Ancak bu durumun şeker ve yüksek tansiyon hastalarında biraz daha ciddiye alınması gerekiyor. Şeker hastalığına bağlı retina bozuklukları, gözün arkasındaki ışığı algılayan retina tabakasında hasar oluşturmakta ve körlüğe dahi neden olmaktadır
Batıgöz Sağlık Grubu’ndan Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Tülin Kaçmaz, retina hastalıkları ile ilgili bilgiler verdi…
“En sık rastlanan retina hastalıkları; şeker hastalığına bağlı retina bozuklukları, retina yırtığı, retina dekolmanı, sarı nokta hastalığı, retinal damar tıkanıklıkları, retina üzeri membran oluşumları, makula deliği, kalıtsal retina hastalıkları, göz travmalarına bağlı retina problemleri ve retina tümörleridir” diyen Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Tülin Kaçmaz, “Ani veya yavaş görme kayıpları, görme azalması, kırıklı ve eğri görme, ışık çakmaları, göz önünde sinek uçuşması, görüş alanında karanlık gölgeler görmek ise retina hastalıkları belirtileri arasındadır” dedi.
HAFTADA BİR BU TESTİ YAPIN
Op. Dr. Tülin Kaçmaz, hastaların evde kendilerini kontrol edebilecekleri yöntemleri de şu sözlerle açıkladı: “En basit kontrol yöntemi, sırasıyla bir gözü kapatarak bir cisme belli bir mesafeden bakarak iki gözün netliğinin ayrı ayrı değerlendirmesi olabilir. Hastanın bir gözünüzü kapatarak açık olan gözüyle doğrudan merkezdeki noktaya bakıp odaklanarak, testteki çizgilerin düz olup olmadığına, herhangi bir bölgenin bozuk, bulanık veya koyu renkte görünüp görünmediğine göre kendilerini değerlendirmelerini sağlayan Amsler Grid testi yapılabilir. Bu test özellikle retinanın arka duvarında 4-5 mm.’lik retinanın renkli ve hassas görmeden sorumlu bölgesi olan makulayı etkileyen hastalıklarda kendilerini takip etmelerini sağlayan ve haftalık olarak yapılması önerilen bir testtir.
DİYABETE BAĞLI GELİŞEBİLİR
Genel olarak retina hastalıklarının birçok çevresel, sistemik ve kalıtsal nedeni vardır. Retina hastalıkları; diyabet, hipertansiyon, kalp ve damar hastalıkları, hiperlipidemi, kanama pıhtılaşma hastalıkları gibi çeşitli sistemik hastalıklara bağlı olarak gelişebileceği gibi; prematüre doğum, sigara kullanımı, ileri yaş, travma, stres, çeşitli enfeksiyon hastalıklarına bağlı olarak da gelişebilirler.
DOKU KORUYUCU LAZER UYGULAMALARINDAN FAYDALANILIR
Retina hastalıklarının tedavisi; medikal tedavi (damla ve ilaç tedavisi), göz içine çeşitli ilaçların enjekte edilmesi, argon lazer, anormal kan damarlı retina bölgesinde küçük yanıklar oluşturarak sızıntıları gidermek, retinanın zayıf, yırtıklı ve atrofik alanlarını mikro yanıklar yaparak koruma altına almak amacı ile kullanılırken, mikropulse lazer uygulamaları doku koruyucu lazer tedavisi olarak bilinir. Retina tabakası görmemizi sağlayan, gözün içine giren ışığı algılayan milyonlarca sinir hücresinden oluşur. Retina hastalıkları zamanında ve doğru olarak tedavi edilmezse sinir hücreleri tam hasara uğrayıp ışığı algılayamaz hale gelir ve kalıcı görme kaybı gerçekleşir.
50 YAŞIN ÜZERİNDE DİKKAT!
“Şeker hastalığı ve hipertansiyonu olan hastaların başlangıçta en az yılda bir kez konusunda uzman bir hekim tarafından göz ve göz dibi muayenesi yaptırmasını öneriyorum” diyen Batıgöz Sağlık Grubu’ndan Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Tülin Kaçmaz, “50 yaşın üzerinde ve aile öyküsü olan hastalarımızın yılda bir kez sarı nokta hastalığı açısından konusunda uzman bir göz hekimi tarafından göz ve göz dibi muayenelerinden geçmeleri önemlidir. Yüksek miyop (-6 numara ve üstü) hastalarının retina yırtığı, dekolmanı, göz tansiyonu ve katarakt açısından riskli grupta yer almalarından ötürü herhangi bir şikayetleri olmasa dahi senede bir göz dibi muayenesi olmasını öneririm” diyerek hastaları erken teşhisin önemi konusunda da uyardı.