“İlim Allah’ın Eserlerini Tanımaktır”
Özburun, bir yazarı tanımanın yolunun onun ruh kıvrımlarında dolaşmakla olabileceğini söyleyerek, Allah’ı tanımanın da onun eserlerini tanımaktan ve okumaktan geçtiğini ifade etti.  Allah’ın sürekli eserler yarattığını belirten Özburun:
“Bizler gibi dünyada bulunan her şey onun eseri. Ağaçlar, gökyüzü, görünen ve görünmeyen her şey Allah’ın kitabının bir harfi, satırları, mühürleri ve sayfaları.  Bizler bu dünyada bunları okumakla mükellefiz.  Sanatkarın eserlerini görmek ve fark etmek lazım. İlim Allah’ı eserleriyle tanımaktır.  Tanımak ise değişimdir. Bu değişim sana hizmet eden bir bardağa bile saygı göstermenin onu fırlatıp atmak değil ona sana hizmet ettiği için saygı göstermenin kendisidir. “ dedi.
İlimin yalnızca Allah’ı tanımanın bir yolu olduğunu aktaran Özburun, kişisel egoları tatmin etmek yada toplumda ben de biliyorum düşüncesiyle ilim yapmanın gerçek hedefine ulaşmayacağını ifade etti.  İlimin derin bir kavrayış olduğunun altının çizen Özburun, gerçek anlamda ilim yapanların yüzeyde takılı kalmayacağını, hayatında var olan her şeyi gerçeği görebilmek ve ona ulaşabilmek için harcayacağını belirtti.

“İlim Belli Bir Zümrenin Elinde Değildir”

Özburun, İlim yapmanın belli kişilere yada belli kalıplara girmiş insanlara özel olmadığını, hayatın her aşamasında ve kademesinde olan bireylerin ilim yapabileceğini kaydetti.  Bilinçlerimize oturtulan belli insan kalıplarının yalnızca ilim yapabileceği yanılgısının tamamen yanlış olduğunu ve bu klişeleşmiş düşüncelerin yıkılması gerektiğini vurgulayan Özburun, “İlim hiçbir şekilde bir zümrenin elinde değildir, olmamalıdır da. İlim yaşamın her kademesindeki insanları kapsayan bir olgular bütünüdür”  dedi.

“Günümüz Toplumu İlimden Uzak”

İlimsiz insanı daldaki titrek dal olarak niteleyen Özburun, “İlimsiz insan neyi niçin yaptığını bilmez. İlim öyle bir şeydir ki, cehaletten kaynaklanan ayıpları örter ve insanı en ideal yere taşır.  Birey, ilim için uzun yolculuklara çıkar ve yıllarını ilim peşinde harcardı. Şimdi teknoloji ilimi ayağımıza kadar birçok yöntemle getirirken biz gerçeğin kitabını okumaktan geri duruyoruz. Aslında o ulaşmak için ne uzak ne de anlamak için zor” dedi.