İstanbul'dan toplanan 80 bin köpek, yiyecek ve su bulunmayan adada ölüme terk edildi.
İstanbul'daki 9 adadan biri olan Sivri Ada (Hayırsız Ada) 1910 yılında tarihimizin en büyük hayvan katliamlarından birine sahne oldu. İstanbul'dan toplanan 80 bin köpek, yiyecek ve su bulunmayan adada ölüme terk edildi. Açlık ve susuzluktan birbirini parçalayan köpeklerin iniltileri İstanbul'un her yanında yankılandı...
Türk geleneğinde sokak köpekleri şehrin sakinleridir. Halk, yüzyıllardır sokak hayvanlarına bakar, onları korurdu.
Avrupa'da ise parfüm ve kimya sanayi için katliamlar çoktan başlamış, sokaklarda kedi köpek kalmamıştı. Fransızlar dönemin Osmanlı hükümetine bir öneri getirdi: "İstanbul’un sokak köpeklerini toplayıp bize satın.”
Fransa ile anlaşma imzalandı. Ancak halk köpekleri vermek istemedi, direndi. Bunun üzerine sokak köpeklerini toplama işi sokak serserilerine, berduşlara havale edildi.
Eline üç beş kuruş para tutuşturulan berduşlar, kısa sürede binlerce köpek topladı. Bu köpekler Tophane'ye demir atan bir gemiye bindirildi. İçler acısı manzaraya dayanamayan halk gemiye baskın yapıp kafesleri açtı ve köpekleri serbest bıraktı.
Ancak dönemin Osmanlı hükümeti kararından vazgeçmedi. Bu kez daha kapsamlı bir organizasyonla sokaklardan 80 bin köpek toplandı. Halkın engel olmaması için köpek toplayıcılarının başına askerler görevlendirildi.
Fakat bir sorun çıktı. Fransa, köpekleri almak vazgeçtiğini açıkladı ve yeni bir gemi göndermedi. Hükümet, Tophane limanında çok kötü koşullarda tutulan 80 bin köpeği bedava vereceğini açıkladı ancak Fransa'dan yine red cevabı geldi.
Bunun üzerine köpekler gruplar halinde Sivri adaya taşındı. Kel kayalıklardan oluşan Sivri adada herhangi bir su kaynağı ya da yiyecek yoktu.
Kaderine terk edilen köpekler güneşin altına sığınacakları bir gölgelik bile bulamadı. Sıcaktan adeta beyni kavrulan köpekler mecburen deniz suyunu içmek zorunda kaldı. Deniz tuzuyla mideleri kavrulan köpekler, açlık ve susuzluktan birbirlerini parçalamaya başladı.
Bazı hayırseverler küçük kayıklarla köpeklere yiyecek ve su taşımaya çalıştı ancak bu girişimler 80 bin köpeğe yetmiyordu. Can çekişen onbinlerce köpeğin acı çığlıkları ve haykırışları günler boyunca İstanbul'da yankılandı.
Çürüyen köpeklerden yayılan kötü koku ve sinekler 2-3 yıl boyunca Anadolu yakası sahil şeridini yaşanmaz hale getirdi.
Halk, köpek katliamına sahne olan Sivri Ada'ya Hayırsız Ada demeye başladı. Vahşetten 2 yıl sonra, 1912 yılında büyük İstanbul depremi meydana geldi.
Halk arasında, büyük yıkıma ve ölümlere sebep olan depremin, 1910 yılındaki köpek katliamının cezası olduğ söylentileri yayılmaya başladı.
Güncelleme Tarihi: 24 Şubat 2021, 11:00