Türk Kızılay, pandeminin yol açtığı sosyal sorunların çözümüne ve sağlık çalışanlarına destek olurken diğer yandan da hastalığın tedavisi için çalışmaya devam ediyor. Koronavirüs salgınında ağır durumdaki hastaların bağışıklık sistemi, Kızılay tarafından aferez yöntemiyle temin edilen, içerisinde virüse karşı antikor barındıran immün plazmalar ile destekleniyor. Türk Kızılay, kritik durumda olan hastalarda kullanmak amacıyla COVID-19'u yenen kişilerden bağış yoluyla kan plazması topluyor. Hastanelere ulaştırılan plazmalar, ağır durumdaki vakaların tedavisine katkı sağlıyor.

Türk Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık, Sağlık Bakanlığı liderliğinde Türkiye'nin immün plazmanın destekleyici tedaviyi dünyada ilk başlatan ülkelerden biri olduğuna dikkati çekti. Kınık, "Tecrübemiz ve yurt çapındaki bağış ağımızla bu alanda da hemen görev üstlendik. Kendisi iyileştikten sonra bir başkasının iyileşmesi için plazma bağışlayan herkese teşekkür ediyoruz" ifadelerini kullandı.

İmmün plazmada son durum

İmmün plazma bağışları konusunda son verileri de paylaşan Dr. Kerem Kınık “Türk Kızılay tarafından bugüne kadar; 13.698 plazma bağışı alındı. Bunların 11.306’sı Kızılay birimlerine bağışlandı. 30.964 plazma bileşeni ihtiyacı olanlara ulaştırıldı. 89 bin iyileşmiş hastayla temas kuruldu. 17.471 uygunluk bekleyen bağışçı bulunuyor. Plazma bağışı için randevu verilen kişi sayısı 2348.Kızılay şu anda 22 ilde 24 noktada 50 aferez cihazıyla plazma bağışı alıyor. Bağış kabul oranı %90’larda. Dünyadaki en fazla oranlardan biri. Türkiye genelinde 68 sabit 170 seyyar birimde kan bağışı alınıyor.

Tam kan bağış şartlarını taşıyan kişilere, COVID-19'u atlattıktan sonra Türk Kızılay yetkilileri tarafından ulaşılıyor. Gerekli diğer şartların sağlanması durumunda bağışçılardan plazma bağışı kabul edilebiliyor ve hastanelerden gelen talepler doğrultusunda plazma ürünlerinin transferi gerçekleştiriliyor. Uygun olan bağışçı adaylarından aferez adlı yöntemle bağışçının kanında bulunan ve hastanın ihtiyacı olan kan bileşenleri 45 dakika içinde alınıyor” dedi.

Plazma satışı yasadışıdır!

Türk Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık, konuşmasında sosyal medya üzerinden immün plazma bağışı arayan ya da immün plazmasını bağışlayacağını duyuran kişilere yönelik de önemli bir uyarı da bulundu. Kınık, “Sosyal medya üzerinden immün plazma bağışı arayan ya da immün plazmasını bağışlayacağını söyleyen, hele de bunlar için bir maddi menfaat bekleyen veya maddi menfaat teklif eden durumlarla karşı karşıya kalıyoruz. Bunların tamamı yasadışıdır. Ve Türkiye’de böyle bir sistem yoktur. Türkiye’deki bütün provizyon sistemi Kızılay üzerinden yürütülmektedir. Yani herhangi bir hastaya bir immün plazma bağışlanacaksa bu Kızılay üzerinden yapılmaktadır. İmmün plazma bağışında şartlı bir bağış da yapılmamaktadır. Bir immün plazma havuza alınmaktadır, tetkikleri yapılıp, ilgili hastalara ağırlıklarına göre derecelendirilerek illerde sevk edilmektedir. Dolayısıyla kesinlikle ve kesinlikle, lütfen, sosyal medya üzerinden plazma bağışı talep etmeyin, bu teklifi yapan insanlara itibar etmeyin. Ayrıca plazma tedavisi her hastada uygulanmaz. Hasta yakınları da bu anlamda sağlık sistemi üzerinde lütfen baskı kurmasınlar. Hekimlerimiz immün plazmanın hangi durumlarda uygulanabileceğini zaten detaylı bir şekilde biliyorlar. Dolayısıyla ihtiyaç bulunduğu anda entegre sistemimiz üzerinden Kızılay’dan talepte bulunmakta, bu talep hemen bir iş emrine dönüşüp sıraya girmektedir” diye konuştu.

Kan bağışı çağrısı

Kanın sürekli bir ihtiyaç olduğuna dikkati çeken Türk Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık, her gün trafik kazası geçiren, onkolojik rahatsızlıkları bulunan ve ameliyat edilen birçok insanın olduğunu, her gün kan alınıp ihtiyaç sahibi vatandaşlara ulaştırılması gerektiğini belirtti. Kerem Kınık, "Türkiye'de 1564 hastane var. Bu hastanelerin tamamında kan ihtiyaçlarını Kızılay sağlıyor. Bu çerçevede 3 bin 500 Kızılay kan çalışanı görevlerini ifa etmek için çalışıyorlar. Bugün pandeminin oluşturduğu ortam nedeniyle vatandaşlarımız kan bağışında tedirginlik yaşıyorlar. Günlük olarak aldığımız kan miktarı, şu anda düşmüş durumda” dedi.

15 dakika süren basit bir işlem

Kan almanın 15 dakika süren basit bir işlem olduğuna işaret eden Kınık, "Bu 15 dakika süren işlem içerisinde vatandaşlarımızın sağlığına olumsuz etki edecek herhangi bir şey yok. Kızılay kan merkezleri hastane değil, sağlıklı insanların geldikleri, 2 saatte bir dezenfektan uygulamasıyla temizlenen hijyenik ortamlar. COVID-19 kan yoluyla da bulaşmıyor. Dolayısıyla endişelenecek bir durum yok" diye konuştu.”

Kan bağışlarında son durum

Her geçen gün artarak devam eden kan ihtiyacı için de Türk Kızılay çalışmalarını yoğunlaştırdı. 2020 yılı içinde bugüne kadar 1.703.354 ünite kan bağışı alındı. Kızılay’ın stoklarında şu anda 35.302 ünite kan bulunuyor. Kan bağışçıları arasında kadınların oranı yüzde 13,49 olarak seyrediyor. En çok kan bağışı lise mezunlarından geldi. Onu sırasıyla lisans, ilkokul, ortaokul, önlisans takip ediyor. Kan bağışlayanların yüzde 48’i 26-44 yaş aralığında yer alıyor. En çok kan bağışlayanlar ise 20 yaşındakiler.