Almanya’nın Erfurt kentinde yapılan Dünya Aşçılar Olimpiyatları’nda Türk takımları toplam 27 altın madalya kazandı. Ulusal ekipler kategorisinde ise birincilik Singapur’un oldu.
Almanya’nın Erfurt kentinde yapılan IKA/Dünya Aşçılar Olimpiyatları’nda 59 ülkeden 2 bin civarında şef yarıştı. 22-25 Ekim tarihleri arasında düzenlenen Olimpiyatları yaklaşık 25 bin kişi ziyaret etti. Olimpiyatların yapıldığı merkezde kurulan 18 mutfakta dünyanın en iyi aşçıları tarafından pişirilen toplam 7 bin çeşit yemek ziyaretçilerin beğenisine sunuldu.
Ülkelerin milli takımlarının yarıştığı pastacılık ile sıcak ve soğuk mutfak kategorilerinde birinciliği Singapur kazandı. 30 ülkenin katıldığı bu kategoride Finlandiya ikinci, İsviçre ise üçüncü oldu. Ödül töreni ise çarşamba günü yapıldı. Türkiye sıralamada 29’uncu sırada yer aldı. Türkiye’yi bu kategoride Dünya Aşçılar Birliği’nin üyesi olan Türkiye Aşçılar ve Şefler Federasyonu temsil etti.
Türkiye Aşçılar ve Şefler Federasyonu Olimpiyatlarda, sıcak ve soğuk mutfak ile tuzlu ve tatlı ürünlerin kullanıldığı mutfak sanatları kategorilerinde 19 kişilik bir ekiple yarıştı. Toplamda ülke puanı düşük sayılsa da, Türkiye Aşçılar ve Şefler Federasyonu Erfurt’tan 10 altın, 7 gümüş, 2 bronz madalya ile döndü. Türkiye Aşçılar ve Şefler Federasyonu Olimpiyatlar için hazırladığı menüde yaprak sarma, hünkâr beğendi ve havuç dilimi sundu.
Türk aşçıların mutfak sanatlarındaki hünerleri
1900’den beri dört yılda bir yapılan aşçılık ve pastacılık sektörünün en prestijli yarışması sayılan Aşçılar Olimpiyatlarına Türkiye’den katılan diğer ekiplerin ağırlığı tuzlu ve tatlı ürünlerle mutfak sanatı oldu. Türkiye Aşçılar Federasyonu Milli Takımı’nın 11 kişilik ekibi tuzlu ve tatlı ürünlerle mutfakta güzel sanatlar kategorisinde toplam 28 dalda yarıştı. Türkiye Aşçılar Federasyonu Milli Takımı 17 altın, 10 gümüş ve 1 bronz madalya alarak yarışı tamamladı.
Türkiye Aşçılar Federasyonu Milli Takım Direktörü Emrah Köksal Zengin, Olimpiyatlarda altın madalya kazananlar arasında yer aldı. Zengin DW Türkçe’ye yaptığı açıklamada, “patlıcan ve maydonuzu kullanarak yaptıkları sanatsal bir çalışma” ile altın madalya almaya hak kazandığını ifade etti.
Zengin’in verdiği bilgilere göre, güzel sanatlar kategorisi ise tatlı ve tuzlu ürünler olmak üzere ikiye ayrılıyor. Tuzlular kategorisinde sebze veya tuzlu hamur kullanılarak yapılan tablo ve heykeller; tatlılar kategorisinde ise şeker hamuru, badem ezmesi (marzipan), çikolata gibi tatlı maddeleri kullanılarak hazırlanan heykel ve büstler giriyor. Zengin, Federasyon olarak bu dalda 25 ürün sunduklarını söyledi.
Türkiye Aşçılar Federasyonu Milli Takım Direktörü Zengin, “Türkiye’nın bu yıl Olimpiyatlarda çok ses getirdiğini” söyledi. Zengin, “Biz genelde uluslararası yarışmalara giderken mesela ‘Bu sene Vietnamlılar geliyor işimiz zor’ deriz. Ama bu yıl insanlara ‘Türkler çok iyi çalışıyor, bundan sonra Türklere dikkat etmemiz lazım’ dedirtebilmek büyük bir gurur” şeklinde konuştu.
Bireysel katılımlar
Erfurt’daki Dünya Aşçılar Olimpiyatlarına Türkiye’den bireysel olarak katılanlar da oldu. Eser İden, şeker hamurundan yaptığı sokak sanatı temalı heykel ile altın madalya kazananlar arasında yer aldı. 2013 yılından beri pasta süslemesi ve dekoru alanında çalışan İden DW Türkçe’ye yaptığı açıklamada, bu heykeli İstanbul’da 20 günde tamamladığını, Erfurt’ta da 4 gün daha üzerinde çalıştığını anlattı. Butik pastacılık alanında çalışan İden, tel bir iskeletin üzerinde şeker hamurundan yapılan heykelin özelliğinin yenebilir olmasına dikkati çekti.
Berlin merkezli Avrupalı Türk Aşçılar ve Gastronomlar Birliği ile işbirliği yaparak Aşçılar Olimpiyatlarına katılan İstanbul Lezzet Dernekleri Federasyonu ise toplamda 2 gümüş ve 3 bronz madalya kazandı. Lezzet Dernekleri Federasyonu Başkanı Vasfi Pakman, DW Türkçe'ye yaptığı açıklamada madalyaları pastacılık sanatı dallarında kazandıklarını söyledi. Pakman, ancak sıcak mutfak dalında Türkiye'nin su ürünlerini tanıtmak için özel çaba gösterdiklerine dikkati çekti. "Su Ürünleri Tanıtım Grubumuz, Türkiye'de yetiştirilen levrek, çipura, alabalık gibi balıkların dünyaya pazarlanması için çaba gösteriyor. Mutfak yarışmalarına bu ürünlerle katıldık. Büfede tamamen deniz ürünleri sunuldu” diyen Pakman, dünyaca ünlü şeflerden oluşan jüri üyelerine Türk mutfağını başka bir yönüyle tanıtma imkânı yakaladıklarına işaret etti.
Güncelleme Tarihi: 31 Ekim 2016, 18:14