SAĞLIK İÇİN 2 BARDAK SÜT İÇİN

Her yıl 21 Mayıs günü kutlanan “Dünya Süt Günü’’ ile sütün yaşamımızdaki önemine dikkat çekilmesi amaçlanıyor.

SAĞLIK İÇİN 2 BARDAK SÜT İÇİN
 SAĞLIK İÇİN 2 BARDAK SÜT İÇİN

Her yıl 21 Mayıs günü kutlanan “Dünya Süt Günü’’ ile sütün yaşamımızdaki önemine dikkat çekilmesi amaçlanıyor
Sütün sağlık için önemi hakkında toplumsal farkındalık yaratmak amacıyla birçok çalışmayı desteklediklerini belirten ve bu bağlamda Dünya Süt Günü’nün önemli bir fırsat olduğunu vurgulayan Pınar Süt Yönetim Kurulu Başkanı İdil Yiğitbaşı, “Türkiye’de yıllık kişi başı süt tüketim miktarı33 lt, bu rakam tüketimde günlük yaklaşık yarım bardağa eşdeğer. Sağlık için çok değerli bir içecek olan süt tüketimini artıracak çalışmalar büyük önem taşıyor. Tam 45 yıldır sosyal sorumluluk bilinciyle anne sütünden sonra çocuklarımızın süt içmesini teşvik edecek çalışmaları destekliyoruz. Pınar Süt olarak, başta çocuklarımız olmak üzere herkesi günde 2 bardak süt içmeye davet ediyoruz” dedi.

Her yıl 21 Mayıs günü kutlanan “Dünya Süt Günü’’ ile sütün yaşamımızdaki önemine dikkat çekilmesi amaçlanıyor. Türkiye ise süt üretiminde dünyanın ilk 10 üreticisi içerisinde yer almasına rağmen, süt içme oranlarında Avrupa ülkelerine oranla oldukça düşük bir seviyede yer alıyor. Türkiye’de süt sektöründe liderliğini sürdüren Pınar Süt, 45 yıldırsüt tüketimini artırma konusunda çalışmalarına devam ediyor.

Günde sadece yarım bardak süt içiliyor

Son iki yılda Türkiye’de süt tüketimin artmasına rağmen Türkiye’de halen kişi başı tüketimin günde sadece yarım bardak olduğunun altını çizen Pınar Süt Yönetim Kurulu Başkanı İdil Yiğitbaşı, gelecek nesillerin sağlıklı yetişmesi için süt tüketimine dair bilincin artırılması gerektiğini vurguladı.

İdil Yiğitbaşı “Dünyada süt üretiminde ilk 10’da yer almamıza rağmen tüketim konusunda Avrupa’nın gerisinde kalıyoruz. TÜİK verilerine göre içme sütü üretim rakamı 2015’de 1 milyon 378 bin tondan , 2017’de % 12 artarak 1 milyon 548 bin tona ulaşmıştır. Bu artış olumlu yönde olsa da Euromonitor verilerine göre, dünyada süt tüketiminin en yüksek olduğu Estonya, İrlanda, Finlandiya, İngiltere ve İzlanda’da gibi Kuzey Avrupa ülkelerinde kişi başına içme sütü kullanımı yıllık 100 litreden fazladır. Avrupa ülkelerindekişi başı yıllık süt tüketimi ortalaması ise yaklaşık 60 litre civarında iken Türkiye’de kişi başına içme sütü tüketimi ise yıllık sadece 33 litredir. Bu rakamlara göre Türkiye’de kişi başına günlük ortalama içilen süt miktarı sadece (yarım bardak) 90 ml. dir. Başta çocuklarımız olmak üzere herkesi günde 2 bardak süt içmeye davet ediyorum” şeklinde konuştu.

“Sağlık İçin Süt Paneli”

21 Mayıs Dünya Süt Günü kapsamında Pınar Enstitüsü tarafından tüketicilere süt içme bilincinin kazandırılması ve sağlığımız üzerine olumlu etkilerinin bilimsel veriler ışığında anlatılması amacıyla “Sağlık İçin Süt Paneli” düzenlenecek. Yaşar Üniversitesi’nde düzenlenecek panelin açılış konuşmasını İdil Yiğitbaşı yapacak. Panele sektör temsilcilerinin yanı sıra üniversitelerin Gıda Mühendisliği, Ziraat Fakültesi Süt Teknolojileri Bölümü ve Gıda Mühendisliği Beslenme Bölümlerinden öğretim görevlileri katılacak.

Türk halkı yeterince süt içmiyor

Tüm dünyada Dünya Süt Günü kutlanırken, ülkemizde kişi başına süt tüketimi dünya ve Avrupa ülkelerinin çok gerisinde kalıyor. Oysa süt, çocukluktan yaşlılık dönemine kadar hayatımızın her döneminde, saç ve tırnak gelişiminden kalp ve kemik sağlığına kadar her alanda yaşamsal önem taşıyor. Hijyen ve gıda güvenliği açısından tüketicilerin, içeriği tam bilinmeyen açık sütler yerine ambalajlı süt tercih etmeleri öneriliyor.


Sütün insan sağlığı için önemi ve süt tüketimi ile ilgili kamuoyunda bilinç ve farkındalığın artması amacıyla her yıl 21 Mayıs’ta kutlanan Dünya Süt Günü ile, sütün yaşamımızdaki yeri tüm dünyada bir kez daha vurgulanıyor. Ülkemizde ise süt içme oranlarının Avrupa ülkelerine göre oldukça düşük olduğu, Türk halkının Avrupa ülkelerinin neredeyse dörtte biri kadar süt içtiği biliniyor. Euromonitor 2017 verileri de süt tüketimi konusunda Türkiye’de hala büyük sıkıntılar olduğunu ortaya koyuyor. Bu verilere göre dünyada süt tüketiminin en yüksek olduğu ülkeler Kuzey Avrupa ülkeleri. Estonya, İrlanda, Finlandiya, İngiltere ve İzlanda’da kişi başına içme sütü tüketimi yıllık 100 litrenin üzerinde iken, Türkiye’de yıllık kişi başı süt tüketimi 26 litre düzeyinde kalıyor.

Süt üretiminde dünyanın ilk 10 üreticisi içinde yer alan Türkiye’de toplam süt üretimi son 20 yılda iki katına çıkarak 20 milyon 700 bin tona ulaştıysa da, bu miktarın sadece 9 milyon 213 bin tonu, yani yarısından azı sanayiye gidiyor. Oysa gıda güvenliği açısından ambalajlı süt ve süt ürünlerinin üretiminin de tüketiminin de artması gerekiyor.

Nuh Naci Yazgan Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Neriman İnanç, açık sütlerin soğutuculu tanklarda bile olsa testlere tabi tutulmadığı için antibiyotik kalıntısı, kimyasal kalıntı, yüksek miktarda somatik hücre gibi zararlı maddeler içerebildiği uyarısında bulunuyor. İnanç, “Ambalajlı süt işletmelerine kabul edilen sütler kontrollü olarak toplanır ve soğuk zincir bozulmadan fabrikaya getirilir. Süt, fabrikaya kabul edilmeden önce kalite testlerinden geçirilir ve yüksek kaliteli çiğ sütler fabrikaya kabul edilir. Sadece ısıl işlemden geçen sütler el değmeden ambalajlanır. Süt alımından son ürüne kadar üretimin her aşamasında sürekli olarak analiz edilen ambalajlı sütler, kaynağı belli olmayan ve denetlenmeyen sokak sütünden daha doğal ve sağlıklıdır” diye konuşuyor.

Neden süt tüketelim?

Öte yandan sütü günlük beslenmenizin bir parçası haline getirmeniz için nedenler saymakla bitmiyor. İşte bunlardan birkaçı:

- Son derece önemli bir protein kaynağıdır: Beslenme düzenimizde önemli protein kaynağıdır. 1 litre süt 32 gram protein içerir. Sütte bulunan proteinler; hücre ve dokuların oluşmasında, saç ve tırnakların gelişmesinde önemli rol oynar, büyüme ve gelişmeye büyük ölçüde katkı sağlar, kasların sağlıklı gelişmesine ve çalışmasına yardımcı olur.

- Bağışıklık sistemini güçlendirir: İçerdiği 40’tan fazla besin öğesiyle süt, özellikle mevsim değişimi sonucu bağışıklık sisteminin zayıflamasıyla sıkça görülen solunum yolu enfeksiyonları, grip ve soğuk algınlığı gibi pek çok rahatsızlığa karşı doğal bir koruyucudur.

- Kemik gelişimini sağlar, osteoropozu engeller: Süt, kemiklerin güçlenmesi ve kemik sağlığının korunması için gerekli olan kalsiyum deposudur. İçerdiği kalsiyum sayesinde, günde 2 bardak süt tüketmek, osteoropozu engellemeye yardımcı olur.

- Kalp hastalıklarından korur: Süt ve süt ürünleri, kan yağlarının ve kan basıncının düşürülmesinde etkili olan protein, kalsiyum, fosfor gibi pek çok besin öğesine sahiptir. Günlük düzenli kullanıldığında koroner kalp hastalıklarına karşı koruyucu ve hipertansiyonu dengeleyici rol oynar.

- Gebelikte mineral kaybını önler: Gebelik boyunca annelerin vücudunda azalan mineraller, günde 2 bardak süt ile karşılanabilir.

- Dişleri korur: Yüksek miktarda kalsiyum ve fosfor içeren süt, asitli ve şekerli yiyeceklerin yarattığı mikroorganizmalarla savaşarak dişlerimizde oluşabilecek çürükleri engeller.

- Cildi güzelleştirir: Sütte bulunan vitamin ve mineraller, akne ve cilt inflamasyonu riskini azaltarak cilt sağlığını korur.

- Kilo alımını önler: Glisemik indeksi yüksek besinlerden olan süt, günde 2 bardak tüketildiğinde tokluk hissini artırarak fazla kilo almayı engeller.

- Enerji verir: Yeterli ve dengeli beslenebilmek için ihtiyaç duyduğumuz besin grupları içinde yalnızca süt, enerji oluşumunda etkili olan karbonhidrat, protein ve yağı bir arada içerir.

- Okuldaki başarıyı artırır: İçerdiği B12 vitamini ile süt, sinir sistemi ve sinirler arası iletimini olumlu yönde etkiler ve çocukların algı ve öğrenme kapasitelerini arttırır. Sütte bulunan çinko ve tirozin de bilişsel gelişim, dikkat, aktivite, davranış ve motor gelişimini olumlu yönde etkiler.


Güncelleme Tarihi: 19 Mayıs 2018, 15:56

İsa Kırım

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER