Rusya – Türkiye ilişkilerinin 500 yılı aşan tarihsel süreci boyunca iki ülke arasında savaşlardan ittifaklara kadar pek çok önemli dönem yaşandı. Devletlerarası ilişkiler açısından, Türkiye ve Rusya, birbirleri için her zaman önemli ülkeler olageldi.
Günümüzde de iki ülkenin birbiri açısından önemi biliniyor. Son yıllarda da bu tarihsel ilişkilere paralel olarak, Rusya – Türkiye ilişkilerinde, krizlerin aşıldığı ve yeni bir atılımın yaşandığı gözleniyor.
İki ülke arasında Üst Düzey İşbirliği Konseyi (ÜDİK), Hükümetlerarası Komisyon, Toplumsal Forum gibi ikili işbirliğinin geliştirilmesine katkı sağlayan pek çok ortak kurum ve mekanizma oluşturuldu. Türk Akımı doğal gaz boru hattı ve Akkuyu Nükleer Santrali başta olmak üzere, ortak yatırım projeleri gerçekleştiriliyor. Taraflar, Ortak Yatırım Fonu’nun kurulması ve karşılıklı ulusal para kullanımını öngören anlaşmalara imzalar attı. İki ülkenin etkili ve aktif işbirliği sayesinde Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü’nde (KEİ), Suriye konulu Astana müzakere süreci çerçevesinde uluslararası sorunların çözüm arayışlarında kayda değer başarılar elde edildi.
Rusya ve Türkiye arasında artan çok yönlü işbirliğinin bölgesel, bölgelerarası ve küresel etkileşim mekanizmalarına dayanan çok kutuplu dünya düzeninin pekiştirilmesi yolunda yeni ufuklar açtığını söylemek abartılı olmaz.
İkili ilişkilerin ‘kapsamlı bir stratejik ortaklığa doğru’ aşamalı ilerlediği değerlendirmesini yapan çok sayıda uzman, ‘stratejik ortaklık’ için gerekli imkan ve potansiyelin yanı sıra, tarafların siyasi iradesinin mevcut olduğunu belirtiyor. Bunun temelinde gerek objektif faktörler, gerekse ortak tehditlerin bulunması yatıyor. Günümüzde, Rus – Türk ilişkilerinin dinamik bir şekilde gelişmesi, bu sürecin mercek altına alınmasını, uzman isimlerin görüşleriyle incelenmesini gerekli kılıyor. Rusya – Türkiye ilişkileriyle ilgili okumakta olduğunuz bu özel dosya da, ikili ilişkilerin çok yönlü gelişme sürecini etraflı bir şekilde gözler önüne sermeyi hedefliyor.