Esrarengiz yeşillik Bafa gölünün Son hali

Esrarengiz yeşillik Bafa gölünün Son hali

Esrarengiz yeşillik Bafa gölünün Son hali
Bu güzellik de yavaş yavaş ölüyor! Yeşil renkli cıvık bir madde gölün yüzeyini bu hale getirdi...
Bafa Gölü kıyısındaki işletmeler, köylüler ve balıkçılardan gelen talep üzerine bölgeye giderek araştırma yapan Kuşadası Ekosistemi Koruma ve Doğasevenler Derneği (EKODOSD), korkunç bir manzara ile karşılaştı. Aşırı kirlilik yüzünden masmavi Bafa Gölü'nün renginin yeşile dönmeye başladığını tespit ettiklerini açıklayan EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü, "Gölün bazı alanlarında peltemsi görünümünde görülen, bazı alanlarında ise akıntılı bir nehir gibi akan yeşil renkli cıvık bir maddenin, göl yüzeyini yeşile çevirdiğini gördük" dedi.

Ekolojik varlıkları, vahşi yaşam ortamlarını koruyarak kullanmasını bilen ülkelerdeki turist potansiyelinin arttığını belirten Sürücü, ülkemizde bu tür turizm için en iyi yerlerden birinin Bafa Gölü olduğunu kaydederek, "Göle gittiğimizde gördüğümüz manzara içler acısıydı. Gölün içine yeşil boya dökülmüş gibi bir renk aldığını tespit ettik. Gölün bazı alanlarında peltemsi görünümünde görülen, bazı alanlarında ise akıntılı bir nehir gibi akan yeşil renkli cıvık bir maddenin, göl yüzeyini yeşile çevirdiğini gördük. Bu durumdan en çok şikâyetçi olanlar yöre balıkçıları. Balıkçılar, Menderes'ten verilen suyla birlikte bu görüntünün oluştuğunu, mağdur durumda olduklarını, ağlarını attıklarında tüm gözlerin bu maddelerle kaplandığını, balık avlayamadıklarını, ağlarına takılan peltemsi maddelerle kaldıramadıklarından, ağlarını kesmek zorunda kaldıklarını ve bu durumda balığa çıkamayacaklarını söylediler" dedi.


Sürücü, turizmin hareketlenmesi üzerine bölgeye gelen turistlerin, rengini gördüğünde Bafa Gölü'nü terk ettiklerini, günübirlik tekne gezisi isteklerini geri çevirdiklerini, yeni başlayan bu olumsuz durumun koku yapması halinde işletmelerin daha da zor durumda kalacağını söyledi.

Gölün farklı alanlarından alınan su örneklerini inceleyen Süleyman Demirel Üniversitesi Eğirdir Su Ürünleri Fakültesi Öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Erol Kesici ise, biyolojik kirliliğin hat safhada oludğu gölde yüzeyi mavi-yeşil algler (cyanophyteae), dip yapısını yeşil algler (chlorophyta) kapladığını söyledi. Kesici, şu açıklamayı yaptı:

"Microsistit sp. ve aphanizomenon sp. türler göldeki yeşil renge neden olmaktadır. Gölün iç kısmı pelteleşmiş makroskobik alglerle kaplıdır. Bu tür oluşumlar Bafa Gölü gibi tatlı ve tuzlu su girişi dengesiz olan göllerde kirlilikle birlikte üst seviyeye çıkar. Göle verilen sularda da nitrat ve fosfat gibi besleyici tuzların çok olması, bilhassa yaz aylarında Bafa Gölü'nde alg artışını tetiklemektedir. Bu tabakalaşmada su sıcaklığıyla birlikte, ışık alglerin çoğalmasını hızlandırmaktadır. Görünen manzarada azot ve fosfor gibi tuzların göl içerisinde, bu bölgelerde homojen dağılımı, gölün bu kesimlerinde alg patlamasına neden olmaktadır. Suları kirletilmiş olan göllerde bu durum söz konusudur. Gölün içerisinde aşırı oranda askıda katı madde bulunmaktadır. Bunun yanı sıra Bafa Gölü'nün dip çamuru organik karakterdedir. Rüzgarla ve dalga hareketiyle kıyıya gelen bu bitkiler nedeniyle, gölde bu yıl sivrisineğe benzer bazı yöre halkı tarafından "gümül" adı verilen sinekler daha da çok artacaktır. Bu sinekle Bafa Gölü çevresinde rekrasyonel faaliyetleri büyük oranda olumsuz etkileyecektir. Yani insanlar geceleri ışık yakamaz duruma geleceklerdir. Işık yaktıklarında çaylarını içemeyecekler, yemeklerini yiyemeyeceklerdir. Sineğin dışında koku meydana gelecektir. Tüm bunların nedeni; Bafa Gölü'nün doğal yapısına yapılan müdahale ve kirlilikten kaynaklanmaktadır. En önemli çare; organik dip yapısının uzaklaştırılması, askıdaki katı maddelerin uzaklaştırılması, gölün iç ve dış yükler tarafından kirletilmemesi, 1950-1970'lerdeki doğal yapısında olduğu gibi göle nasıl su giriyorduysa, o sistemin sağlanması, temiz suyun verilip, göldeki biyolojik zenginliğin artırılmasıdır. Bafa Gölü doğal bir göldür, baraj gölü gibi bakılmamalıdır. Daha önceki yaptığımız çalışmalarda önlem alınmadığı takdirde, yaz aylarında daha büyük sorunlar bekleyeceğini söylemiştik. Sıcakların başlamasıyla birlikte sorunlar çıkmaya başladı."

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER