İstanbul'dan Çekicileri Kim Çekecek

İstanbul ve Ankara gibi büyük şehirlerde yaşayanların şikâyet ettiği en önemli konulardan biri de park etmiş araçların Trafik Vakfı’nca çekilmesi. Vatandaş, araç çekiminin keyfî olduğunu söylüyor. Vakıf ise İçişleri Bakanlığı’nın genelgesine rağmen ‘yasal’ diyor.

İstanbul'dan Çekicileri Kim Çekecek
Aracın hangi otoparka götürüldüğünü öğrenip, taksiyle otomobilinin yanına gelebilen sürücü için burada cüzdan çilesi başlıyor. Kendi park etmediği otoparkın ücreti 10, çekici parası ise 60 lira. 72 lira olan park ihlali cezası ise ayrıca adrese gönderiliyor. Bu uygulamayla sürücülerin cebinden 142 lira çıkıyor. Oysa İçişleri Bakanlığı’nın 2008’de yayımladığı genelgeye göre aracın çekilmemesi, sadece park ihlaliyle para cezası uygulanması gerekiyor. Genelgeye rağmen sadece İstanbul’da günde 300-400 araç çekiliyor. Uzmanlar, park yasağını ihlal eden araçlar için elektronik ceza yöntemine geçilmesi gerektiği görüşünde.

İstanbul Trafik Vakfı’nın, İçişleri Bakanlığı’nın genelgesine rağmen günde 400 aracı çekmesi vatandaşların tepkisine yol açıyor. Uzmanlar, park yasağını ihlal eden araçların taşınması yerine fotoğraflarının çekildiği elektronik denetleme sistemine (EDS) geçilmesi gerektiğini söylüyor. Birçok ülkede uygulanan sistemin, trafik akışını engelleyen araç parkına son verdiğini belirten uzmanlar, İstanbul’da kısmen uygulanan sistemin yaygınlaştırılmasını öneriyor.

Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre trafiğe kayıtlı araç sayısı 15 milyon. Bunun yaklaşık 3,5 milyonu İstanbul’da. Bu araçların yaklaşık 2 milyonu hareketli. Sadece Boğaz köprülerinden günlük 500 bin civarında araç geçiş yapıyor. Buna otoparkların yetersizliği eklenince durum daha da içinden çıkılmaz bir hal alıyor. İstanbul’da Trafik Vakfı, Ankara’da ATESTAŞ eliyle hatalı park yapan araçlar, çekici marifetiyle otoparklara taşınıyor. Çekicilerin vakfa ait otoparklara götürdüğü araçları bulmak ve geri almak ikinci bir cezaya dönüşüyor. Öyle ki gelişigüzel araç taşımalardan yediemin otoparkçıları da şikâyetçi. İsmini vermek istemeyen otoparkçı, araç sahiplerinin büyük mağduriyet yaşadığını söylüyor. Hatta bir sürücünün, hastanenin önünden çekilen aracını almak için taksiyle vücudunda serumla geldiğini anlatıyor. İstanbul’da görev yapan bir emniyet müdürünün anlattıkları ise yaşananları gözler önüne seriyor: “Özellikle ilçe emniyet müdürlüklerine bağlı derneklere ait çekicilerle ilgili olumsuzluklar sıkça yaşanıyor. Araç çekme faaliyetleri, geliri düşük bazı ilçelere destek olmak amacıyla trafik yoğunluğunun yüksek olduğu bölgelerde artıyor.”

Öte yandan trafiğin kurallara uygun yürütülmesini sağlamak amacıyla sabit noktalara yerleştirilen EDS ile hatalar anında tespit edilebiliyor. İstanbul’da 190 noktada EDS kameraları bulunuyor. Geçtiğimiz yıl kasım ayında başlayan yeni bir uygulama ile EDS’lerden park ihlali yapan sürücülere ceza yazılıyor. Sürücü Kursları Birliği Derneği Başkanı Süleyman Sert, dünyada birçok ülkede trafik çekicisi yerine elektronik sistemlerin kullanıldığını ifade ediyor. Söz konusu sistemde, trafik akışını engelleyen araçlar, kameralardan tespit edilerek olay yerine en yakın polis memuru sevk ediliyor. Araca ceza kesilerek sürücüden aracını kaldırması isteniyor. Çekiciler, ‘kurtarıcı araçlar’ olarak da nitelendiriliyor. Ancak Türkiye’de tam tersi yaşanıyor. Çekiciler çoğu zaman aracı kaldırayım derken trafik sıkışıklığına sebep oluyor. Sert, “Bu konuda özellikle MOBESE ve EDS gibi kamera sistemleri derhal devreye sokulmalı. Yunuslar ve trafik polisleri ana arterlerde görevlendirilerek olay yerine sevk edilmeli.” önerisinde bulunuyor.

BU VAKFI ÇEKMEK ZORUNDA MIYIZ?

İstanbul’da park ihlali yapan araçların çekim işini İstanbul Trafik Vakfı yapıyor. 2008 yılında İçişleri Bakanlığı’nın çıkardığı bir genelge ile araç çekme işlemi yasaklandı ve sadece park cezası kesilmesine karar verildi. Ancak bu karar, 21 Mart 2012’de değiştirildi. Karayolları Trafik Yönetmeliği’ne, “Araç kaldırılıp götürülmeden veya götürüldüğü esnada sahibinin gelmesi durumunda idari para cezası kadar tutar, kendisine tebliğ edilmek ve yapılan masraflar ödettirilmek suretiyle kişiye teslim edilir.” şeklinde ibare konuldu. Aksiyon bu haftaki kapağına trafikte yaşanan araç çekme çilesini taşıdı. Derginin haberine göre yılda 135 bin aracın çekildiği İstanbul’da elde edilen gelirle İstanbul Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü’nün araç gereç alımı ve tamirleri, bilgisayar ve kırtasiye gibi ihtiyaçları karşılanıyor. Vakıf ayrıca otopark işletmekle de görevli ancak 23 olan otopark sayısı 7’ye düşmüş durumda. Vakıf otopark açmak yerine yediemin otoparkı ile anlaşma yaparak bunlara araç başı ücret ödüyor.

CEZA EVRAKINDA ÇEKİCİ BİLGİSİ YOK

İstanbul ya da Ankara Trafik Vakfı’nın senetlerinde, araç çekmekle ilgili bir madde bulunmuyor. Dernek ve vakıfların, kamu kurum ve kuruluşlarıyla ilişkilerine dair kanunda, “Dernek ve vakıflar, kamu kurum ve kuruluşlarının sundukları hizmetlerle ilgili olarak gerçek ve tüzel kişilerden ücret, bağış, katkı payı ve benzeri adlar altında herhangi bir karşılık alamaz.” deniliyor. Bu maddeye rağmen çekici ücreti alınmasına devam ediliyor. Vakıf ise internet sitesinde Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin çekilecek araçlarla ilgili maddelerine atıf yapıyor. Devamında, “Emniyet’in sorumluluk bölgelerinde görevlendirdiği polis memurlarının kaldırılmasına ve çekilmesine gerek gördüğü araçlar, memurun sorumluluğunda ve yakınında bulunan Trafik Vakfı çekicilerine yazılı emir vermesiyle çekilmektedir ve memurun yazılı emri olmadan hiçbir araç kaldırılmaz.” deniliyor ancak bu kural uygulanmıyor. Vakıf,  2011’e ilişkin elde edilen gelirlerden 1 milyon 822 bin lira harcamalar ile kamuya ödenenler dâhil olmak üzere toplam 10 milyon 667 bin lira tutarında bir kaynağı kamuya aktarmış.

MEVCUT UYĞULAMA YASAL DEĞİL

Tüketiciyi Koruma Derneği  (TÜKODER) Genel Başkanı Avukat Şükran Eroğlu, park ihlali yaptığı gerekçesiyle çekilen araçlarla ilgili çok sayıda şikâyet aldıklarını söylüyor.  Eroğlu’nun verdiği bilgilere göre özellikle sürücülerin, çekici tarafından götürüldükten sonra araçlarını geri almak için verdiği mücadele inanılmaz. Çoğu kimse arabasının hangi otoparka götürüldüğünü bulabilmek için saatlerce araştırma yapıyor. Otoparka fahiş paralar ödenebiliyor. Hatta bazı sürücüler, yanlış yere park etmediği hâlde arabasının götürüldüğünü iddia ediyor. Üstelik İçişleri Bakanlığı son açıklamasında arabaların çekilmemesini, sadece ceza yazılmasını söylemesine rağmen buna uyulmuyor. Çekici için verilen makbuzların da yasal olmadığı belirtiliyor. Şürkan Eroğlu’nun bu noktada önerisi, belediyeye şikâyette bulunmak. Ayrıca tüketiciler, arabaları çekildiğinde verdikleri ücretlerin tamamının yasal olarak belgelenmesini istemeli.

BİR SMS'LE ARACINIZI BULUN

İstanbul Emniyet Müdürlüğü ve AVEA tarafından yürütülen bir uygulama, hangi aracın hangi otoparka çekildiğini gösteriyor. Bunun için 1550’ye mesaj atmak yeterli.

PARK yazıp bir boşluk bıraktıktan sonra plakasını yazıp 1550’ye mesaj gönderen sürücüler,

araçlarının hangi suçtan hangi otoparka çekildiğini öğreniyor.




Editör olarak başımızdan geçen bir olayı anlatalım

Bölgemizde bulunan Bir siyasi parti ile söyleşiye gittik, Aracımızı bıraktığımız yer trafiği engelleyici bir yerdeğildi. Aracımızı bıraktığımız yerde başka araçlarda vardı. Biz siyasi parti başanı ile söyleşimizi bitirip geri geldiğimizde aracımızın yerinde olmadığını gördük. Aracımızın çekildiğini öğrendik fakat nereye çekildiğini öğrenebilmek için 25 tl taksi parası verdik. Söyleşi yaptığımız siyasi pati başkanı ve siyasilerin ilgisizliğinemi üzülelim. Aracımızın çekildiğinemi. Aracımızın hangi parkta olduğunu öğrenmek için verdiğimiz taksi parasınamı yoksa ödediğimiz çekiçi ücretinemi.

Yerel medyada faliyet gösteren bizler gibilerin Sarı basın kartı olmadığından sanki kendimizi sahipsiz hissediyoruz. Biz bu konuyu değişik yerlerde dile getirdik fakat hala sahipsiz olduğumuzu düşünüyoruz.

Güncelleme Tarihi: 03 Kasım 2012, 17:50
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER