLERİN %4’Ü KIZ
Bakanlık verilerine göre 2015-2016 Eğitim ve Öğretim yılında ortaokula kayıt yaptıran öğrenci sayısı 5.211.506 oldu.
2012-2013 Eğitim ve Öğretim yılından itibaren uygulanmaya başlanan 12 yıllık zorunlu kademeli eğitim ile herkesin eğitime katılımının ve bu eğitim sürecini tamamlamasının zorunlu olduğunu anımsatan Milli Eğitim Bakanlığı; geçtiğimiz yıl okuldan ayrılarak, “açık öğretim ortaokul programı”na kayıt olan ya da buradaki kaydını yenileyen öğrenci sayısını 388.075 olarak açıkladı.
Bu verilere göre geçtiğimiz yıl ortaokuldan ayrılan kız öğrencilerin oranı %4’e ulaşırken, açık öğretim ortaokul programına devam eden öğrencilerin %63’ünü de yine kız çocukları oluşturdu.
Son 4 Eğitim ve Öğretim yılında Açık Öğretim Ortaokul Programına devam eden öğrencilerin dağılımı şu şekilde oldu:
Eğitim-Öğretim Yılı |
Açık Öğretim Ortaokulu Öğrenci Sayısı |
Kız |
Erkek |
2012-2013 |
367.277 |
222.511 |
144.766 |
2013-2014 |
298.148 |
189.035 |
109.113 |
2014-2015 |
315.143 |
201.495 |
113.648 |
2015-2016 |
338.075 |
211.882 |
126.193 |
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından açıklanan verileri değerlendiren CHP İstanbul Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi Gamze Akkuş İlgezdi, ilköğretim çağındaki öğrencilerin parasız yatılı eğitim haklarının 4+4+4 sistemiyle birlikte ellerinden alındığını, gelişim çağındaki çocukların vakıf ve derneklerin eline terkedildiğini savundu. İlgezdi şunları kaydetti:
61 BİN ÖĞRENCİ MAĞDUR OLDU
Milli Eğitim Bakanlığı verilerine göre 2012-2013 eğitim ve öğretim yılında, ilköğretim çağındaki çocuklarımızın faydalandığı Pansiyonlu Okul sayısı 454 iken, 2016-2017 döneminde bu sayı 325’e geriledi. Yani son 6 yılda, 129 pansiyonlu okulun kapatıldığı ortaya çıktı. Bu okullarda eğitim ve öğretim gören öğrenci sayısı da 114.205’ten 53.646’ya düştü. Bu da demektir ki, yaklaşık 61 bin öğrenci ve aileleri zor durumda kaldı.
YENİ ALADAĞLAR YARATIR
Anayasa ile güvence altına alınan eğitim hakkının, piyasacı bir anlayışla paralı hale getirilmesi, bir bakıma Adana Aladağ’da yaşanan yurt faciasının da sebebidir. Çünkü ilköğretimde parasız yatılı okul sayısını azaltmak demek; çocuklarını okutmakta güçlük çeken dar gelirli aileleri, sırf ücretleri düşük olduğu gerekçesiyle kaçak olduğunu bildikleri halde, kimi vakıf ve dernek yurtlarına mahkûm etmek demektir. Bu yurtlarda yaşanan facialara, ölümlere, taciz ve istismar olaylarına göz yummak demektir.
SAATTE 24, GÜNDE 580 KIZ ÇOCUĞU OKULU BIRAKTI
4+4+4 sistemi kız çocuklarımızı okuldan uzaklaştırıyor. 2016-2017 verileri henüz açıklanmadığı için, 2015-2016 yılı verilerine göre birinci kademe eğitimi tamamlayarak, ikinci kademe eğitime yani ortaokula geçen 5.211.506 çocuğumuz var.
Ancak bu çocuklarımızdan 338.075’i çeşitli nedenlerle eğitimine okulda devam edemeyerek, ayrılmak zorunda kalmış. Açık Öğretim Ortaokul programına geçiş yapması sağlanan bu öğrencilerin 211.882’si kız çocuğu. Başka bir deyişle kâğıt üzerinde; yani uzaktan eğitim görenlerin %63’ünü kız çocuklarımız oluşturuyor.
Bu verilere göre geçtiğimiz yıl saate 24, günde 580 kız çocuğumuz fiziki olarak okuldan ayrılmış. Araştırmalar da ortaya koyuyor ki, okuldan kopartılan kızlar, çocuk işçi olarak çalıştırılıyor ve güvencesiz iş havuzunun önemli bir bölümünü oluşturuyorlar. Dolayısıyla açık öğretim ortaokul programını bir çözüm olarak görmek ya da eğitim sisteminin faydalı bir enstrümanı olarak değerlendirmek doğru değil. Ne yazık ki çocuklarımız adına karanlık bir tablo var karşımızda.
KAÇAK YURTLARI NASIL KURTARIRIZ
Öte taraftan Milli Eğitim Bakanlığı, Aladağ’daki yurt faciasının bir daha tekrarlanmaması için Özel Öğrenci Yurtları Yönetmeliğinde değişikliğe gidileceğini ve Ortaokula başlayan 10-11 yaş grubundaki çocuklarımız için de dernek ve vakıflar ile şahıslar tarafından işletilen özel yurtların açılmasına izin verileceğini açıkladı. Oysa eğitimin kalitesini ve çocuklarımızın güvenliğini artırmak için, parasız yatılı okulları kapatmak değil, yaygınlaştırmak gerekiyor. Bakanlık söz konusu bu yeni yönetmelik çalışmasıyla, ilköğretim çağındaki ilkokul ve ortaokul öğrencilerine barınma imkânı sağlayan kaçak yurtlarla mücadele etmek yerine, her türlü denetimden uzak bu yurtları yasal statüye kavuşturup, kurtarmanın peşinde.