Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, İsrail'e yönelik yaptırımları eleştiren CHP lideri Kılıçdaroğlu'na yanıt verdi. Arınç, şunları söyledi:

''Fevkalade yanlış bir değerlendirme. Mavi Marmara olayı ile ilgili olduğu söylenen BM raporu resmen yayınlanmadan önce basına sızdırıldı. Bunda kimin sorumluluğu var, bu biliniyor. Ancak sızdırılan rapora karşı, Türkiye tavrını açıkca ortaya koydu."

Dün Başbakan'ın, Kılıçdaroğlu'nu, yaptığı açıklamalarla ilgili olarak İsrail'in avukatlığını yapmakla suçladığını anımsatan Arınç, sözlerine şöyle devam etti:

''Böyle bir niyeti olmasa bile sayın Kılıçdaroğlu'nun dün yazılı metinden okudukları, bu anlama kolaylıkla gelecek cümlelerdir. CHP'nin, bir milli mesele olan dış politika konusunda Hükümeti eleştirirken çok daha dikkatli olması lazım, çok daha doğru tespitler yapması lazım. Sayın Başbakan'ın tespiti ne yazık ki doğrudur. Sayın Kılıçdaroğlu'nun konuşması, netice itibariyle İsrail'in avukatlığını yapacak düzeydedir. Dolayısıyla bundan vazgeçmelerini öneririz. Çünkü ulusal dış politikadaki hedef, kendi çıkarlarıdır. Bu çıkarlarımızla bölge ülkelerine veya dünyadaki bir başka ülkenin çıkarları ne kadar örtüşüyorsa o konuda mutabık oluruz. Yoksa öncelik Türk milletinin, halkının, devletin kendi çıkarlarıdır.''

Türkiye'nin 9 vatandaşını kaybettiğini anımsatan Bülent Arınç, ''Uluslararası sularda mütecaviz davranan İsrail olmuştur. Kendi karasularında olay cereyan etmemiştir. Bu olay olduğu zaman ben Başbakan Vekili olarak bulunuyordum ve açıklamalarımızı yaptık. O gün askeri yetkililerle bir araya gelmiş, olayın cereyan ettiği yerin ne anlam ifade ettiğini hem uluslararası hukuk çerçevesinde hem yapılan olayın vehameti içerisinde görmüştük. Dolayısıyla böyle bir operasyon yapan İsrail'in yönetimine karşı Türkiye'nin aldığı kararlara muhalefetin de destek olmasını beklerdik. İsrail'in bu vurdumduymaz ve hukuk tanımazlığı, mütecaviz davranışları karşısında, Türk Hükümetinin aldığı kararların doğru ve isabetli olduğunu düşünüyorum. Sayın Kılıçdaroğlu bu konuda eline tutuşturulan kağıttaki bilgileri yeniden çek etsin ve eğer eleştirilecek bir konu varsa bunları daha gerçekçi bir yöntemle ortaya koysun.'' dedi.

 

Bedelli askerlik

Arınç, bir gazetecinin bedelli askerlik konusunda çalışmaların son aşamaya gelindiği yolundaki basında çıkan haberleri hatırlatması üzerine bu konudaki düşüncelerinin belli olduğunu ve bunu Türkiye'de herkesin bildiğini ifade ederek, ''Bedelli askerlik konusunda bir çalışma olup olmadığını bilmiyorum. Bedelli askerlikten sorumlu başbakan yardımcısı değilim. Ancak bu konuda gerek Türk Silahlı Kuvvetleri'nde, gerekse Hükümetimiz nezdinde bir çalışma olup olmadığı konusunda bilgi sahibi değilim. En azından böyle bir çalışma olmadığını biliyorum'' diye konuştu.

 

BDP'nin olağan kongresiyle ilgili soruşturma

Ankara Cumhuriyet Savcılığının, BDP'nin olağan kongresiyle ilgili soruşturma başlattığının ve bu konudaki düşüncelerinin sorulması üzerine Arınç, şunları kaydetti:

''Her partinin kongresiyle ilgili olarak, her partinin yapısıyla ilgili olarak Cumhuriyet Başsavcılığında zaten siyasi partilerin bir masası vardır. Kongre sonuçları bu masada değerlendirilir. Ancak bir partinin kongresinde, televizyon ekranlarından yansıyan, hukuka ve yasalara aykırı durumlar tespit edilirse, bu konuda savcılıklar bir soruşturma açabilirler. Bugüne kadar bütün partiler için bu yapılmıştır. Anlaşılıyor ki BDP için de bu yapılacaktır. Bunun arkasında BDP'ye özel bir maksat aranması doğru olmaz. Eğer, İstiklal Marşı yerine PKK marşı söylendiği iddiası doğruysa ve Öcalan'lı posterlerle bir propaganda malzemesi kullanılmak istenmişse veya bir başka şey yapılmışsa, yasaların reddettiği veya açıkça suç saydığı fiillerin işlenip işlenmediğini bir soruşturmanın ortaya koyması gerekir, diye düşünüyorum. Bu rutin bir incelemedir. Eğer savcılık bir suç unsuru bulursa ondan sonra gereğini yapacaktır. Ben global olarak hiçbir siyasi partinin kapatılması taraftarı değilim. Ama her siyasi partinin de yasalara göre faaliyet yapması esastır.''


İsrail'den gelmeyen insansız hava araçları

Arınç bir gazetecinin İsrail'den gelmeyen Heronlarla ilgili Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklanmalarını hatırlatması üzerine, buna ilave edebilecek bir husus olmadığını ifade ederek, şöyle dedi:

''Şu anda bütün Heronlar veya insansız hava araçları oradadır diye düşünmeyin. Şu anda yeni araçlar elimizdedir. İstihbarat çalışması yapmaktadır. Esasen birtakım giriş çıkışlar da olsa hedefler de olsa. Bu araçlar vasıtasıyla tespit edilmektedir. Sayın Başbakan'ımızın bahsettiği konu maalesef gerçektir ve İsrail kendi sorumluluğunda bakım yapması gereken ve elektronik aygıtları üzerinde tetkik yapması gereken Heronları veya insansız hava araçlarını vermemiştir. Elimizdeki imkanlar sadece onlardan ibaret değil.''      (Cumhuriyet)