24-31 OCAK ETKİNLİK TAKVİMİ
SEMİNER
24 Ocak Pazartesi Saat:18.30
DİVAN EDEBİYATI VAKFI KONUŞMALARI
Düzenleyen: Ahmet Turan Alkan
Yer: Divan Edebiyatı Vakfı
SEMİNER
24 Ocak Pazartesi Saat: 18.30
TARİHİN KARA DELİKLERİ
Düzenleyen: Mustafa Armağan
Yer: Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi
“Türkiye'de Muhalefetin Doğuşu: Demokrat Parti'nin Anlamı”
7 Ocak 2011, Türkiye'de güçlü ve uzun ömürlü ilk muhalefet partisinin kuruluşunun
65. yıldönümüdür. Programda ilk kez Tek Parti iktidarını sıkıştırabilecek yaygınlık ve
etkinlikte bir muhalefet partisinin örgütlenmesi, iç ve dış şartların etkisi, şaibeli 1946
seçimleri, 14 Mayıs 1950'de ezici bir oy farkıyla iktidara gelişi ve 10 yıllık iktidarında
Türkiye'de nelerin değiştiği ve bir askeri darbeyle yıkılması ve kapatılması anlatılacak.
Tarihçi Mustafa Armağan'ın farklı bakış açısıyla bir yakın tarih gezintisi.
SEMİNER
24 Ocak Pazartesi Saat:18.30
DOĞU’NUN BATI’SI
Düzenleyen:Ali Şükrü Çoruk
Yer: Atatürk Kitaplığı
Tarih
boyunca doğu batı ilişkileri her zaman için sorunlu olmuştur. Bazen
karşılıklı, bazen de tek taraflı red ve inkarların sevkiyle ortaya çıkan
bu sorunların uzantısını günümüzde de müşahede etmek mümkündür.
Seyahatnameler, sefaretnameler, hatıratlar ve gazete yazıları Türk
aydınının batı karşısındaki tutumunu anlamamıza yarayacak önemli
bilgiler içermektedir.
Bu seminerlerde yukarıda sözü edilen
eserlerden hareketle Türk aydınının batı ve batı medeniyeti karşısındaki
tutumu tespit edilmeye çalışılacaktır.
SEMİNER
25 Ocak Salı Saat: 18.30
OKUMA GÜNLERİ
Düzenleyen: Sevim Arslan
Yer: Türkiye Yazarlar Birliği
“Sait Faik Abasıyanık’tan seçmeler”
SEMİNER
25 Ocak Salı Saat: 18.30
FELSEFE VE SANAT
BİR RESSAM BİR TABLO
Düzenleyen: Dücane Cündioğlu
Yer: Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi
SEMİNER
25 Ocak Salı Saat: 18.30
MODERNLEŞME KAVRAMLARI
Düzenleyen: Enes Kabakçı
Yer: İstanbul Tasarım Merkezi
Seminer
kapsamında, 19. ve 20. yüzyıllarda sosyal bilimler alanında -
genellikle ideolojik saiklerle geliştirilen - modernleşme kuram ve
kavramları incelenecek ve Osmanlı-Türk "Batılılaşma" tecrübesi
bağlamında tartışılacaktır.
Yrd. Doc. Dr. Enes Kabakcı tarafından yürütülecektir.
SEMİNER
25 Ocak Salı Saat: 18.30
SEDAT UMRAN’LA EDEBİYAT ORTAMI
Düzenleyen: Lütfi Şen
Yer: Atatürk Kitaplığı
SEMİNER
26 Ocak Çarşamba Saat: 18.30
İSLAM VE AYDINLANMANIN
KAVRAMLAR VE OLGULAR ÜZERİNDEN MUKAYESESİ
Düzenleyen: Ali Bulaç
Yer: Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi
SEMİNER
26 Ocak Çarşamba Saat: 18.30
EDEBİYAT DÜŞÜNDEKİ PERDELER
Düzenleyen: Esra Kartal
Yer: Atatürk Kitaplığı
Edebiyatla bağını taze tutmuş sinemacılarla ve sinemadan ilham alan edebiyatçılarla,
birbirini büyülemiş bu iki sanatın, edebiyatın ve sinemanın konuşulacağı programın bu ay ki konuğu yazar, senarist Tarık Tufan.
SEMİNER
26 Ocak Çarşamba Saat: 18.30
FİLM ESTETİĞİ VE DÜNYA SİNEMASINDA AKIMLAR
Düzenleyen: Rıdvan Şentürk
Yer: İstanbul Tasarım Merkezi
Program
kapsamında film gösterimleri, yönetmenler, ülke sinemaları, film
akımları, türler, oyunculuk yöntemleri gibi başlıklar ekseninde
düzenlenecektir. Bu toplu ve özel film gösterimleriyle,
katılımcılarımızın eğitimleri sırasında edindikleri teorik ve pratik
bilgi ve becerilerini sınamaları, pekiştirmeleri, film kültürlerini
gelişmeleri ve dünya sinemasındaki akımlar üzerinde bilgi edindirmeyi
amaçlanmaktadır
Program Yrd. Dr. Rıdvan Şentürk tarafından yürütülecektir.
SEMİNER
27 Ocak Perşembe Saat: 18.30
NECDET SAKAOĞLU İLE İSTANBUL HATIRASI
Düzenleyen: Fatma Kuş
Yer: Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi
“Dünkü İstanbul’da Eğitim Hayatı”
(Eski Fotoğraflar Eşliğinde)
“Dünkü
İstanbul’da Eğitim Hayatı” başlıklı söyleşide tarihçi Necdet SAKAOĞLU
İstanbul’un Osmanlı ve Cumhuriyet tarihindeki eğitim kurumlarını,
metodunu, müfredatını ve geleneklerini konuya ilişkin eski fotoğraflar
eşliğinde ele alacak. Şehrin toplumsal hafızasını yoklayacak olan
program eski fotoğraflarda kalan hatıralara tanıklık etmeyi hedefliyor.
“İstanbul Hatırası”; şehirde unutmak ve hatırlamak üstüne manidar bir
deneyim olacak…
SEMİNER
27 Ocak Perşembe Saat:18.30
İSLAM TARİHİ VE KÜLTÜRÜ OKUMALARI
Düzenleyen: Ahmet Kavas
Yer: İstanbul Tasarım Merkezi
İslam
Medeniyeti’ne dair, önemli müellifler ve eserleri üzerinden uzun
dönemde yapılması planlanan okumaları ve katılımcıların hazırladıkları
sunum programlarını içermektedir.
Program Prof. Dr. Ahmet Kavas tarafından yürütülecektir.
SEMİNER
27 Ocak Perşembe Saat: 18.30
OSMANLI TARİHİNDEN AYRINTILAR
Düzenleyen: Ali Akyıldız
Yer: Atatürk Kitaplığı
“Osmanlı Dönemi’nde Haliç’te Deniz Ulaşımı I”
Bu
konuşmada, 19. yüzyılın ortalarında buharlı gemilerin işlemeye
başlamasından önce Haliç’te kayıkla deniz ulaşımı ve bu dönem sosyal
hayatının ayrılmaz bir parçası olan Kâğıthane eğlenceleri söz konusu
edilecektir.
SEMİNER
27 Ocak Perşembe Saat: 18.30
İSTANBUL KONUŞMALARI
Düzenleyen: Selma Zarifoğlu
Yer: Türkiye Yazarlar Birliği
SEMİNER
27 Ocak Perşembe Saat: 18.00
ÇAĞDAŞ TÜRK DÜŞÜNCESİ SEMİNERİ
Düzenleyen: İsmail Kara
Yer: Altunizade Kültür ve Sanat Merkezi
Said
Halim Paşa’nın kitapları Türk modernleşmesinin erken ve farklı
tenkitlerinden biri olmak bakımından diğerlerinden ayrılır. Bunu
göstermek için, derste Meşrutiyet risâlesi orijinalinden okunup tahlil
edilmektedir.
ÖZEL ETKİNLİK
28 Ocak Cuma Saat:18.30
YAK SİNEMİ ATEŞLERE: YAMAN DEDE
Yer: Fatih Ali Emiri Efendi Kültür Merkezi
“YAK SÎNEMİ ÂTEŞLERE”
Aşkın Sönmeyen Mevlevîsi “YAMAN DEDE” Anısına…
YAMAN DEDE
( MEHMET ABDULKADİR KEÇEOĞLU )
(1887 / 1962)
PROGRAM AKIŞI
I.BÖLÜM
a) SİNEVİZYON
Yaman Dede’nin Hayatından Kesitler
b) KONUŞMA
Doç. Dr. Emin Işık
(Yaman Dede Kimdir?)
II. BÖLÜM
ŞİİR DİNLETİSİ
Seyfullah Kartal
(Yaman Dede’nin Şiirlerinden Dinletiler)
KONSER
Yaman Dede’nin Bestelenmiş Eserleri’nin Seslendirilmesi
Solist: MUSTAFA DEMİRCİ(Bestelenmiş Eserleri)
Kasidehan: HALİL NECİPOĞLU (Kasideler/ Naat’lar)
Düzenleyen: AHMET KEKLİK
SEMİNER
28 Ocak Cuma Saat: 18.30
İSTANBUL EFSANELERİ
Düzenleyen: Ferhat Aslan
Yer: Atatürk Kitaplığı
SEMİNER
28 Ocak Cuma Saat: 18.30
SÖMÜRGECİLİK VE ORTADOĞU
Düzenleyen:Azmi Özcan
Yer: Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi
SEMİNER
28 Ocak Cuma Saat: 18.30
HAT SANATI ÜZERİNE
Düzenleyen: Süleyman Berk
Yer: Türkiye Yazarlar Birliği
“İstanbul Türk ve İslâm Eserleri Müzesi’nden Erken Mushaflar Örneklerinin Değerlendirilmesi”
Şam
Emeviye Camii’nde bulunan parşömen Mushaf veya Mushaf sahifeleri 1914
yılında İstanbul’a getirilmiştir. Bu koleksiyonun özelliği, ilk dönem
Mushaf sahifelerini barındırmasıdır. Bu örneklerden, Arap yazısının ve
Kur’an imlâsının ilk örneklerini görebildiğimiz gibi Arap yazısının
gelişimini de takip etme imkânına sahip olabiliyoruz. İstanbul Türk ve
İslâm Eserleri Müzesi’nde, Şam Emeviye Camii’nden geldiği için “Şam
Evrakı” olarak da anılan bu Mushaf yazısı örneklerinden 13880 kalemde,
iki yüz elli bine yakın sahife bulunmaktadır.
Bu seminerde bu koleksiyon ve ilk devir Mushaf yazısı üzerinde durulacaktır.
SEMİNER
28 Ocak Cuma Saat:18.30
MİMAR SİNAN OKUMALARI
Düzenleyen: Suphi Saatçi
Yer: İstanbul Tasarım Merkezi
Mimar
Sinan’ı anlamanın onun beslendiği kültürü anlamak olduğu bilincinde
metinler, fotoğraflar ve projeler üzerinden yapılacak olan okuma
çalışmalarıdır.
Program Prof. Dr. Suphi Saatçi tarafından yürütülecektir.
SEMİNER
28 Ocak Cuma Saat: 20.00
HALK OZANLARI BULUŞMASI
Düzenleyen:Ahmet Poyrazoğlu
Yer:Yeşilpınar Kültür Merkezi
KONSER
28 Ocak Cuma Saat: 20.00
GECE YOLCULARI KONSERİ
Düzenleyen:Gürtuğ Yılmaz
Yer: Tuzla İdris Güllüce Kültür Merkezi
Gece Yolcuları
Grup
1993 yılında kurulmuştur. Grubun sözlerinin ve bestelerinin tamamına
yakını kendisine ait olup, Melodik Pop-Rock olarak adlandırdıkları müzik
tarzında üretim yapmaktadırlar.
İlk albümleri öncesinde, Türkiye'nin
birçok yerinde konserler yaparak, hem kendi müziğini ilerletmiş, hem de
dinleyicileriyle paylaşma imkanı yakalamıştır. Bu açıdan oldukça
tanınan ve sevilen bir müzik grubu olmuştur.
2004 yılında ilk
albümleri Gece Yolcuları' nı yayımlayan grup bu albümle çok yüksek bir
başarıya imza atmış ve hedeflerini yakalama ve ilerletme konusunda
öngörülerini haklı çıkarmıştır.
Gece Yolcuları albümünün çıkış
parçası "Unut Beni" ile haftalarca radyo-TV müzik listelerde kalmış ve
müzik otoritelerince son yılların en başarılı parçalarından biri olarak
değerlendirilmiştir.
2005 yılı sonlarında ikinci albümleri için
stüdyoya giren grup, “Gece Yolcuları 2” albümünü, Mart 2006’da
yayımlamıştır. Bu albümde “Nerdesin” ve “Hüzün” gibi kendi şarkılarıyla
dikkat çeken grup “Seninle bir dakika” coverı ile de konuşulmaya devam
etmiştir.
2008 yılında üçüncü albümleri “Kalbin Kadar Yakın”ı çıkaran
grup, “Değer mi” diyerek müzik listelerinin zirvesine çıkmayı yine
başarmış ve ardından “İhtimal” ve “Yıldızlardayım” videolarını
yayınlamıştır.
2009 itibariyle yola yenilenmiş kadrosuyla devam
eden Gece Yolcuları şu sıralar son albümlerinin dördüncü videosu ‘Dur
Gitme’ ile radyo-TV’lerde yer almaktadır.
Bu müzikal serüven
boyunca, Üniversiteler başta olmak üzere Türkiye’nin hemen hemen her
yerinde konserler vererek dinleyicileri ile buluşmuş, etkileyici konser
performansları ve repertuarları ile de en çok konuşulan müzik
guruplarından biri olmuştur.
KONSER
28 Ocak Cuma Saat: 20.00
YENİ TÜRKÜ KONSERİ
Yer: Bakırköy Cem Karaca Kültür Merkezi
Yeni Türkü
Türk müzik grubudur. 1977 yılında Derya Köroğlu, Zerrin Yaşar ve Selim Atakan'ın Ankara'da kurduğu müzik grubu.
Gruba
isim babalığını şair ve yazar Yaşar Miraç yapmıştır. Yeni Türkü, sadece
Yaşar Miraç'ın 1979'da Nisan-Haziran aylarında çıkan edebiyat dergisi
değil, ayrıca halk türkülerinin yeniden yorumlanmasına dayanan Güney
Amerika orijinli bir müzik akımıydı. Bu akımın dünyadaki temsilciliğini
Şilili grup İnti İllimani yapmıştır.
Grup 1979 yılında ilk albümleri
Buğdayın Türküsü'nü LP formatında çıkardı. Bu albümde sert sol söylem
kullanılmıştı ve albüm çok az satmıştı. Ayrıca bu albümün dağıtımı 12
Eylül darbesinden sonra durdurulmuş ve yakılmıştır. Bu yüzden bu albüm
bir efsane olmuş ve albümün koleksiyon değerinin yüksek olmasına yol
açmıştır. Bu arada gruba Murat Buket, Tuğrul Bayrak, Eftal Küçük ve
Tuncer Tercan katıldı. Grubun asıl çıkışını sağlayan 2. albümü olan
Akdeniz Akdeniz 1983 yılında çıktı ve grup Türkiye çapında tanındı.
1984'te Film Müzikleri ve 1985 yılında Çekirdek Sanatevi Kayıtları
albümleri çıktı. Bu yılın sonunda grupta bağlama çalan opera sanatçısı
Tuncer Tercan ve grupta buzuki, kemençe ve gitar çalan Eftal Küçük
gruptan ayrıldı. Eftal Küçük, Tolga Çandar'la "Çağdaş Türkü" grubunu
kurdu ve bu grupla 1986'da Bekle Beni ve 1987'de Delikanlıya albümlerini
çıkardıktan sonra grubun dağılması nedeniyle müziği bıraktı ve ticarete
atıldı.
1985 yılında gruba aslen mimar olan Fuat Oburoğlu ile makine
mühendisi olan Cengiz Onural katıldı. 1986'da Günebakan albümü çıktı.
Aynı yılın sonunda Zerrin Atakan geçici olarak gruptan ayrıldı. Ertesi
yıl Günebakan albümünün devam albümü olan Dünyanın Kapıları albümü
çıktı. Dünyanın kapıları albümü sadece kaset ve LP formatında
yayımlandı. Albümün cd versiyonu Günebakan albümüyle birleştirilmiş
halde ve bu albümdeki enstrümantal şarkı Bengi haricinde yayımlandı.
1988 yılında çıkan Yeşilmişik albümünden sonra grup içindeki
anlaşmazlıklar su yüzüne vurmaya başladı. Bu nedenle grupta solo vokal
yapan Zerrin Atakan gruptan kesin olarak ayrıldı ve 1989'da, 1975'te
evlendiği Selim Atakan'dan boşandı. 1989'da grupta blok flüt, yan flüt
ve klarnet çalan Fuat Oburoğlu Selim Atakan'la yaşadığı anlaşmazlık
nedeniyle geçici olarak gruptan ayrıldı ve gruba Halis Bütünley ve
Tayfun Duygulu dâhil oldu.
Grup, 1990'da Vira Vira albümünü çıkardı.
Ertesi yıl Rumeli Konseri albümü çıktı. Grup bu albümde, önceki
albümlerdeki sevilen şarkılara ek olarak ilk albümleri Buğdayın
Türküsünden 4 parçaya yer verdi: Buğdayın Türküsü, Bekçi Kazım, Özgürlük
(ilk versiyonundaki sondan önceki 2 mısra yok) ve Mahpushane Kapısı. Bu
albümden sonra grubun kurucu üyelerinden olan, grupta davul programlama
yapan ve klavyeli çalgılar çalan Selim Atakan, grupta bas gitar çalan
Tuğrul Bayrak, grupta solo vokal yapan ve davul çalan Halis Bütünley
(aynı zamanda Yeşilmişik'in kayıtlarını yapmıştır) ve grupta klarnet
çalan Tayfun Duygulu gruptan ayrıldı ve Fuat Oburoğlu gruba yeniden
dâhil oldu. Grubun eski üyelerinden Halis Bütünley, 1998'de Denizli'den
dönerken Afyon Sandıklı'da geçirdiği ve birlikte gittiği Kerim Tekin’in
hayatını kaybettiği trafik kazasında ağır yaralanmış ve 2 yıl müzikten
uzak kalmıştır. 1991'de gruptan ayrılanlardan Tayfun Duygulu, 1993'ten
itibaren 5 solo albüm yapmıştır.
1992 yılında Aşk Yeniden albümüyle
en çok satan albüm ödülünü kazanan grup, 1994'te çıkan Külhani Şarkılar
albümü çıktı. 1995 yılında çıkan Süper Baba Film Müzikleri ve 1996'da
bir seçki olan Her Dem Yeni albümlerini çıkaran grup, aynı yıl Telli
Telli şarkısının 4 versiyonunun bulunduğu Telli Telli Remixes single'ını
çıkardı. 1996'da baterist Erdinç Şenol gruba katıldı. Külhani Şarkılar
albümünden sonra Derya Köroğlu ve Erkin Hadimoğlu dışındaki elemanların
1997'de gruptan ayrılmasıyla şuanki kadro oluştu. Ayrılan bu elemanlar,
Yedikule şarkısını seslendiren ve Külhani Şarkılar albümünde vokal yapan
grubun flüt ve klarnetçisi Fuat Oburoğlu, grupta klasik kemençe ve
gitar çalan Cengiz Onural ve grupta ud ve gitar çalan ve vokal yapan
Murat Buket'ti. Ayrılan elemanlardan Cengiz Onural, film müzikleri
yapan İncesaz ve Aria gruplarının kurucusu oldu ve İnce Saz'la 1999-2009
arasında 7 albüm, Bora Ebeoğlu'yla birlikte kurduğu Aria'yla Deli
Yürek, Sıcak Saatler, Benimle Evlenir Misin, Ayrılsak Da Beraberiz,
Ekmek Teknesi, Sırlar Dünyası, Büyük Buluşma, Merdoğlu, Çilekli Pasta,
Kimsecikler, Şafak Vakti, Artık Çok Geç, Muhallebicinin oğlu, Mertali,
Günaydın İstanbul Kardeş, Avcı, Baba Evi, Karete Can, Cennet Mahallesi,
Yusuf Yüzlü, Mavi Rüya, Beşinci Boyut, Ölümüne Sevdalar, Çınaraltı, Yeni
Hayat, Gurbet Kadını, Figüran, Hekimoğlu, Şükran Büfe, Ah Bir Zengin
Olsam, Şubat Soğuğu dizilerinin müziklerini yaptı ve 6 albüm çıkardı.
Murat Buket, Cengiz Onural'ın kurduğu İncesaz grubunun ilk 3 albümünde
bulunduktan sonra gruptan ayrıldı. Fuat Oburoğlu 2001'de Erden Çelik'le
Durup Dururken grubunu kurdu. Bu gruba 2003'te Tuğrul Bayrak katıldı ve
grup 2007'de Yeryüzüne Merdiven albümünü çıkardı.
Daha sonra grup
Derya Köroğlu önderliğinde 1999 yılında "Yeni" albümünü çıkardı. Grup
gitar ve solo vokalde Derya Köroğlu, klavyeli çalgılarda Erkin Hadimoğlu
bas da Raci Pişmişoğlu, klasik kemençede Furkan Bilgi, ud da Fatih
Ahıskalı ve davulda Erdinç Şenol’dan oluşuyordu. Grubun sahne
performansının doruğa ulaştığı bu dönemde Türkiye’de yılda 50’nin
üzerinde konser vermekte, son 10 yılda sadece Amerika’da 32 eyalette
100’den fazla konser vermiştir. 2001'de flüt ve saksafonda Serdar Barçın
gruba katılmıştır. 2006'da Raci Pişmişoğlu ve Erdinç Şenol gruptan
ayrılmış, 2006'da davulda Bahadır Tanrıvermiş, 2007'de bas gitarda Sezer
Alemdar, 2009'da bas gitarda daha önce Edip Akbayram'ın Dostlar
grubunda perdesiz bas gitar çalan ve grubun bazı albümlerine konuk
müzisyen olarak katılan İsmail Soyberk katılmıştır.
2003, 2004, 2006
ve 2008 yılında çıkardıkları Koleksiyon adlı albümle çıkardıkları
Buğdayın Türküsü hariç diğer eski albümlerini tekrar piyasaya
sunmuşlardır.
KONSER
28 Ocak Cuma Saat: 20.00
AYŞE TÜTÜNCÜ DÖRTLÜSÜ
Yer: Kartal Bülent Ecevit Kültür Merkezi
Bir piyano, dört perküsyon ve bas sesleri de nefesliden…
Ayşe
Tütüncü Dörtlüsü ile bu alışamadık bileşimden duyduğumuz sesler bizi;
Chick Korea, Shadowfax, Carla Bley ya da Debussy gibi bestecilerin iyi
bilinen parçalarını yeni bir ışık altında görmeye götürüyor. Öte yandan
Şecaattin Tanyerli’nin bir tangosu veya Egberto Gismonti ve Jan
Garbarek’in parçalarının temaları, etrafına hınzırca örülen
düzenlemelerle belli belirsiz seçiyor. Bu çeşitleme ve Kolajların yanı
sıra grubun kendi besteleri de repertuarı aynı minval üzere tamamlıyor.
KONSER
28 Ocak Cuma Saat:20.00
YANSIMALAR KONSERİ
Düzenleyen: Şenol Filiz
Yer: Altunizade Kültür ve Sanat Merkezi
Aziz
Şenol Filiz ve Birol Yayla İ.T.Ü Devlet Konservatuarı’nda yan
yanaydılar. Geleneksel müzikle yoğrulmuş eğitim hayatlarından sonra
kalplerindeki sadelik ve ruhlarındaki huzurla başbaşa kaldılar. Bu
birliktelik, 90’lı yılların başında Yansımaları doğurdu.
Tüm bu huzuru, sadeliği paylaşmaya kendi isimlerini taşıyan Yansımalar albümü ile başladılar.
Yansımalar
pek çok kişi için dinginliğin ses dönüşümüydü... Hatıralar kadar uzakta
nefes kadar yakındaydı. Bab-ı esrar (sırlar kapısı), 90’ların
ortalarına gizem ve özlemle düştü. Bu bir yolculuktu artık...
Ve
bu yolda dostlar vardı. 21. yüzyıla adımlarını Serzeniş albümüyle
attıklarında Nezih Yeşilnil ile Engin Gürkey de yanlarındaydı. Dostlar
çoğalıyor, müzikle paylaşılanlar Türkiye’nin sınırlarını aşıyordu.
Bu
noktada Süren Asaduryan ve yansımalar Vuslatta buluşuyordu. Son olarak
Pervane ile daha da çoğaldılar, büyüdüler, aynı sadelik ve durulukla...
Yansımalar, dayatılan bunca sığlığa rağmen kendi müzikleriyle asude karşımızda...
ÇOCUK OYUNU
29 Ocak Cumartesi Saat: 12.00
KUKLA SHOW
Düzenleyen: Tomurcuk Tiyatrosu
Yer: Kartal Bülent Ecevit Kültür Merkezi
3-12
Yaş grubu çocuklar için hazırlanmış kukla oyunumuzdan velilerinde
sıkılmadan izleyebilecekleri, anne ve babaların çocukları ile birlikte
keyif alacakları bir oyundur.
Oyunumuzun içinde çocuklarımızı sıkmadan sağlık-hijyen-beslenme ve dikkat üzerine bilgilendirmeler verilmektedir.
Blacklıght Kukla Tiyatrodan örnek sunduğumuz oyunda sahne önü Kuklacı amca interaktif performans sunmaktadır.
ÇOCUK OYUNU
29 Ocak Cumartesi Saat: 12.00
DANS EDEN PRENSESLER
Düzenleyen: Altınok Tiyatrosu
Yer: Ümraniye Atakent Kültür Merkezi
Balerinler Eşliğinde Muhteşem Dans Şöleni
Oyun,
2006-2007 yılında başarılı bir sezonun ardından İstanbul Büyükşehir
Belediyesi Şehir Tiyatroları Elim Sende Çocuk Şenliği kapsamında Fatih
Reşat Nuri Sahnesi’nde iki gün üst üste sahne almıştır. 2007 Temmuz
ayında Kadıköy Belediyesi Ve Çoged (Çocuk ve Gençlik Tiyatroları
Derneği) tarafından organize edilen 6. Kadıköy Çocuk Şenliği programı
dahilinde Kadıköy Selamiçeşme Özgürlük Parkı Açık Hava Tiyatrosu’nda
başarı ile sahnelenmiştir. 2007-2008 sezonunda Beşiktaş Belediyesi’nin
düzenlediği Çocuk Şenliği kapsamında Mustafa Kemal Merkezi’nde,
2008-2009 İstanbul Şehir Tiyatroları Çocuk Şenliği kapsamında
uluslararası bir organizasyonda Kadıköy Haldun Taner Sahnesi’nde
sahnelenmiştir. Kalabalık bir kadroyla sergilenen oyunun koreografisi
profesyonel dansçılar tarafından uzun bir prova süresinden sonra
hazırlandı. Oyunun finalinde ise seyirciyi muhteşem bir dans gösterisi
bekliyor.
Dans etmenin yasak edildiği bir ülkede en büyük tutkuları
dans etmek olan prensesler bu yasaklamanın nedenini çok geçmeden
öğrenirler. En küçük prenses Minüetin yaş gününde hediye olarak gelen
kitaplar, büyük bir sırrın da anahtarı olur. Dileklerin gerçeğe
dönüştüğü şaşırtıcı ve sihirli bir dünyanın kapılarını açacak gizemi
keşfeden sarayın uşağı papyon ve prensesler, büyük bir sürpriz ile
karşılaşırlar. Bu sürpriz aslında yeni bir başlangıç olacaktır
Babalarının krallığının tehlikeye girmesi üzerine Prenses ve kız
kardeşleri, birlik olmak hem günü hem babalarını kurtarmak için çalışmak
zorunda kalacaklardır. Böylece sorunların üstesinden gelmek için aile
birliğinin ne kadar önemli olduğunu öğreneceklerdir. . .
ÇOCUK OYUNU
29 Ocak Cumartesi Saat: 12.00
VIZ VIZ ARI BAZİ
Düzenleyen:İstanbul Çocuk Sanat Tiyatrosu
Yer: Tuzla İdris Güllüce Kültür Merkezi
Yaşadıkları
ormanı ellerinden almak isteyen kötü kalpli Kerkelet’e karşı küçük arı
Bazi ve arkadaşlarının mücadelesi komik bir dille anlatılmaktadır.
Oyunumuzun
kötü karakteri Kerkelet her şeyi eline yüzüne bulaştıran, sakar, asla
korkutucu olmayan komik bir tiptir. Oyunumuzdaki diğer tipler de yine
aynı anlayışla komik tipler olarak hazırlanmışlardır.
Oyunumuz,
çevre bilincinin yerleştirilmesi ve yaşam alanlarının korunmasının
gerekliliği gibi ana mesajlar içermektedir. Ayrıca arkadaşlık duygusunun
ve paylaşmanın önemi de anlatılmaktadır.
ÇOCUK OYUNU
29 Ocak Cumartesi Saat: 12.30
ŞARKI YARIŞMASI
Düzenleyen:Tiyatro Alkış
Yer:Yeşilpınar Kültür Merkezi
Hızlı
Fare’nin yaşadığı ormanda panda Bobo şarkı yarışması düzenleyecektir.
Ormandaki tüm hayvanlar bu yarışmayı heyecanla beklemektedirler. Hızlı
Fare ve Kirpi yarışmayı kazanacaklarını düşünürler ama bunun için hiç
çalışmazlar. Sevimli bir kuş olan Tüylü ise çok çalışır ama bir türlü
şarkı sözlerini hatırlayamaz. Bu sırada izleyici çocuklar Tüylü’ye
yardım ederler. Ve yarışmayı çocukların seçtiği kukla kazanır.
Beslenme: Hızlı Fare yarışmada güçlü olmak için yanlış şeyler yer ve hastalanır.
Paylaşma: Hızlı Fare oyun oynayabilmek için atkısını paylaşır.
Arkadaş ilişkileri: İzleyen çocuklar arkadaşları Tüylü’ye yardım ederler
ATÖLYE ÇALIŞMASI
29 Ocak Cumartesi Saat: 13.00
MUCİTLER ATÖLYESİ
Düzenleyen :Ayşe Kuralay
Yer: Kartal Bülent Ecevit Kültür Merkezi
“Her çocuğun içinde bir mucit yatar.”
Rehberler eşliğinde şaşırtıcı deneyler:
Balondan şiş kebap, rengarenk sıvılar, sütte ebru, yanardağ patlaması, yanmayan balon, tomatrop...
Bilimin şaşırtıcı ve gizemli dünyası:
Mevsimler nasıl oluşur?
Hava kabarcıkları cisimleri batırır mı?
Nasıl nefes alıyoruz?
Yukarı tırmanan huni, çarpışan toplar, foucoult sarkacı, jiroskop...
Eğlenceli bilim gösterileri:
Sihirli Kumbara, Üç Boyutlu Hologram, Uçan Çemberler, Boşluktaki Dünya, Bionik Kulak, Çivi Yatak...
SEMİNER
29 Ocak Cumartesi Saat: 14.00
MEDENİYETLER TARİHİ VE KÜLTÜRÜ OKUMALARI
Düzenleyen: İsmail Çağlar
Yer: İstanbul Tasarım Merkezi
İnsanlığın
varoluşundan günümüze kadar geçirdiği serüveni tarih, felsefe, sanat
bağlamında ele alan metinler üzerinden yapılacak olan okumaları
içermektedir.
Program kapsamında Yunan, Mısır, Çin, İran, Hind
medeniyetleri Ortaçağ, Aydınlanma, Rönesans, Sanayi devrimi ve sonrası
Modern dönem ve Postmodern zamanlar incelenecektir.
Program Sosyolog İsmail Çağlar tarafından yürütülecektir.
SEMİNER
29 Ocak Cumartesi Saat: 14.30
YAZARLIĞIN SAKLI BAHÇESİ
Düzenleyen: Ali Ural
Yer: Türkiye Yazarlar Birliği
SEMİNER
29 Ocak Cumartesi Saat: 16.00
HAYAT ÜZERİNE YARENLİK
Düzenleyen:Hasan Fehmi Ulus
Yer: Türkiye Yazarlar Birliği
KONSER
29 Ocak Cumartesi Saat: 20.00
MEHMET KEMİKSİZ KONSERİ
Yer: Ümraniye Atakent Kültür Merkezi
“Kuddusî Gülistanı”
Mehmet Kemiksiz
Ve
Hafızlar Müzik Topluluğu
Misafir Sanatçı: Neyzen Ahmed Şahin
Mehmet Kemiksiz ve Hafızlar müzik topluluğu Mûsikî yolculuğunda siz gönül dostların
Ahmed Kuddûsî Hazretleri’nin hânesine misafir etmek istiyor.
Niğde/
Bor’da medfun bulunan Ahmed Kuddusi Hz.nin Divanı’ndan gerek Bor’da
yerel olarak icra edilen, gerekse musıki camiasında bilinen gerekse hiç
duyulmamış eserleri topluluğumuzca “Kuddusi Gülistanı” Gülzâr ve
Gülşen’den oluşan iki CD’de bir araya getirilmiş bulunmaktadır.
Bu
çalışmada yer alan eserlerin tesbitinde özellikle Kuddûsî Hz.’nin
şimdiye kadar hiç duyulmamış eserlerinin tanınmasına vesîle olan ve
Bor’da “Kuddûsî” ocağının tüttürmeye devam eden Ahmed Kuddûsî Hz’nin
torunlarından Ali Eren Efendi ve gönül dostlarına şükranlarımızı arz
ederiz.
Her bir sözü nakış gibi gönül dünyamızı işleyen Kuddûsî
Dîvânı’ndan bestelenmiş eserlerle evrad ve ezkârı bir aheng içinde
sunmak üzere Mehmet Kemiksiz ve Hafızlar Müzik Topluluğu, Misafir
Sanatçı Ahmed Şahin’in katılımı ile huzur dolu bir musıki akşamını
sizlere armağan ediyoruz
KONSER
29 Ocak Cumartesi Saat: 20.00
TEKİN KUMAŞ KONSERİ
Yer: Yeşilpınar Kültür Merkezi
Tekin Kumaş
Müzik
yaşamına Trabzon’da başladı. Trabzon Müzik ve Halkoyunları Derneği THM
Korosu’nda uzun yıllar bağlama çaldı. Çeşitli THM koroları ve bağlama
grupları çalıştırıp yönetti. İTÜ Türk Musikisi Devlet Konservatuarı
mezunu olan sanatçı Folklor Kurumu THM Korosu’nu 10 yıl boyunca
çalıştırıp yönetti. Bakırköy Halk Eğitimi Merkezi ve İstanbul Barosu THM
Korolarını Çalıştırıp yönetmektedir. Yurtiçi ve yurtdışında birçok
festivallerde bağlama sanatçısı, solist ve koro şefi olarak görev yaptı.
Albüm hazırlığı içinde olan sanatçı, profesyonel müzik yaşamına devam
etmektedir.
ÇOCUK OYUNU
29 Ocak Cumartesi Saat:12.00
FARELİ KÖYÜN KAVALCISI
Düzenleyen:Tiyatro Mie
Yer: Bakırköy Cem Karaca Kültür
18
yıldır perde açan, ülkemizin önde gelen çocuk tiyatrosu Tiyatro Mie
her zaman ilke edindiği titiz ve özenli çalışması ile unutulmayacak bir
eser ortaya çıkardı...
“ Fareli Köyün Kavalcısı”
Fareli Köyün
Kavalcısı oyununda fırıncı, manav, bakkal, sevimli farelerle karşılaşır.
Fareler şehri ele geçirmek için komik bir yol bulurlar, halkı şakalar
yaparak şehirden uzaklaştırırlar. İnteraktif sahnelerle çocukları oyuna
katarlar, çocukların kahkahaya doyacakları oyunda, farelerin şehri ele
geçirmesi ile eğlence ve heyecan doruğa çıkar. Sevimli fareler, Şakacı,
Uzun kuyruk, Ponpon, Uykucu bir gün kaval sesi duyarlar. Kavalcı ve
sevimli fareler arasında heyecanlı serüven başlar.
Tiyatro Mie göz alıcı kostümleri, muhteşem dansları, dekor ve müzikleri ile Çocuklar Tiyatro ziyafeti sunar.
Ülkenin
birinde bir köy varmış, bu köydeki halk mutlu günlerini geçirirken bir
gün köyü sevimli fareler basar. Komik Fareler Köydeki bütün evleri ve
dükkanları ele geçirirler. Fırıncının ekmekleri, bakkalın peynirleri,
manavın meyve sebzeleri hepsi sevimli fareler tarafından yenir. Danslar,
şarkılarla şirin fareler ve insanlar arasında kovalamaca başlar. Bu
durumdan rahatsız olan halk bir çözüm aramak için toplanırlar. Çözüm
olarak kralın huzuruna çıkıp ondan yardım istemeye karar verirler.
Kralın huzuruna çıktıklarında akıllarına bir fikir gelir ve kraldan
kedisini fareleri kaçırmak için vermesini isterler. Kediyi köye getirip
farelerin üstüne salarlar fakat fareler kediyi kaçırıp galip gelirler.
Halk başka bir çare ararken kaval çalan bir genç şehri farelerden
kurtarabileceğini söyler ve bunun karşılığında kraldan talepleri olur.
Halk sevimli farelerden kurtulacakları için aldıkları bu haber
karşısında çok sevinirler. Kavalcı güzel, melodik bir müzik çalmaya
başlar. Sürprizlerle dolu sahneler birbirini izler…
ÇOCUK OYUNU
29 Ocak Cumartesi Saat: 12.00
BİRİMİZ HEPİMİZ HEPİMİZ AKUT
Düzenleyen:Tiyatro Kare
Yer: Fatih Ali Emiri Kültür Merkezi
“Birimiz Hepimiz, Hepimiz Akut”
Tiyatro
kare ve AKUT- Arama Kurtarma Derneği çözüm ortaklığı yaparak, toplumu
vuran afetler konusunda çocuklarımızı bilinçlendiriyor.
Nedim Saban
ve Nasuh Mahruki gibi alanlarında saygınlık kazanmış isimlerin
liderliğinde yürütülen proje aynı zamanda 2010 yılında Avrupa Kültür
Başkenti olan İstanbul’un deprem kuşağında yer alması nedeniyle de ayrı
bir öneme sahip. Bu nedenle 2010 çerçevesinde gerçekleşecek faaliyetler
arasında yerini alıyor. Nedim Saban’ın yeniden hayata geçirdiği Beş
Kafadarlar Çocuk Tiyatrosu prodüksiyonu olarak sahnelenen çocuk müzikali
“Birimiz Hepimiz Hepimiz AKUT”, yurdun dört bir yanında sergilenmeye
devam ediyor. AKUT gönüllüsü tiyatro sanatçısı Harun Öngören tarafından
kaleme alınan ve sahneye konulan, Yeşim Alıç’ın koreografisine, Arda
Aydoğan’ın müziklerine imza attığı müzikalin tanıtım şarkısını Funda
Arar seslendirdi.
“Birimiz Hepimiz Hepimiz AKUT” adlı müzikal
yarının büyükleri olarak ülkemizin sorumluluğunu üstlenecek olan
çocukları deprem ve genel anlamda doğal afetler konusunda
bilinçlendirmek, sorumluluk almalarını sağlamak ve bilgilendirmek
amacıyla AKUT ile birlikte yürüttüğü önemli bir sosyal sorumluluk
projesi.
Projede çocukları korkutarak değil tiyatronun sıcak atmosferi desteğiyle bilgilendirmek amaçlanıyor.
Oyun,
tüm Türkiye’de eş zamanlı olarak çeşitli okullar, kültür merkezleri ve
belediyeler için sosyal sorumluluk projeleri kapsamında oynandı ve bu
sezon da oynanmayı sürdürecek. Oyunun gelirinin bir bölümü AKUT Arama
Kurtarma Derneği’ne bağışlanacak.
Oyun Özeti
Siz hiç konuşan bir
çimento torbası gördünüz mü ya da konuşan bir selvi ağacı veya paslansa
da eski gücünü kazanmak için çabalayan bir demir çubuk. “BİRİMİZ
HEPİMİZ. HEPİMİZ AKUT” adlı oyunumuzun büyülü dünyasına hoş geldiniz.
Kahramanımız
zeki, sevimli bir o kadar da oyun oynamayı seven bir çocuk adı Önder.
Bizim Önder, Şu sıralar Oyun oynamayı ders çalışmaya tercih etmekte.
İhmal ettiği dersleri ise onun başına öyle işler açacak ki oyunu
izlerken sizlerde ne demek istediğimizi daha iyi anlayacaksınız.
Önder
bilgisayar başında o kadar fazla zaman geçiriyor ki AFETLERLE ilgili
ödevini tamamlayamıyor. DEPREM TEHLİKE AVI’NI (çocuklarımız için
öğretici bir check list çalışması) haliyle ihmal etmiş oluyor. Odasını
incelemediği için oynadığı elektrik kablosu yüzünden küçük bir çarpılma
yaşaması oyunumuzun açılış noktası.
Onu almaya gelen sınıf
arkadaşlarıyla beraber bir araştırma ödevi için gitmesi gereken AKUT
ARAMA-KURTARMA DERNEĞİ’NE gidememesi oyunun ilerleyen bölümlerinde ona
neler kaçırdığını, bu bilgilerin aslında onun için ne kadar gerekli
olduğunu gösterecektir.
Bu önemli gezi yerine yaşadığı şok sonucu
gördüğü hayal ülkesi ve kahramanları onu bir maceraya doğru seyahate
çıkaracaklardır. Ancak burası masallarda okuduğumuz gibi bir hayal
ülkesi değildir.
Sakar Usta ve Her İşten Anlar Bey’in yaptığı akıl
almaz işlere karşı kendini bir anda ilginç bir maceranın içinde bulan
Önder, Kedi Rihter Çimçim Çimento, Selvi ve Demirle el ele verip
çocuklar için yapılmış ama kullanılmayan bir oyun parkının atmosferinde,
güvenli yaşam için omuz omuza verirler. Sonuçta kazanan birlik
beraberlik sevgi dostluk hoşgörü gibi “yaşayan değerler” olacaktır.
Oyunda didaktik anlatım öğelerinden kaçınılmış çağdaş tiyatronun gerektirdiği bir sahne dili kullanılmıştır
KONSER
29 Ocak Cumartesi Saat: 20.00
İSTANBUL SAZEDENLERİ
Düzenleyen: Göksel Baktagir
Yer: Fatih Ali Emiri Kültür Merkezi
KONSER
29 Ocak Cumartesi Saat:20.00
KÜRŞAT BAŞAR VE GÜVENÇ DAĞÜSTÜN KONSERİ
Yer: Bakırköy Cem Karaca Kültür Merkezi
Kürşat başar
1963 yılında İstanbul'da doğdu.
İstanbul,
Ankara, Lefkoşa ve Ağrı - Doğubeyazıt'ta tamamladığı ilk ve orta
öğreniminin ardından İstanbul Üniversitesi Felsefe Bölümü’nü bitirdi.
Çeşitli basın kuruluşlarında çalıştı.
1989 yılında yayımladığı “Kış İkindisinin Evinde” adlı ilk kitabıyla Haldun Taner Öykü Ödülü'nü kazandı.
1990
yılında “Konuştuğumuz Gibi Uzaklara”, 1992'de “ Sen olsaydın yapmazdın,
biliyorum”, 1996'da “Aşkı Bulmanın ve Korumanın Yolları” adlı romanları
yayımlandı. Yazı ve denemelerinin bir bölümünü “İğreti Yaşamlar” adlı
kitabında topladı. 2003 yılında “Başucumda Müzik” adlı romanı
yayımlamıştır.
Halen televizyon programları yapmaya ve köşe yazıları yazmaya devam etmektedir.
ÇOCUK OYUNU
29 Ocak Cumartesi Saat:12.00
POLLAYANA
Düzenleyen:Masal Gerçek Tiyatrosu
Yer: Güngören Erdem Beyazıt Kültür Merkezi
Masal
Gerçek Tiyatrosu, ünlü edebiyat klasiklerinden “Pollyanna”yı 2008-2009
sezonunda tiyatro izleyicisiyle buluşturuyor. Oyunun başkahramanı
Pollyanna, teyzesinin yanında yaşamak zorunda kalır. Polly Teyze oldukça
aksi ve sert bir ihtiyardır. Bu sert ve otoriter Teyze’nin aslında
içinde oldukça sevecen bir insan yatmaktadır. Pollyanna’nın eğitimi
konusunda titizlenmekte, onun görgü kurallarını öğrenip bir hanımefendi
gibi yetişmesini istemektedir.
Teyzesinin yanına taşındığı ilk
günlerde Pollyanna, evin hizmetçisi Nancy ile çok iyi arkadaş olur. Ona
“mutluluk oyunu”nu öğretir. Mutluluk oyunu Pollyanna’nın bulduğu bir
oyundur. Olumsuz bile olsa olaylardan mutlu olunabilecek bir şeyler
çıkarmak üzerine kurulu bir oyundur.
Pollyanna bir gün sokakta
yürürken ayağı bir şeye takılıp düşer. Dönüp baktığında bunun bir çocuk
olduğunu görür. Jimmy sokaklarda yaşayan evsiz bir çocuktur. Tabii hemen
arkadaş olurlar. Ayağı Jimmy’e takılıp düşen Pollyanna, mutluluk
oyununu bir kez daha devreye sokar. Evet, düşmüştür ama Jimmy’i
tanımıştır. Jimmy’nin evsiz olduğunu öğrenen Pollyanna ona teyzesinden
bahseder. Teyzesinin kocaman bir evi olduğunu, bu evin bir odasını da
Jimmy’e verebileceğini söyler. Ancak, bu o kadar da kolay değildir.
Pollyanna’nın eve kedi getirmesine bile izin vermeyen Polly Teyze
elbette Jimmy’i de kabul etmeyecektir.
Bunun üzerine Pollyanna ve
Nancy, Jimmy’e kalacak bir yer bulmaya çalışırlar. Bu sırada
Pollyanna’nın aklına bahçıvan Tom Baba gelir. Tom Baba bahçedeki
kulübesinde yalnız yaşamaktadır. Oldukça yaşlı olduğu için de artık
bahçe işlerini yeterince iyi yapamamaktadır. Jimmy’nin Tom Baba’ya
yardım edebileceğini ve bu sayede de onun kulübesinde kalabileceğini
düşünürler. Bunu Tom Baba’yla konuşurlar ve onu ikna ederler.
Pollyanna
ve Jimmy bir gün sokakta oynarken, Jimmy’nin arkadaşlarıyla
karşılaşırlar. Onlar da evsiz çocuklardır. Çocukların ellerinde
enstrümanlar vardır. Tommy ağız mızıkası, Dazzy mandolin çalmaktadır.
Jimmy’nin akerdeon’u da yanlarındadır. Pollyanna’ya da bir çift marakas
verirler ve müzik yapıp dans ederler. Hepsi birbirleriyle kaynaşmış
arkadaş olmuşlardır.
Yine bir gün kırlarda koşturup oynarken,
Pollyanna’nın ortalarda gözükmediğini farkederler. Her yere bakarlar
ancak Pollyanna hiçbir yerde yoktur. Koşarak eve gelip Polly Teyze’ye
durumu anlatırlar. Nancy de Tom Baba’dan yardım ister. Çocuklar ve Tom
Baba dört bir yana dağılıp Pollyanna’yı aramaya başlarlar. Bütün gece
aramalarına rağmen bulamazlar. Sabah Tom Baba kucağında Pollyanna ile
gelir. Tom Baba Pollyanna’yı bir çukurda bulmuştur. Pollyanna’nın bacağı
kırılmıştır. Tom Baba onu hastaneye götürmüş, bacağını alçıya
aldırtmıştır.
Pollyanna’yı sağ salim karşılarında görünce hepsi
çok sevinirler. Ancak Polly Teyze çocukları evde istemez. Ayağı alçılı
olduğu için yürüyemeyen Pollyanna da bütün gün yatmaktan sıkılmaktadır.
Arkadaşlarını özlemiştir. Bunu Nancy’ye söyler. Nancy de Polly Teyze’yi
bu konuda ikna eder. Arkadaşlarına kavuşan Pollyanna çok mutlu olur.
Ayağa kalkar ve yürümeye başlar. Arkadaşlarıyla mutluluk şarkısını
söyleyip dans ederler.
Karamsarlığı iyimserlikle, düşmanlığı dostlukla, çaresizliği mutluluk oyunuyla yenmeyi öğrenmişlerdir.
ÇOCUK OYUNU
29 Ocak Cumartesi Saat: 12.00
ALİ BABA’NIN ÇİFTLİĞİ
Düzenleyen:Sarıyer Sanat Tiyatrosu
Yer: Sultanbeyli Kültür Merkezi
Hayvanlara
iyi davranan, onlara çok iyi bakan Ali Baba'nın Çiftliği zalim baron
tarafından ele geçirilmek istenmektedir. Evlerinden ayrılıp yolları
Adalet Ormanın'da kesişen ve Bremen Mızıkacıları’ndan da tanıdığımız
kahramanlarımız Köpek Bastır, Eşek Fret, Kedi Guendillın ve Horoz
Tortolini ise Arı Maya'nın liderliğinde Ali Baba'nın Çiftliğini barondan
kurtarmak için bir maceraya atılırlar.
ÇOCUK OYUNU
29 Ocak Cumartesi Saat:12.00
BU DÜNYA HEPİMİZİN
Düzenleyen: Uygur Çocuk Tiyatrosu
Yer: Altunizade Kültür ve Sanat Merkezi
Bu
dünyayı çocuklarımız bize emanet etti. Peki, biz gönül
rahatlığıyla“emanete hıyanet etmedik” diyebiliyor muyuz? Çocuklarımızın
da kendi çocukları tarafından “hıyanet etmekle” suçlanmaması için;
onları uyarmalı, bilgilendirmeli ve bilinçlendirmeliyiz. Tiyatro bu iş
için etkili araçlardan biri. Çünkü onlara “parmak sallayarak” değil;
göstererek, eğlendirerek, düşünmelerini sağlayarak ulaşmanın en kolay
yolu. Birileri; iyi ve yaşanası bir dünya için bir şeyler yapmalı… Biz
bunun için en iyi bildiğimiz şeyi, tiyatroyu seçtik. Çocuklarımızın
yüzüne daha rahat bakabilmek için… “İstediğimi yaparım” diyenlere,
dünyayı kendi malı gibi görenlere “BU DÜNYA HEPİMİZİN” diyebilmek için…
Ya siz? Suha UYGUR
ŞİİR DİNLETİSİ
29 Ocak Cumartesi Saat: 19.00
YEREBATAN ŞİİR AKŞAMI
Düzenleyen: M. Lütfi Şen
Yer: Yerebatan Sarnıcı
ÖZEL ETKİNLİK
29 Ocak Cumartesi Saat:14.00
ÖLÜMÜNÜN 35. YILINDA NECMEDDİN OKYAY
Yer: Altunizade Kültür ve Sanat Merkezi
KONSER
29 Ocak Cumartesi Saat:20.00
UMUT AKYÜREK KONSERİ
Yer: Altunizade Kültür ve Sanat Merkezi
KONSER
29 Ocak Cumartesi Saat: 20.00
VEYSEL DALSALDI TASAVVUF MÜZİĞİ KONSERİ
Yer: Başakşehir Kültür Merkezi
1968'de
İstanbul'da doğan sanatçı, dini musiki meşklerine Türk Tasavvuf
Musikisi ve Folklorunu Araştırma ve Yaşatma Vakfı’nda; Hüseyin Sebilci,
Hafız Ali Gülses, Hafız Kemal Tezergil ve Hafız Zeki Altun ile başladı.
Daha sonra Cüneyt Koşal ile Lâdini ve Dini Müzikler üzerine çalışmalar
yapan sanatçının, "Can Elleri", "Görene" ve “Dervişane” isimli albüm
çalışmaları bulunmaktadır. Ulusal kanallarda birçok programa konuk olan
sanatçı, yurt içi ve yurt dışında birçok konsere katılmıştır.
1991 yılında girdiği “T.C. Kültür Bakanlığı Tarihi Türk Müziği Topluluğu"nda halen görev yapmaktadır.
ÇOCUK OYUNU
29 Ocak Cumartesi Saat: 12.00
GÖKYÜZÜ HEPİMİZİN
Düzenleyen: Tiyatro Yeniden
Yer: Başakşehir Kültür Merkezi
“Çevre duyarlılığı ve atıkların geri dönüşümüyle ilgili bir sosyal sorumluluk projesi”
Müzikli Danslı Çocuk Oyunu
“Gökyüzü
Hepimizin” adlı çocuk oyunu, bilimsel bilgilerin ışığında,
çocuklarımıza geri dönüşümün önemini anlatmak, çevre duyarlığı
kazandırmak amacıyla projelendirilmiş ve tiyatronun eğlendirici diliyle,
fantastik bir masal olarak kurgulanmıştır…
Hayat Ağacı; Kökleriyle
tüm dünyaya yasam sevinci dağıtan fantastik bir ağaç. Güzelliğiyle
görenleri büyüleyen, hasta kuşların dallarında iyileştiği, kelebeklerin,
sincapların, arıların, kuşların evi; Hayat Ağacı... Ama birileri bu
ağacın varlığından rahatsızdır. Bu ağaç var olduğu ve tüm dünyaya yasama
sevinci aşıladığı sürece istedikleri olmayacaktır. Gökyüzünü ele
geçirmeye çalışan Bay Beton ve adamları buldukları tüm çöpleri ( Pet
sise, Teneke Kutu, Kağıt Kutu, Cam Şişe vb.) bu ağacın köklerini
yollamaya başlarlar. Böylece ağacın kökleri nefessiz kalacak ve çürüyüp
yok olacaktır… Ama bu ağacı canlarından çok seven çocuklar Hayat
Ağacı’nın solmasına izin vermeyecektir...
SEMİNER
29 Ocak Cumartesi Saat: 14.00
EDEBİYAT ATÖLYESİ
Düzenleyen: Âlim Kahraman
Yer: Divan Edebiyatı Vakfı
"Hikayeci Tanpınar"
Ahmet
Hamdi Tanpınar'ın hikayeciliği üzerinde durulacak olan programda
Tanpınar'ın hikâyeleri bazı anahtar kelimelerden yola çıkılarak
yorumlanacaktır. Aynı anahtar kelimeler Tanpınar'ın diğer eserleri
yorumlanırken de bir katkı sağlar mı sorusuna cevap aranacaktır…
KONSER
29 Ocak Cumartesi Saat:20.00
GRUP GÜNDOĞARKEN
Düzenleyen:Deniz Semizoğlu
Yer: Sultanbeyli Kültür Merkezi
Burhan
Şeşen ve Gökhan Şeşen'in vokalleri eşliğinde, toplam 5 kişilik
sahnesiyle Grup Gündoğarken, yılların eskitemediği sevdiğimiz ve
mırıldandığımız şarkılarına ilaveten yeni besteleri ile de karşımızda
olacaklar.
KONSER
29 Ocak Cumartesi Saat: 20.00
NİHAT DOĞAN
Yer: Tuzla İdris Güllüce Kültür Merkezi
Nihat Doğan
1979
yılında İstanbul’da hayata gözlerini açan Nihat Doğan İlk, orta ve
lise eğitimini tamamladıktan sonra 1996 yılında profesyonel müzik
kariyerine "Kırdın kalbimi" adlı albümü ile başladı.
500.000 adetlik
satış grafiği ile müzik piyasasını alt üst eden sanatçı daha sonra 1998
yılında vatani görevi nedeniyle müzik çalışmalarına bir süre ara vermek
zorunda kalmıştır.
Yaklaşık 4 yıl kadar süre ile ayrı kaldığı
müzik sektörüne ve kendisini özleyen müzik severlere vatani görevini
ve albüm çalışmalarını tamamlayarak 2000 yılında" Ölürem Kızlar" adlı
albümü ile tekrar dönen Sanatçı, bu albümün başarısı ile beraber yoğun
istek üzerine TV kanallarından gelen dizi isteklerine duyarsız
kalamayıp Star TV’ye "Sultan" adlı dizi( 26 bölüm) çekmiştir.
2003
yılında sözü ve müziği Yıldız Tilbe'ye ait olan "Seni Seve Seve", 2005
Yılında "Bitanesinden Bitanesine", 2007 Yılında "Zorunamı Gitti"
Albümleri ile müzik sektöründe yerini sağlam temeller üzerine oturtmuş
olan sanatçı; 2010 da ise ülkemizin yaşamış olduğu antidemokratik
uygulamalara 26 yıllık PKK Sürecinde yaşanan akan göz yaşları, anaların
ağlaması, şehitlerimizin gelmesi vs… gibi her ülke evladının yüreğini
acıtan hadiselere duyarsız kalamayıp, sanatçı olarak üzerine düşen
sosyal sorumluluk bilinci ile yaptığı "1071" adlı barış ve kardeşlik
(Açılım) şarkısı ile kendi duygu ve düşüncelerini dile getirmiştir.
Ülkemizin
30 yıllık Cunta Anayasası’nın referanduma götürülmesi noktasındaki
seçime "Demokrasiye Evet Özgürlüklere Evet Evet" adlı single
çalışmasıyla katkıda bulunmuştur.
Sanatçımız Star TV, TGRT, Fox TV,
Kanal D, Flash TV gibi ulusal kanallarımızda müzik ve eğlence
programlarıyla da bu anlamda halka hizmet etmiştir.
Sanatçı yeni albümü için stüdyo çalışmalarını yürütürken, yurtdışı ve yurtiçi konserlerine de başarı ile devam etmektedir.
KONSER
29 Ocak Cumartesi Saat: 20.00
RÜHNÜVAZ KONSERİ
Düzenleyen: Mehmet Refik Kaya
Yer: Güngören Erdem Beyazıt Kültür Merkezi
Mehmet Refik Kaya
1957
yılında İstanbul un Üsküdar semtinde doğdu. Mimar Sinan Üniversitesi
G.S. F. Heykel Bölümü mezunu olan M.Refik Kaya İ.T.Ü. Sosyal Bilimler
Enstitüsü T.S.M. alanında Bahariye Mevlevi hanesi ve son şeyhi Mevlevi
Hüseyin Fahreddin Dede Efendi’yi konu alan teziyle Yüksek Lisans ,
‘Dünden Bugüne Rebap Ve Yeniden Ele Alınması’ adlı teziyle de
Doktorasını yaptı. İlk müzik derslerini Ud yapımcısı ve müzisyen olan
babası Teoman Kaya’dan aldı. Çocukluğundan itibaren telli ve mızraplı
müzik aletlerinin onarımı yapımı ve icra şekillerine ilgi duyarak bu
alanda çalıştı. İlk olarak Klasik gitar çalmasını öğrendi. Zeki
Onaran’dan uzun yıllar klasik ve modern armoni, kotrpuan ve orkestrasyon
dersleri aldı. Bir müddet reklam ve tiyatro müzikleri yaptı. 1972
yılında atıldığı profesyonel müzik yaşamını çeşitli guruplarla farklı
enstrümanlar çalarak yurt içinde ve dışında sürdürdü. 1978 yılında
Mübeccel Çetin ile kemençe çalışmaya başladı. 1980-1982 yılları arasında
İst Üniversitesi Belediye Konservatuarı İcra Heyetinde Klasik Kemençe
çaldı.
İlk Mevlevi Musikisi Topluluğu’nu, Mevlevi postnişini Ahmet
Bîcan Dede ile kurdu. Daha sonra Nezih Uzelin İstanbul Sema
Topluluğu’nda 1987 ye kadar kemençe çaldı. Kendisinin kurduğu ve
yönettiği mistik müzik topluluğu ile 1986 dan 1994 e kadar yurt içi ve
dışında 500’ün üzerinde Mevlevi, Ayini ve tasavvuf müziği konseri yaptı.
Bu toplulukla biri sadece kendi besteleri olmak üzere 2 tasavvuf müziği
albümü çıkardı. Yine, Emi Plaktan yayınlanan ve Enstrümanlarının çoğunu
kendisinin çalıp yönettiği III.Selim’in Suzidilâra Ayini’ni albüm
yaptı. Kemençe üstadı İhsan Özgen ile Anatolia topluluğu konsepti
içerisinde İstanbul festivali, yurt içi ve dışı birçok müzik festivaline
katıldı. Ege ve Balkan dansları, Meragi ve Itri gibi CD çalışmalarına
değişik çalgılar icra ederek katıldı. Piyanist Tuluyhan Uğurlu’nun
Senfoni Türk ve İstanbul albümlerinde solist olarak çaldı
1994 yılına
kadar resim ve heykel alanındaki çalışmalarını da sürdürmüş olan
M.R.Kaya kişisel sergileri dışında müşterek sergilere de katılmış olup
Doğuş Holding, İst. Büyükşehir Belediyesi Başkan odası, gibi birçok özel
koleksiyonda resim ve heykelleri bulunmaktadır. 1985 yılından itibaren
Rebap üzerinde yoğunlaşan çalışmalarıyla M.R. Kaya unutulmağa yüz tutmuş
ve bazı amatör çevrelerdeki az sayıdaki icracı ile kısıtlı bir
repertuar içerisinde kalmış bu çalgıyı, yeniden gündeme getirdi, geniş
kitlelere sevdirdi. Çalgıyı, yüzlerce yıldan günümüze gelen
morfolojisine sadık kalarak geliştirdi, günümüz müziğinde, her formdaki
eserin icrasına yeterli olabilecek durumu kazandırdı. Rebabın icra
tekniğini de geliştirerek günümüze kadar bu çalgıyla çalınamamış
eserleri radyo TV konser ve CD’ler de çaldı...
Rebabın arkadaşı
anlamına gelen’Refik i Rebab’ adını verdiği enstrümanıyla 1994 yılında
T.C. Devleti Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Tarihi Türk Müziği
Topluluğu’na davet edildi. Ve ilk defa olarak rebab ve icrası
T.C.Devletinin profesyonel bir müzik topluluğu içerisinde yer almış
oldu. Ateşi Aşk, Kenan Rıfai, Zekai Dede ve Padişah bestekarlar gibi
albümlere çaldı. Kalan Plâktan Ruhnüvaz adıyla ilk solo albümünü
çıkarttı. Kendisi ve rebab icrasını konu alan, Samanyolu TV, ‘’Sizin
Hikayeniz’’ ,TRT TV.’’Çalgı Atölyesi’’isminde belgeseller yaptı.
SEMİNER
31 Ocak Pazartesi Saat: 18.30
OSMANLI’DAN CUMHURİYET’E PORTRELER
Düzenleyen: Ahmed Güner Sayar
Yer: Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi
Bu
ayki sohbetimiz de Yahya Kemal Beyatlı'ya yer veriyoruz. Onun düşünce
dünyasının billurlaşması ve aksiyona geçişini üç kısımda ele alacağız.
İlk
konuşmamızda, Yahya Kemal Bey'in Osmanlı iklimi içinde yetiştiği vasatı
bırakıp 1903 yılında Avrupa'ya gidişini, Paris'te geçen 9 yılın onun
düşünce dünyasını nasıl şekillendirdiğini, kaynaklarına inerek
göstermeye çalışacağız. Sohbetimizin ikinci oturumunda, Paris'ten yurda
dönüşüyle birlikte, onun edebiyatçı kimliğine bürünerekten bir aksiyon
adamı oluşu ve politika kurucularına olan tesirleri üzerinde duracağız.
Bilhassa, bir monarşinin tarih sahnesinden çekilmesi karşısında, tıpkı
Mehmed Âkif Bey gibi, milli mücadeleye verdiği desteği dile getireceğiz.
Nihayet, Yahya Kemal Beyatlı ile alkalı bu sohbet dizimizi onun
Cumhuriyet'in ilânından vefatına değin geçen dönemde şiirlerinin ve
sohbetlerinin aydınlığında ortaya çıkan entellektüel portresi ile
bağlayacağız.
SEMİNER
31 Ocak Pazartesi Saat: 18.30
DÜNYADA NELER OLUYOR
Düzenleyen: Mustafa Özcan
Yer: Türkiye Yazarlar Birliği
KONSER
31 Ocak Pazartesi Saat: 19.00
1960-1970 DÖNEMİ ROMANTİK TÜRK FİLM MÜZİKLERİ
Düzenleyen: Aaron Kohen
Yer: Yerebatan Sarnıcı
İBB KÜLTÜR SANAT 24-31 OCAK ETKİNLİK TAKVİMİ
İBB KÜLTÜR SANAT 24-31 OCAK ETKİNLİK TAKVİMİ
YORUM EKLE
1
Beykoz Belediyesi’nde Sosyal Denge Sözleşmesi...
2
Ataşehir'de bir gecekonunun çatısının yanması...
3
Beykoz Belediyesi 2010 Yılı değerlendirme toplantısını...
4
Rolü küçük sözleri büyük oldu
5
Pendik'te Üzerini Kapatmaya Çalıştığı Su Kuyusuna...
6
Ilgaz Dernekler Birliği olarak diyoruzki Bir Veren...
7
Venezuela’dan, Türkiye’ye,
8
ILGAZLI ESNAF ve İŞ ADAMLARI TANIŞMA YEMEĞİ
9
ÇERKEŞ DERNEKLER BİRLİĞİ İLK TANIŞMA TOPLANTISINI...
10
Kemoterapinin etkilerine karşı yeşil çay
SON DAKİKA HABERLERİ
ANKETTüm Anketler