İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini, Cumhur İttifakı'nın Adalet ve Kalkınma Partili (AKP) adayı Binali Yıldırım'ın önünde tamamlayan Millet İttifakı'nın Cumhuriyet Halk Partili (CHP) adayı Ekrem İmamoğlu, 17 günlük sayımın tamamlanmasının ardından bugün mazbatasını aldı.

Böylece İmamoğlu, tartışmalı seçimin ardından resmen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı oldu.

İmamoğlu gerek üç ay süren seçim kampanyası gerek seçim gecesi yaptığı açıklamalar gerekse de sayım sürecinde sürdürdüğü siyasetle tüm Türkiye'nin tanıdığı isim oldu ve şimdi siyasette CHP siyasetinin "parlayan yıldızı" olarak anılmaya başlandı.

İmamoğlu, 1970 Trabzon doğumlu. İstanbul Üniversitesi İşletme Bölümü'nden mezun olan İmamoğlu, muhafazakar/sağ kökenli bir aileden geliyor.

Babası, Turgut Özal'ın kurduğu Anavatan Partisi'nin (ANAP) Trabzon il kurucularından olan İmamoğlu'nun siyasetle tanışması da ANAP'ta oldu.

Muhafazakar bir aileden gelmesine karşın, kendi anlatımıyla "üniversite yıllarında sosyal demokrat değerleri" benimsedi.

İmamoğlu, 2008'de aktif siyaset yapma kararı aldığında adres olarak CHP'yi seçti. 2009 seçimlerinde de bu partiden Beylikdüzü belediye başkan aday adayı oldu. Aday gösterilmese de birkaç ay sonra ilçe başkanlığına seçildi. 2014 yerel seçimlerinde partisinin adayı olarak girdiği seçimlerde, Beylikdüzü Belediyesi'ni AKP'den alarak başkan seçildi.

Beylikdüzü'ndeki başarılı belediye başkanlığı, İmamoğlu'nu CHP'nin İstanbul adaylığına taşıdı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 13 Aralık'ta 2018'de İmamoğlu ve ailesini ziyaret ederek kahvaltıda buluştu.

Kılıçdaroğlu'nun adaylık teklifi de esprili bir havada gerçekleşti ve baba Hasan İmamoğlu'na, "Oğlunuzu istemeye geldik" diyerek izin istedi.

Kılıçdaroğlu'nun gelininin Trabzon'lu olmasına göndermede bulunan Hasan İmamoğlu, "Zaten Akçaabat'tan bir kız aldınız. Biz de oğlan veririz, olur" sözleriyle oğlunun adaylığına onay verince, iki taraf el sıkıştı.

İmamoğlu yaklaşık üç aylık İstanbul büyükşehir adaylığı döneminde ve 31 Mart seçimlerinin ardından 17 gün süren sayım sürecinde, Türkiye'de seçim boyunca hissedilen "kutuplaştırıcı" dili kullanmamaya özen gösterdi.

Sokak sokak gezmesi, kendisine oy vermeyeceğini söyleyen AKP seçmenine "canın sağolsun" diyerek teşekkür etmesiyle tanındı. AKP ve MHP sözcülerinin hedef haline getirdiği HDP seçmeni konusunda çekingen bir tavır sergilememesi de Kürt oylarının kendisine yönelmesini sağladı.

İmamoğlu, seçim gecesi de toplam 12 açıklama yaparak, destekçilerini ve basın mensuplarını sürekli bilgilendirmesi takdir topladı. İstanbul'da sayımın devam ettiği 17 gün boyunca mazbatasının verilme çağrısını sürekli yineledi.

Ayrıca Ankara'yı ziyaret etti. Anıtkabir ziyaretinde defteri "Ekrem İmamoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı" olarak imzalaması hükümetin tepkisini çekti. Savunma Bakanlığı, defteri Anıtkabir'den kaldırdı.

İmamoğlu, 17 günlük sayım boyunca Ankara'nın yanı sıra İstanbul'un birçok ilçesini de ziyaret etti. Buralarda düzenlediği mitinglerde "16 milyon İstanbullu'nun belediye başkanı olacağını" vadetti, mazbatasının verilmesi talebini yineledi.

İmamoğlu'nun adaylığının partisi tarafından ilan edilmesinden sonra aldığı ilk karar ise daha önce İstanbul'da belediye başkanlığı yapan isimleri ziyaret etmek oldu.

Bu kapsamda, "metal yorgunluğu" gerekçesiyle, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talebi doğrultusunda yaklaşık 1,5 yıl önce görevini bırakmak zorunda kalan İstanbul'un seçilmiş Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, 1989'da SHP'den belediye başkanı seçilen Nurettin Sözen ve ANAP'tan seçilen Bedrettin Dalan'ı ziyaret etti.

İmamoğlu "önceki başkan ziyareti" kapsamına 1994'te Refah Partisi'nden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan'ı da aldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu talebe yanıtı, "Kapım herkese açık ama bay Kemal'den izin alabilecek mi? Bay Kemal'den izin alırsa seve seve karşılarım" oldu ve kısa süre sonra da randevu verdi. CHP içinde kimi çevreler bu ziyareti eleştirse de CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu görüşmenin bilgisi dahilinde gerçekleştiğini belirtip "Ayrım yapmamak gerekiyor. Her partiden belediye başkanlığı yapanlar vardı, onların görüşlerini almaya gitti. Erdoğan'a da bu çerçevede gidildi" sözleriyle görüşmeyi onayladı.

'Yıldırım rakibim değil'

İmamoğlu, rakibi Binali Yıldırım'a karşı da sert kutuplaştırıcı dil kullanmaktan kaçındı. Adaylığı ilk açıklandığında TBMM Başkanlığı'nı sürdüreceği mesajı veren Yıldırım'ın bu tutumunu "Sayın Binali Yıldırım benim rakibim değil. Hala TBMM Başkanı Sayın Yıldırım" sözleriyle eleştirirken, şu tavsiyede de bulundu:

"Sayın Meclis Başkanı'nın takdiridir. Yasal konular var, anayasanın maddeleri var, kime ne hak tanıyor ne tanımıyor, işin o yönünü ben bilemem. Sayın Meclis Başkanı kendi titri ve makamıyla İstanbul sokaklarında zorlanabilir. Kalabalık bir heyetle gezmek durumunda kalabilir. Benim tavsiyem, Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olarak gezmesi yönündedir. Ben öyle geziyorum. Daha kolay diyalog kuruyorum. İstanbullular da bundan memnun."

İstanbul'da sayımın tamamlandığı 17 Nisan günü Özal'ın 26'ncı ölüm yıldönümü için düzenlenen anma töreninde karşılaştığı Yıldırım'ın elini sıktı.

İmamoğlu, Yıldırım ile el sıkışma videosuyla birlikte paylaştığı mesajda, "Bu milletin kucaklaşmaya ihtiyacı var, ben herkesi kucaklamaya hazırım" dedi.