Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Başakşehir'de katıldığı açılış
töreninde, partisinin ikinci olması durumunda genel başkanlığı
bırakacağını ve Anadolu yollarına düşeceğini söyledi.
Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan, Başakşehir'de Olimpa Alış Veriş Merkezi'nin açılış
töreninde yaptığı konuşmada, istikrardan, güven ortamından taviz
vermeyeceklerini, Türkiye'yi istikrar ve güvenle bugünlere taşıdıklarını
söyledi. Türkiye'nin, Cumhuriyetin kuruluşunun 100'üncü yıl dönümünde
dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasında yer alacağını ifade eden
Erdoğan, ''Kardeşliğimizi daha da yücelterek, dayanışmamızı artırarak,
istihdamla, üreterek, geleceği yakalayacağız'' dedi.
Erdoğan,
Türkiye istikrarlı şekilde büyürken, Türkiye gelişirken, güçlenirken,
bundan birilerinin ciddi şekilde rahatsızlık duyduğunu dile getirerek,
şunları söyledi: ''Şunu özellikle ifade etmek istiyorum. Eskiden, mutlu
bir azınlık, küçük bir azınlık kazanıyor, millet ise sadece izliyordu.
Birilerinin işi yolunda gidiyor, tıkırında gidiyor, millet ise her
seferinde kaybediyordu. Siyasi krizlerin, ekonomik krizlerin faturası en
ağır şekilde milletin sırtına bindiriliyor, faturayı her zaman millet
ödüyordu. İşte biz bu kısır döngüyü kırdık. Kazanacaksak hep birlikte
kazanacağız. Türkiye büyüyecekse, 81 ilimizle, ilçelerimizle,
köylerimizle, 74 milyon vatandaşımızla hep birlikte büyüyecek, adaletle
kalkınacağız. Biz bunu söyledik ve 8 yıl boyunca bu hedefin peşinden
koştuk, bu hedefe ulaşmak için mücadele verdik. Ama bakıyorsunuz,
milletin kazanmasından rahatsız oluyorlar. Millet kazandıkça
kendilerinin kaybettiğini görüyorlar. Egemenlik millete geçtikçe, söz,
karar, yetki milletin oldukça, işte o mutlu azınlık, egemenliğin kendi
elinden kayıp gittiğini görüyor. Ekonomide artık millet kazandığı için,
ülke kazandığı için ekonomik büyümeyi hazmedemiyorlar. Yeterli durumda
değiliz daha iyi olacağız. Bundan hiç endişeniz olmasın. Siyasette artık
millet söz sahibi olduğu için, millet karar sahibi olduğu için,
demokrasiyi hazmedemiyorlar.''
Başbakan Erdoğan, yargıda artık
belli çevreler ve belli ideolojilerin değil, hukuk alanında yapılan
reformlarla vicdan hakim olmaya başladığı için, Türkiye'nin bir hukuk
devleti olmasını hazmedemediklerini ve son günlerde bu hazımsızlığın
korkutma siyasetiyle açığa çıkmaya başladığını kaydetti. Erdoğan,
şunları söyledi: ''Kendileri bizimle hizmette yarışamıyorlar. Korku
salarak bizi yıpratma gayreti içine girdiler. Çünkü hizmet
üretemiyorlar. İşte anamuhalefetin Genel Başkanı çıkıyor aile
sigortasıyla alakalı olarak aman yarabbim diyor ki 'en az 600 lira en
fazla 1200 lira vereceğiz'. Kendine göre bazı hesaplar yapıyor bunun
bize maliyeti 7 milyardır. Yani aritmetik de bilmiyor, matematik de
bilmiyor. Yani biliyorsunuz 'kaynak benim' diyor. Soyadını değiştirmiş
böyle bir durum var. Ve o kadar heyecanlı gidiyor ki ayakları yerden
kesilmiş. İşte bugün Van'da yine bir konuşma yapıyor o da çok enteresan,
çok ilginç. Çocukluğunda Van Denizi'nde ilk defa vapura binmiş. Van
Gölü ne zaman deniz oldu ben bilmiyorum; böyle bir durum var.
Kılavuzunuz doğru olmayınca, gölü de deniz zannedersiniz. Plan, proje
üretemeyenler, gelecek adına bir hedef, bir vizyon koyamayanlar, millete
korku salarak, kendi kitlelerini korkutarak, ayakta kalmaya
çalışıyorlar.''
Erdoğan, 8 yıl boyunca, altını kalın çizgilerle
çizerek, defalarca vurguladıklarını ve 'demokrasilerde söz de, karar da
milletindir, millet getirir, millet götürür' dediklerini kaydetti.
Türkiye'yi Mısır'a ve Tunus'a benzetmeye kalktıklarını, 8 yılda 2 genel
seçim, 2 yerel seçim ve 2 de halk oylaması yaptıklarını dile getiren
Erdoğan, milletin, hür iradesiyle kararını verdiğini ve 24 saatte
neticelerin açıklandığını söyledi.
'Sandık orada, 12 Haziran'da...'
Erdoğan,
konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Şurada 112 gün sonra yine sandık milletin
önüne gelecek. 112 gün sonra milletim yine hür iradesiyle, vicdanıyla
kararını verecek. 112 gün sonra bu aziz millet ne derse, işte o olacak.
Korkudan bahsedenlere söylüyorum; bakın, sandık orada, 12 Haziranda...
Bizi korku imparatorluğu kurmakla itham edenlere söylüyorum; demokrasiye
inanıyorsanız, millete güveniyorsanız, hepsinden de önemlisi kendinize
güveniyorsanız sandık orada, 12 Haziranda. Eğer millet size inanırsa,
gereğini yapar, eğer millet size inanmazsa, siz de gereğini yapacak
mısınız?
Bakın ben diyorum ki 'partim ikinci parti olursa genel
başkanlığı bırakır, Anadolu'nun yollarına düşerim, halkımın içine
katılır orada çalışırım'. Bunu yürekten, gönülden söylüyorum.
Bizi dikta
hevesiyle itham edenler, peki partiniz ikinci parti olursa siz de
kenara çekilerek ben genel başkanlığı bıraktım diyebilecek misiniz? Bunu
hepsi için bundan önce de defaatle söyledim ama hiçbirisi kalkıp böyle
bir açıklama yapamadı. Sayın Bahçeli 8 ay gitti, 9. ayda 'ne yapayım
beni istediler geldim' dedi. Bunlar koltuğu bırakamaz. Kaç yaşına
gelirlerse gelsinler bırakamazlar. Niye çünkü bunlar koltuktan güç
alırlar. Bunlar koltuğa güç katanlardan değil, koltuktan güç alanlardan.
Liderlik koltuğa güç katmakla olur, koltuktan güç almakla olmaz. 8
yılda 2'si yerel, 2'si genel 4 seçime girdiler. 4'ünde de ikinci, üçüncü
parti oldular, hatta baraj altında kaldılar ama koltuklarını terk
etmediler. Koltuklarına sımsıkı yapışanlar, koltuklarını terk
edemeyenler, hangi hakla, hangi yüzle korkudan, korku imparatorluğundan
bahsedebiliyorlar. Şimdi 3 tane muhalefet partisi, arkalarına yandaş
medyalarını da aldılar, sabah akşam korkudan bahsediyorlar. Bize 'yandaş
medya' denilenlerin CEO'larına bakıyorsunuz il başkanlığına
uğurluyorlar. Bize yandaş medyadan bahsedenler, köşe yazarlarını
anamuhalefet partisinin içine gönderiyorlar 'gidin oradan milletvekili
bir şey olun da yarın olur ya işimize yararsınız', tablo bu. Dürüst olun
samimi olun yandaş, candaş geçin bu işleri. Siz ne yapıyorsunuz ondan
bahsedin. Sabah akşam millete korku salmanın gayreti içine girmeyi
bırakın. 112 gün sonra seçim var, bırakın bu korku ıslıklarını da
planınız ne, projeniz ne, onlardan bahsedin, onu konuşun... Ah benim
sevgili milletim, ah benim CHP'ye MHP'ye BDP'ye oy veren kardeşim. Şu
başını iki elinin arasına al şu yapılanlara bir bak. Bu kadar yatırımlar
yapılıyor. Genelde yerelde bu kadar yatırım yapılıyor dünya seni,
Türkiye'yi konuşuyor. Bunları duymuyor musun, bunları görmüyor musun?
Bunlar, durup dururken olmadı.''
(cumhuriyet)
Erdoğan 'Anadolu yollarına düşerim'
Erdoğan 'Anadolu yollarına düşerim'
YORUM EKLE
1
Van Gölü ne zaman deniz oldu?
2
MHP konvoyunda kaza! Mersin'de Bahçeli'nin konvoyundaki...
3
CHP'den yardım kampanyası
4
ATAŞEHİR'DEKİ KAZA ANKARA İSTANBUL TRAFİĞİNİ...
5
Ellerde kelepçe yüzde gülücük
6
AK Parti kazanacak, seçime girmiyoruz"
7
Bahçeli: "Tasvip etmiyorum" MHP Genel Başkanı Devlet...
8
Akdeniz'de sular ısınıyor
9
Kemal Derviş Para bulamıyorduk, şimdi kovuyoruz...
10
Balın bu faydası şaşırtıyor
SON DAKİKA HABERLERİ
ANKETTüm Anketler