Sürekli yorgun hissedenler dikkat!
Kronik yorgunluk sendromu son yıllarda artan bir sorun haline geldi. Yapılan efordan daha fazla yorgunluk hissedilmesi bağışıklık sisteminin zayıfladığının belirtisi olabilmektedir. Sabah yorgun kalkmak, bitkinliğin istirahatle dinmemesi ve çabuk yorulmak doktora başvurmak için yeterli belirtilerdir.
Tekrarlayan enfeksiyonlarda tarama testleri yapılmalı
Yaz aylarında grip, nezle, soğuk algınlığı oluşuyor ve sürekli tekrarlıyorsa ilaçlarla geçiştirilmeden önce immun sistemin taranması faydalı olmaktadır. Tekrarlayan ishal, idrar yolu enfeksiyonları, genital bölge enfeksiyonları, mantar, solunum yolu enfeksiyonları önemli uyarıcılardır. Bağışıklığı sağlayan beyaz kan hücreleri yeterli düzeyde çalışamadığında enfeksiyonlara daha kolay yakalanıldığı gibi, daha zor iyileşilmektedir.
Cildiniz alarm veriyor
Ciltte nedensiz yara açılması veya mevcut yaraların geç düzelmesi, tekrarlayan mantar enfeksiyonları bağışıklık sisteminin cilt açısından erken habercileri gibidir.
Alerjik şikayetler ise immün sistemin dengesinin bozulması ve abartılı reaksiyon göstermesi ile olmaktadır. İmmün sistem, fazla çalıştığında alerji, az çalıştığında enfeksiyonlar gelişir. Burun akıntısı, hapşırık, gözlerde yaşarma, öksürük, nefes darlığı, ciltte kaşıntılı kabarıklıklar alerjik kökenli olabilir.
Aft, pamukçuk gibi ağız lezyonları kansere kadar götürebiliyor
Özellikle senede 4 kereden fazla virüslere bağlı oluşan ağız veya burun çevresinde uçuk denilen lezyonlar gelişmesi bağışıklığın zayıflığı açısından önemli bir parametredir. Ağız içi ve dil üzerinde aft denilen ağrılı, ortası beyaz lezyonlar senede 4’ten fazla çıkıyor ise bağışıklık sistemi zayıflığı, Behçet Hastalığı veya bazı vitamin eksiklikleri yönünden araştırılması açısından araştırılmalıdır. Pamukçuk denilen kandida cinsi mantar, ağız kanalında, yemek borusunda, midede, bağırsaklarda olabilirken aynı zamanda bağışıklığı kendisi de baskılayıp hastalığın ilerlemesine, hatta son yıllarda kanser gelişmesine katkıda bulunduğuna inanılmaktadır.
Bu hatalardan kaçının
Bağışıklık sisteminin zayıflamasına neden olan doğuştan gelen kronik hastalıklar ve enfeksiyon gibi değiştirilemeyen etkenlerin yanında yaşam şekli ve beslenme alışkanlıklarında yapılan hatalar da etkili olmaktadır.Bağışıklık sistemi zayıflamasının en yaygın nedeni yetersiz ve dengesiz beslenmedir. Karbonhidrattan zengin beslenme, antikorların yapıtaşı olan proteinden düşük beslenme, aşırı kilo ve aşırı zayıflık bağışıklığı baskılayıcı etmenlerdir. A,B, C, E, D vitaminleri, selenyum, demir, çinko ve karotenler bağışıklık sisteminin karmaşık reaksiyonlarını katalize eder. Bunlardan herhangi birinin eksikliği vücudumuzu dış etmenlere karşı saldırıya açık hale getirmektedir. Alkol kullanımı, sigara kullanımı, radyasyon maruziyeti, probiyotik eksikliği, kalitesiz uyku, iyi dinlememek, stres yükü fazlalığı, sık antibiyotik kullanımı da bağışıklık sistemimizin zayıflamasında rol oynayan başlıca sebepler arasındadır.
Bağışıklık sistemini güçlendirmek için 6 altın öneri
1 - Düzenli ve dengeli beslenin. Özellikle A, B, C, E, D vitaminleri ve çeşitli mineralleri içeren besinleri almaya özen gösterin.
2 - Kaliteli ve düzenli uyku uyuyun. Minimum 6-8 saat uyumaya, düzenli saatlerde yatağa girmeye özen gösterin.
3 - Stres ve kaygıyı olabildiğince en az düzeye çekin.
4 - Açık havada düzenli egzersiz hem zihinsel hem de fiziksel açıdan daha iyi hissedilmesine neden olabileceği gibi; bağışıklık sistemini de güçlendirecektir.
5 - Probiyotik desteği ve sindirim sisteminin düzenli çalışması da bağışıklık sisteminde son derece önemlidir. Ev yapımı yoğurt, kefir, ev yapımı sirke, ev yapımı turşu, boza, şalgam suyu probiyotik açısından zengin besin öğeleridir.
6 - Bol su tüketin. Yarısından fazlası su olan vücudun hücrelerinin daha iyi çalışabilmesi ve bağışıklığı kuvvetlendirmek için minimum günde 2-2,5 litre su içilmelidir.