Sağlıklı kalmak adına kullanılan ürünleri tüketirken çok dikkatli olmak gerekiyor. Zira kontrolsüz tüketim farklı sorunlara neden olabiliyor. Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Kantarcı “Örneğin sarımsak, birçok kan sulandırıcı ile birlikte kullanıldığında, kanama riskini arttırıyor. Bu nedenle özellikle ameliyat öncesi ve sonrasında, sarımsak yemek, cerrahi alanda artan kanama nedenlerinden biri olabilir” dedi.
“TAKVİYE ÜRÜNLER ARTAN BOYUTLARDA KULLANILIYOR”
Bitkisel ürünlerin doğru kullanılmasının son derece önemli olduğunun altını çizen Prof. Dr. Gülçin Kantarcı, şu bilgileri verdi:
“Hipertansif bireylerde beslenme ve yaşam tarzı değişiklikleri en önemli başlangıç tedavisidir. İşte bu beslenme ve yaşam tarzı değişikliklerini yaparken kan basıncını kontrol altına almak için bazen besinsel takviyeler kullanabiliriz. Mesela çok yaygın bilinen sarımsak ve limon dışında, daha az bilinen kereviz tohumları gibi antihipertansif ürünlerin kullanımı da giderek artıyor. Ülkemizde yapılan çalışmalara göre kullandığımız ilaçlarla antihipertansif etkiyi tam olarak sağlayabildiğimiz hasta sayısı sadece yüzde 20.”
Dünya Sağlık Örgütü'nün yaptığı ve ülkemizde yapılmış çalışmalara da değinen Prof. Dr. Kantarcı, “Hastaların yüzde 70'i fitoterapötik ürün kullanıyor. Hekimler antihipertansif ilaç verse de vermese de, hastalarımız kan basıncı kontrolü için bu ürünlere yöneliyor. Ancak bu ürünleri bilinçli kullanmak gerekiyor” dedi.
“SARIMSAK TÜKETMEK KANAMA RİSKİNİ ARTIRABİLİR”
Bu ürünlerin çoğunun, kullanılan diğer tansiyon düşürücülerle ve bazı gıdalarla etkileşimi bulunduğunu hatırlatan Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Gülçin Kantarcı, sözlerine şöyle devam etti: “Örneğin cerrahi öncesi sarımsak tüketmek, cerrahilerden önce ve sonraki dönemde kanama riskini artırabilir. Bununla birlikte, sarımsak, sarımsak tabletleri hatta sarımsak tozu bile, birçok kan sulandırıcı ile birlikte kullanıldığında kanama riskini artırabilir. Bunun gibi doğru kullanılmadığında pek çok bitkisel takviye ile gelişebilecek yan etkiler görüyoruz. Etkisi olan bir ürünün yan etkisinin olması da kaçınılmaz.”
“BİTKİSEL DİYE, GÜVENEREK KULLANMAYIN”
Prof. Dr. Gülçin Kantarcı sözlerini şöyle noktaladı, “Burada önemli olan kullanacağımız ajanı ve beraberinde kullandığımız ilaçlarla etkileşip etkileşmediğini doğru bilmektir. Tesadüfen internetten alınan ürünlerle veya herhangi eczaneye gidip 'Bana şunları verin' diyerek o ürünleri kullanmak doğru değil. 'Bitkiseldir' deyip zararı olmayacağını düşünüp kontrolsüz bitkisel ürün kullanmayalım. Fayda beklerken, ciddi yan etkiler görülebileceği unutulmamalıdır.”