Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, 2019 yılında telaffuz ettikleri Türk-Rus Ortak Üniversitenin temelleri atılmaya başlandı.
Rus Federasyonu Devlet Başkanlığı Milli Ekonomi ve Devlet Yönetimi Akademisi Vladimir Bölgesi Başkanı Prof. Dr. Vyacheslov Yuryevich Kartukhin ile Rusya Federasyonu Devlet Başkanlığı Milli Ekonomi ve Devlet Yönetimi Akademisi Türkiye Resmi Temsilcisi Talat Enveroviç Çetin, konuyla ilgili olarak Manisa Celal Bayar Üniversitesine bir ziyaret gerçekleştirdi ve yapılan toplantıda Moskova'nın Vladimir eyaletinde kurulacak olan Türk-Rus Ortak Üniversitesinin temelleri atıldı.
MCBÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kemal Çelebi'nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen toplantıya, Rus Federasyonu Devlet Başkanlığı Milli Ekonomi ve Devlet Yönetimi Akademisi Vladimir Bölgesi Başkanı Prof. Dr. Vyacheslov Yuryevich Kartukhin, Rusya Federasyonu Devlet Başkanlığı Milli Ekonomi ve Devlet Yönetimi Akademisi Türkiye Resmi Temsilcisi Talat Enveroviç Çetin, Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Yılmaz, MCBÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Mıynat, MCBÜ Rektör Danışmanı Doç. Dr. Ali Çipiloğlu ve MCBÜ Yabancı Diller Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Mahmut Karğın katıldı.
Rusya’da üst düzey yöneticileri yetiştiren RANEPA, Türk bürokratları (kaymakam, hakim, savcı, hesap uzmanı gibi) için eğitim programları düzenleyecek. Türk-Rus devlet yönetimi ve milli ekonomik kaynakların güvenliği konusunda eğitimler verecek.
MCBÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kemal Çelebi toplantıda yaptığı konuşmada, “Biz Rusya Federasyonu Devlet Başkanlığı Milli Ekonomi ve Devlet Yönetimi Akademisi (RANEPA) Türkiye Resmi Temsilcisi Sayın Talat Enveroviç Çetin ile 18 Haziran 2019 tarihinde bir işbirliği protokolü imzaladık. Bu işbirliği protokolüne olan bağlılığımızı, kararlılığımızı ve bundan sonraki süreci ısrarlı bir şekilde takip edeceğimizi göstermek bakımından, benim öncelikle Rusya’daki akademiye bir ziyaretim gerçekleşecekti. Belli nedenlerle bunu yapamadık fakat kıymetli Rektörümüz Türkiye'ye geldi. Bu ilişkiler daha ziyade akademik çerçeve içinde gelişirken, bizim Rusya Devlet Başkanlığı Akademisi ile yaptığımız bu işbirliği, bunun ötesinde bir anlama da sahip olacak. Tarihte ilişkileri olan milletler, yakın tarihte ne yazık ki gerekli işbirliği ilişkisi içinde olamamıştır. Bunun artık hem Türkler hem Ruslar farkına varmıştır. Devlet düzeyinde ve toplum düzeyinde bu ilişkiler güçlendirilmektedir. Elbette bizim Rusya ile Türkiye arasında ticari münasebetlerimiz her geçen gün artıyor, turizm karşılıklı olarak gelişiyor. Dünyada esas itibariyle sağlam temellere dayanan bir ilişki kurabilmek için, bu ilişkileri değerler üzerinde kurmak önem kazanmaktadır. Türkiye ve Rusya arasında son zamandaki olumlu gelişmeler, inşallah üniversiteler arasında kurulan bu işbirliği ile kuvvetli bir esasa dayanmış olacak" dedi.
Rusya Federasyonu Devlet Başkanlığı Milli Ekonomi ve Devlet Yönetimi Akademisi Vladimir Bölgesi Başkanı Prof. Dr. Vyacheslov Yuryevch Kartukhin ise toplantıya katılmaktan dolayı büyük mutluluk duyduğunu belirterek, "Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Sayın Putin’in aralarındaki mükemmel üst düzey ilişkinin de verdiği kuvvet ve cesaretle, Türk-Rus Ortak Üniversitesinin kuruluşu için geldim. Vladimir Bölgesinin üst yönetimini ve Rusya Devlet Başkanlığı Akademisini temsilen geldim. Vladimir, tarihi itibarıyla Rus Çarlığının ve Rus Devleti Federasyonunun ilk başkenti olmuştur. Manisa'nın da şehzadelere devlet yönetiminin öğretildiği yer olduğunu gördüm ve bundan büyük kıvanç duydum. SayınRecep Tayyip Erdoğan ve Sayın Putin’in aralarındaki mükemmel üst düzey ilişkinin de verdiği kuvvet ve cesaretle, özellikle Türk-Rus Üniversitesinin kuruluşu için geldim. Bundan sonraki aşamalarda daha önce imzalanmış olan protokolü kağıt üzerinde bırakmayıp, gerçeğe dönüştürmek için çaba harcayacağım. Aynı zamanda Vladimir Bölgesindeki Türk yatırımlarından da bahsetmek isterim ki son 5 yılda Vladimir eyaletimizdeki Türk yatırımı 10 milyar doların üzerinde gerçekleşmiş, 6 bin Rus vatandaşının istihdamı sağlanmıştır. Bu göstermektedir ki Türkiye ile Rusya arasında bir potansiyel vardır ve bunun devamı lazımdır.Çok başarılı bir üniversite görüyorum. Çok başarılı, kıymetli, sadık bir kadro görüyorum. Aldığım izlenimlerden, Manisa Celal Bayar Üniversitesinin Türk eğitim tarihinde önemli bir yere sahip olacağı kanaatine vardım. O yüzden bu işbirliğinin ne kadar doğru ve önemli olduğunu da anlamış bulunmaktayım. Rusya davetimi tekrar ederek, teşekkürlerimi sunuyorum” şeklinde konuştu.