ÇARESİZLİĞİN ELİ

Şili'nin kuzeyindeki Atacama Çölü, Dünya üzerindeki en ıssız bir yerdir.

Kumdan, alçak tepelerden ve her yönden mil ve kilometre uzunluğundaki kayalık tepelerden oluşan uçsuz bucaksız vadilerden oluşan Şili'nin kuzeyindeki Atacama Çölü, Dünya üzerindeki en ıssız bir yerdir.

NASA tarafından yapılan araştırmalar, bu bölgedeki ortalama yağış miktarının çölün engin alanları ile birlikte yılda yaklaşık 1 mm olduğunu, uzun yıllar hiç yağmur yağmadığını gösterdi. Onların kanıtları, çölün içindeki bazı yerlerin, özellikle merkez alanının hiç yağmur yağmadığını göstermektedir. Bu, güneşte 40º C (104º F) ve gece boyunca 5ºC (41º F) sıcaklıklarda dayanılmaz aşırılıklar ile birlikte, bu çölü çok kurak yapar ve burada bir kişinin uzun süre kalması neredeyse imkansızdır.

Bu nedenle, yapay olarak mumyalanmış ilk insan kalıntılarının burada, bu çölün içinde bulunması, uzun süren bir medeniyetin gelişmesini işaret ediyor, bu oldukça garip.

1917'de, Max Uhle adında bir Alman arkeolog, avcı-toplayıcı insanların, Atacama Çölü'nde ve Peru'nun güneyinde 7000 ve 1500 yılları arasında yaşamış olduğunu tespit ettiler. Arkeolojik araştırmasında, binlerce yıl boyunca Mısırlı mumyalardan önce yapılan mumya kalıntılarını buldu.

ŞİLİ HALKININ ÇARESİZLİĞİ

Pan American Otobanında 1309 olarak işaretlenen Antofagasta kasabasının yaklaşık 75 km güneyinde küçük bir çakıl yol, kumun üzerinde çıkıntılı, 11 metrelik büyük çimentolu bir eli açmaktadır. Şili heykeltıraş Mario Irarrázabal'ın La Mano del Desierto adlı eseri ya da "Çölün Eli" adlı eseridir. Şili halkının, özellikle Antofagasta şehrinin madencilerinin hassasiyetini ve çaresizliğini tasvir etmek için, bu heykeli yapmış. Heykel 1992'de açıldı.