2005 yılında Doğuş Grubu’nun kuruculuğuyla yola çıkan Bodrum Müzik Festivali, bugün Bodrum’un sanat rotası haline gelmesinde önemli katkıları olan bir etkinlik halini alarak öne çıkıyor. Dünyanın en önemli müzik merkezlerinde konserler veren yıldızların yanı sıra, ülkemizin birbirinden değerli isimlerini sanatseverlerle buluşturan festival, kariyerinin henüz başında olan genç yeteneklere de desteğini sürdürüyor.
Sanat Danışmanlığını Tuğçe Tez’in üstlendiği Bodrum Müzik Festivali, titizlikle hazırlanan programıyla 15 yılda hatırı sayılır bir takipçi kitlesi oluşturdu. Bugün artık Bodrum Müzik Festivali dendiğinde, sanatın farklı disiplinlerini ustaca harmanlayan ve bunu özveriyle Bodrum’da bulunan sanatseverlere ulaştıran önemli bir etkinlik geliyor akla.
Bu yıl, 22-25 Ağustos tarihleri arasında 15.’si gerçekleştirilecek olan festivalin Açılış Konseri’nde, Fazıl Say’a; kariyer basamaklarını hızla tırmanan dikkat çekici şef Nil Venditti yönetimindeki Bilkent Senfoni Orkestrası eşlik edecek. Festivalde, İbrahim Yazıcı yönetimindeki Bilkent Senfoni Orkestrası’nın viyolonsel sanatçısı Pablo Ferrández’e eşlik edeceği ve Say’ın Umut Senfonisi’nin Türkiye prömiyerinin yapılacağı konser de dikkat çekiyor.
Bodrum Müzik Festivali dört gün boyunca, Fazıl Say, Pablo Ferrández, Ksenija Sidorova, Karsu, Elvin Hoxha Ganiyev, Vassilis Varvaresos, Sara Ferrández, Umut Sağlam, Kerem Tunçer, Orkun Pala ve Barok Bostancı’nın kurduğu Quartet Parantez, Faruk Kalaycı, Francesco Tristano, Korhan Futacı, Jess Gillam, Zeynep Özsuca ve Mert Fırat gibi sanatçıları ağırlarken, aynı zamanda Bilkent Senfoni Orkestrası, Olten Filarmoni Orkestrası ve Finlandiya’nın olağanüstü tango yorumlarıyla ünlü armonika grubu Sväng gibi topluluklara da ev sahipliği yapacak.
Festival, her yıl olduğu gibi bu yıl da genç yeteneklerin profesyonel hayattaki ilk adımlarına destek olmak amacıyla Sabah Konserleri düzenliyor. Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası’nın genç üyeleri, sabahın ilk ışıklarında verecekleri umut dolu konserleriyle, heyecanlarını yine sanatseverlerle paylaşacaklar.
Günbatımı Konserleri’nde ise uluslararası kariyere sahip sanatçılar, oldukça değerli işbirliklerine imza atacaklar. Bu yıl ilk kez iş birliğine gidilen Zai Bodrum’da 25 Ağustos, Pazar akşamı 20.30’da dünyaca ünlü akordeon virtüözü Ksenija Sidorova ve oyuncu Mert Fırat, tarihi derinden etkilemiş Rus edebiyatı üzerine tadı damağınızda kalacak disiplinler arası bir projede buluşacak.
Akşam Konserleri’nde ise her zaman olduğu gibi yine yıldız yağmuru var. Nil Venditti yönetimindeki Bilkent Senfoni’nin Fazıl Say’a eşlik edeceği konserin ertesi akşamında, orkestra bu kez; İbrahim Yazıcı yönetiminde Say’ın Umut Senfonisi’nin Türkiye’de ilk seslendirilişini gerçekleştirecek. Akşam Konserleri’nde sizleri ayrıca, tangoya adanmış bir program da bekliyor: Finlandiya’nın ünlü armonika topluluğu Sväng, Ksenija Sidorova ve Olten Filarmoni ile birlikte sanatseverlere unutulmaz bir akşam yaşatacak. Bu yıl, Akşam Konserleri’nin diğer sürpriz konuğu ise caz sahnelerinin dünyaca ünlü isimlerinden biri olan Karsu. Hollanda’nın en prestijli ödülü olan Edison Jazz sahibi Karsu’nun Olten Filarmoni ile buluşması kuşkusuz ki çok konuşulacak...
Günü müzikle uğurlamak isteyenler için de Bodrum Müzik Festivali olağanüstü bir atmosfer sunuyor, Gece Konserleri’nde günümüzün üretken ve çok yönlü sanatçılarına ait yaratıcı iş birlikleri sizleri bekliyor: Farklı dönem, eğilim ve tarzları özgün bir biçimde yeniden üreten Francesco Tristano, klasikten elektronik müziğe uzanan repertuvarıyla sahnede olacak. Gece Konserleri’nin ikincisi ise “Rivayet Radyosu” başlığını taşıyor. Edebiyatımızı derinden etkileyen Sabahattin Ali’nin öyküleri, besteci ve saksafon ustası Korhan Futacı’nın müzikleri ve oyuncu Mert Fırat’ın sesiyle yeniden hayat buluyor. Gece Konserleri’nin sonuncusunda, kuşağının adından en çok söz ettiren sanatçılarından saksafoncu Jess Gillam ve piyanist Zeynep Özsuca buluşuyor.
Avrupa Festivaller Birliği üyesi olan Bodrum Müzik Festivali’nin bilet gelirlerinin tamamı kuruluşundan bu yana çeşitli vakıf ve derneklere bağış olarak aktarılıyor.
Dört gün boyunca gün doğumundan gece yarısına dek sürecek festival, Şevket Sabancı Parkı’nda gerçekleşecek Sabah Konserleri, D-Marin Turgutreis Amfi Tiyatro ve Zai Bodrum’da Günbatımı Konserleri, D-Marin Turgutreis’teki Akşam Konserleri ve The Marmara Bodrum’daki Gece Konserleri ile Bodrum Mozole Anıt Müzesi’nde rehberli turlarla tüm Bodrum’a yayılıyor.
Açılış Konseri: Bilkent Senfoni Orkestrası, Nil Venditti ve Fazıl Say
Bodrum Müzik Festivali, 22 Ağustos Perşembe günü 20.30’da, D-Marin Turgutreis’te; Nil Venditti yönetimindeki Bilkent Senfoni Orkestrası’nın Fazıl Say’a Beethoven’ın 3. Piyano Konçertosu’nda eşlik edeceği konserle açılıyor. Gerek yurtiçinde gerekse yurtdışında hem piyanist hem de besteci yönüyle bir dünya yıldızı haline gelen Fazıl Say, Warner Classics’in seçkin sanatçılarından… Bodrum Müzik Festivali’nin gelişiminde büyük payı olan sanatçı, bu yıl festivalin Onur Ödülü’nün de sahibi olacak. Bilkent Üniversitesi’nin özgün bir sanat projesi olarak kurulduğu günden bu yana, sanat yaşamımıza her yıl 50’yi aşkın etkinlikle katılan Bilkent Senfoni Orkestrası (BSO), bugüne dek konserleri, televizyon ve radyo kayıtları ve yayınladığı 40’ın üzerinde CD ile seçkinleşti. 2009’da “UNICEF Türkiye İyi Niyet Elçisi” ilan edilen BSO’yu açılış akşamında Nil Venditti yönetecek. 2015’te Premio Claudio Abbado Genç Müzisyenler Yarışması’ndaki birinciliğiyle ünü hızla yayılmaya başlayan Venditti, 2017’de de George Enescu Filarmoni Orkestrası ile birlikte Bükreş Jeunesses Musicales’de onurlandırıldı. Genç şef, gelecek sezon, Fazıl Say ile birlikte gerçekleştireceği konserde Camerata Salzburg’u yönetecek. Fazıl Say’ın engin deneyimiyle, Venditti yönetimindeki Bilkent Senfoni Orkestrası’nın dinamizminin birleştiği Açılış Konseri, festivalin başladığının müjdesini yayacak.
Bir prömiyer: Umut Senfonisi (Fazıl Say)
23 Ağustos Cuma günü 21.00’de, D-Marin Turgutreis’te; Bilkent Senfoni Orkestrası’nı bu kez başarılı şef İbrahim Yazıcı yönetecek. 2005’te İtalya’da “Cavaliere dell’Ordine della Stella d’Italia” ile onurlandırılan Yazıcı, 2012’de ise Andante tarafından verilen Donizetti Ödülleri’nde “Yılın Orkestra Şefi” seçildi. Bilkent Senfoni Orkestrası bu konserde İspanyol çellist Pablo Ferrández’e repertuvarın en önemli yapıtlarından biri olan Dvořák’ın Çello Konçertosu’nda eşlik edecek. ICMA 2016’da “Yılın Genç Sanatçısı” ilan edilen Ferrández, duygusal yoğunluğu ve sahne karizmasıyla izleyicilerini büyüleyen bir sanatçı. Eleştirmenlerin “en iyi viyolonsel sanatçılarından biri” olarak selamladığı Ferrández, dünyanın en seçkin yarışmalarından biri olan 15. Uluslararası Çaykovski Yarışması’nın yanı sıra 5. Paulo Uluslararası Viyolonsel Yarışması’nın da birincisi. Fazıl Say’ın yoğun bir çalışmanın ardından dinleyicileriyle buluşturduğu 4. Senfonisi “Umut”, bu konserle ilk defa Türkiye’de seslendirilecek. Güzel bir dünyanın hayaliyle örülü Umut Senfonisi, aydınlık bir geleceğe dair umudu yansıtan tınılarıyla Bodrum Müzik Festivali’ne ışık saçacak.
Bir Tango Akşamı: Dünya Tangoları Bodrum Müzik Festivali’nde
Virtüözitesi ve enstrümanına getirdiği derinlikle, “akordeonun prensesi” unvanını taşıyan Letonyalı Ksenija Sidorova, müziğe getirdiği yeni yorumuyla klasik dünyasında adından çokça söz ettiriyor. Sanatçı, Olten Filarmoni ve Finlandiyalı topluluk Sväng Armonika Dörtlüsü ile 24 Ağustos Cumartesi günü 20.30’da D-Marin Turgutreis’te tadı damağınızda kalacak, içlerinde Piazzolla’nın Libertango ve Oblivion gibi yapıtlarının da bulunduğu dünya tangolarından oluşan muhteşem bir gecede buluşuyor.
Karsu ile Senfonik bir akşam…
25 Ağustos, Pazar 21.00’de festivalin son akşam konserinde ise, caz festivallerinin vazgeçilmez isimlerinden Karsu, İzmir’in başarılı orkestrası Olten Filarmoni ile bir araya geliyor. Sanatçı şimdiye kadar, Carnegie Hall ve North Sea Caz Festivali gibi dünyanın pek çok prestijli mekânında ve etkinliğinde konserler verdi. Şimdi de Bodrum Müzik Festivali’ne ilk kez konuk oluyor ve kendi bestelerini de içeren, klasik tarzda yenilenen düzenlemeleriyle rüya gibi bir konser vermeye hazırlanıyor.
Sabah, Günbatımı ve Gece Konserleri ile yoğun bir festival
Sabah Konserleri
Bodrum Müzik Festivali, Sabah Konserleri’nde Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası çatısı altında destek gören genç yetenekleri ağırlıyor. Doğuş Grubu’nun kültür ve sanata desteğinin en önemli göstergelerinden biri olan topluluk, bugüne kadar pek çok başarılı konsere imza attı. 23-25 Ağustos tarihleri arasında her sabah saat 7.00’de, Şevket Sabancı Parkı’nda gerçekleşecek olan Sabah Konserleri’nde birbirinden başarılı genç müzisyenler; profesyonel konser deneyimlerine siz değerli dinleyicilerle birlikte adım atacak.
Günbatımı Konserleri
Bodrum Müzik Festivali, 15. yılında Günbatımı Konserleri’yle Elvin Hoxha Ganiyev, Vassilis Varvaresos, Sara Ferrández, Quartet Parantez ve Faruk Kalaycı’yı müzikseverlerle buluşturuyor. 23-25 Ağustos tarihleri arasında her gün saat 19.00’da D-Marin Turgutreis Amfitiyatro’da müzikseverleri bekleyen sanatçılar; sıcak ve verimli işbirliklerinden doğan programlarıyla Bodrum güneşinin batışını müzikle selamlayacaklar. Festivalin amaçlarından biri de Günbatımı konser serisinde, yurtdışında adını duyurmaya başlamış olan yerli müzisyenlerimizle, yabancı sanatçıları aynı sahnede bir araya getirmek. Bodrum Müzik Festivali seyircilerinin ilk defa gerçekleşen bu iş birliklerine tanıklık edeceği konserlerin ilkinde, keman sanatçısı Elvin Hoxha Ganiyev ve piyanist Vassilis Varvaresos yer alıyor. Ganiyev, olağanüstü yeteneğiyle başladığı müzik kariyerini pek çok ödülle taçlandırmış bir sanatçı. Varvaresos ise virtüözitesiyle hem eleştirmenleri hem de dünya çapında dinleyicileri hayran bırakan bir piyanist… Bir gün öncesinde Akşam Konserleri’nde Pablo Ferrández’i dinleyen müzikseverler, ertesi gün, sanatçının kız kardeşi, viyolacı Sara Ferrández ile aynı sahnede yarattığı uyumun olağanüstü gücüne tanık olacaklar. Günbatımı Konserleri’nde Umut Sağlam, Kerem Tunçer, Orkun Pala ve Barok Bostancı’nın kurduğu Quartet Parantez ve eğitimine Moskova Çaykovski Konservatuvarı’nda devam eden, umut vadeden başarılı piyanistimiz Faruk Kalaycı ilk kez bir araya geliyorlar. Serinin son konseri ise 20.30’da Zai Bodrum’da gerçekleşecek; bu konserde akordeon sanatçısı Sidorova, oyuncu Mert Fırat’la aynı sahnede, Rus edebiyatının olağanüstü atmosferini Bodrum’a taşıyacak…
Gece Konserleri: Bodrum geceleri festivalle daha renkli…
Geçtiğimiz yıl, ilk kez gerçekleştirilen Gece Konserleri’mize ilgi büyük ve bundan aldığımız ilhamla festivalin 15. yılında konserlerimiz daha da renkli… Bu serinin 23 Ağustos saat 23.00’te The Marmara Bodrum’da gerçekleşecek ilk konserinde piyanist, besteci, tekno ve caz müzisyeni Francesco Tristano yer alıyor. Sanatçı, klasik ve elektronik müzik arasındaki yaratıcı kesişime odaklanışı ve bu kesişimi kendi evreninde birleştirerek dinleyicilere sunuşuyla günümüzde önemli bir referans haline geldi. Dünyanın en prestijli topluluklarıyla birlikte konserler veren, albüm kayıtları ise eleştirmenlerden tam not alan Tristano, çok yönlü sanatçı kimliğiyle festivale yeni bir soluk getiriyor. Gece Konserleri’nin ikincisi ise 24 Ağustos’ta: Mert Fırat’ın Sabahattin Ali öykülerini seslendirdiği geceye, müzik kâşifi Korhan Futacı saksafonuyla ayrı bir renk katacak. 25 Ağustos tarihli Gece Konserleri’nin sonuncusu ise, geçen yıl BBC Proms’un kapanış konserinde nefes kesen performansıyla büyük beğeni toplayan saksafonun parlayan yıldızı Jess Gillam ve başarılı piyanistimiz Zeynep Özsuca’yı buluşturuyor. Gillam dünyanın en önemli sahnelerinde verdiği konserlerle tanınan ayrıca BBC’de yaptığı radyo programı “The Classical Life” ile dinleyicilere ulaşan bir sanatçı… Gustavo Dudamel, Simon Halsey ve Sir Simon Rattle gibi dünyaca ünlü şefler; Magdalena Kožená ve Rolando Villazón gibi olağanüstü şancılarla çalışmalarını sürdüren piyanist Zeynep Özsuca, Jess Gillam ile beraber festivalin kapanışını gerçekleştirecek.
Saffet Emre Tonguç Rehberliğinde “Bir Bodrum Hikâyesi”
İlk gerçekleştirildiği günden bu yana yoğun ilgi çeken Saffet Emre Tonguç ile Bir Bodrum Hikâyesi etkinlikleri bu yıl da devam ediyor. 3 Ağustos Cuma ve 24 Ağustos Cumartesi saat 18.00’de UNESCO’nun Dünyanın Yedi Harikası’ndan biri kabul edilen Bodrum Mozole Anıt Müzesi kazı alanında gerçekleşecek olan Bir Bodrum Hikâyesi, ödüllü seyahat yazarı Saffet Emre Tonguç’un anlatımıyla sizlerle olacak.
Festivalin Onur Ödülü Fazıl Say’ın...
Festivalin Onur Ödülü, başlangıcından bugüne dek Bodrum Müzik Festivali’ne verdiği büyük destekle, Bodrum’un sanatsal açıdan tanınırlığına katkıda bulunan, gerek yurtiçi gerekse yurtdışındaki kariyeriyle gururumuz olan piyanist Fazıl Say’a takdim edilecek.
Fazıl Say bir piyano sonatı olan ilk yapıtını, memleketi Ankara’da konservatuvarda okuduğu 1984 yılında, henüz 14 yaşındayken besteledi. Bu bestesini, keman ve piyano için Siyah İlahiler (Schwarze Hymnen) ve bir gitar konçertosu gibi, opus numarası verilmemiş birçok oda müziği yapıtı izledi. Ardından, kendisine New York’ta Genç Konser Sanatçısı Seçmeleri’ni kazandıran yapıtlarından Nasreddin Hoca’nın Dört Dansı’nı opus 1 olarak kabul etti. John Cage ve hazırlanmış-piyano yapıtlarından aşina olduğumuz teknikleri kullandığı Kara Toprak (1997) adlı piyano yapıtı ile uluslararası alanda dikkatleri çekti. Bunun ardından giderek, büyük orkestra formlarına döndü. Nâzım Hikmet ve Metin Altıok’un şiirleri ve biyografilerinden aldığı ilhamla, solistler, korolar ve orkestra için, özellikle de Nâzım Oratoryosu’nda olduğu üzere, Carl Orff gibi bestecilerin geleneğini sürdüren yapıtlar üretti. Bu bestelerinde Say, modern Avrupa enstrümanlarının yanı sıra, kendi anavatanından da kudüm, darbuka ve ney gibi enstrümanları sıklıkla ve özenle kullanır. Bu ise müziğe, onu kendi türündeki birçok benzer yapıttan ayıran bir renk katar. 2007’de aynı isimle bilinen ünlü masallardan esinlenen, ancak bir haremdeki yedi kadının kaderini anlatan Harem’de 1001 Gece adlı keman konçertosuyla uluslararası arenada tekrar ilgi topladı. Patricia Kopatchinskaja tarafından seslendirilen dünya prömiyerinin ardından bu yapıt, birçok uluslararası konser salonunda seslendirildi. Sanatçı ilk senfonik yapıtı olan İstanbul Senfonisi’nin ardından, ikinci ve üçüncü senfonileri Mezopotamya ve Universe yapıtlarını tamamlayarak, kayıtlarını yayınladı.
Fazıl Say, Konzerthaus Dortmund’ta beş yıl süren misafir sanatçılığının sonunda, 2010’da prömiyeri yapılan ilk senfonisi İstanbul ile daha da büyük bir başarıya ulaştı. 2013’te Fazıl Say’a üçüncü ECHO Klassik Ödülü’nü kazandıran İstanbul Senfonisi, Ruhr 2010 kapsamında WDR ve Konzerthaus Dortmund’un ortak siparişi olup Boğaziçi’ndeki metropole ve milyonlarca sakinine coşkulu ve şiirsel bir hediye niteliği taşır. Aynı yıl, Boşanmak adlı atonal prensiplere dayalı yaylı çalgılar dörtlüsü ve Salzburg Festivali için Nirvana Yanıyor adlı piyano konçertosu ile Mecklenburg-Vorpommern Festivali için, prömiyeri Gábor Boldoczki tarafından gerçekleştirilen Trompet Konçertosu gibi sipariş yapıtlar besteledi. Say, 2011 yılında Schleswig-Holstein Müzik Festivali’nin siparişi üstüne, Sabine Meyer için İranlı şair Ömer Hayyam’ın hayatı ve yapıtlarını anlatan Klarnet Konçertosu’nu yazdı.
2012, Fazıl Say için oldukça üretken ve yoğun bir yıl oldu. Mart ayında ney ve orkestra için bestelediği Hezarfen isimli konçertosunun prömiyeri, Burcu Karadağ’ın solistliğinde, Dan Ettinger yönetiminde Mannheim Ulusal Müzikli Tiyatro Akademisi Orkestrası tarafından gerçekleştirildi. İstanbul Müzik Festivali tarafından sipariş edilen ve Say’ın ikinci senfonisi olan Mezopotamya Senfonisi’nin ilk seslendirilişi ise Haziran ayında Gürer Aykal yönetimindeki Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası ile İstanbul’da yapıldı. Bundan kısa bir süre sonra, bir BBC siparişi olan Dört Şehir isimli viyolonsel ve piyano sonatının dünya prömiyeri City of London Festivali’nde Nicolas Altstaedt ve José Gallardo tarafından gerçekleştirildi. Eylül 2012’de ise Konzerthaus Dortmund izleyicileri Say’ın, 2011 yılında Alman şair Rainer Maria Rilke’in şiiri üzerine soprano ve piyano için bestelediği Panther isimli şarkının orkestra ve soprano versiyonunun prömiyerini dinleme fırsatını yakaladı. Son olarak da Ekim ayında Say’ın üçüncü senfonisi olan Universe’ün ilk seslendirilişi, şef Ivor Bolton yönetimindeki Salzburg Mozarteum Orkestrası yorumundan izleyicilerin ayakta alkışlarıyla karşılandı. 2013’te, şef Kristjan Järvi yönetimindeki Gstaad Festival Orkestrası eşliğinde Su isimli piyano konçertosunun prömiyeri ile soprano Norma Nahoun ve Stuttgart Oda Orkestrası ile Goethe-Lieder isimli yapıtın prömiyeri yapıldı.
2014 yılında ise İstanbul Müzik Festivali tarafından sipariş edilen Sait Faik, Bodrum Müzik Festivali 10. yıl kutlamaları çerçevesinde bestelenen Hermias – Yunus Sırtındaki Çocuk, 1. Dünya Savaşı’nın 100. yıl anma törenleri kapsamında Belçika Ulusal Orkestrası’nın siparişi olan ve şef Andrey Boreyko yönetiminde seslendirilen Overture 1914 isimli yapıtlarının dünya prömiyerleri gerçekleşti.
Say 2015’te Yeni Şarkılar albümünü yayınladı. Nisan 2015’te opus 62 Chamber Symphony yapıtının ilk seslendirilişi New York’un ünlü salonu Carnegie Hall’da gerçekleşti. Sonrasında ise Say ve Orpheus Oda Orkestrası, birlikte Avrupa turnesine çıktılar. Say, Mezzo TV’de Paris Filarmoni’den canlı yayınlanan Paris Mezzo Festivali’nde yer aldı. Musikkollegium Winterthur Orkestrası siparişi Senfonik Danslar, Op. 64 adlı yapıtı 9 Eylül 2015’de ilk kez seslendirildi. Fazıl Say 2015 - 2016 sezonunda Frankfurt Alte Oper’in yerleşik sanatçısı olarak konserler verdi.
Fazıl Say, Almanya’da Beethoven Akademisi’nin 2016 Uluslararası Beethoven İnsan Hakları, Barış, Özgürlük, Yoksullukla Mücadele ve İçselleme Ödülü’ne layık görüldü. 2017’nin sonbaharında ise Duisburg Şehri Müzik Ödülü’nü aldı. Bach, Mozart, Beethoven, Gershwin ve Stravinsky çalışmaları eleştirmenler tarafından övülen Fazıl Say’ın projeleri üç ECHO Klassik dışında birçok ödülü kucakladı.
Fazıl Say, 2016’dan bu yana Warner Classics sanatçısıdır. Fazıl Say’a dördüncü ECHO Klassik ödülünü kazandıran Mozart Sonatları albümü 2016’da; Nicolas Altstaedt ile kaydı yapılan 4 Şehir albümü, Chopin Noktürnler ve Marianne Crebassa ile olan çalışması Secrets, Warner Classics etiketiyle 2017’de yayınlandı. Say’ın yapıtları, günümüzün en tanınmış yayımcılarından, Schott of Mainz tarafından tüm dünyaya dağıtılmaktadır.
Sanata Bi Yer Sergisi
Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nın 12 yıldır ana sponsorluğunu yürüten, 2018 yılında Ara Güler Arşiv ve Araştırma Merkezi ile Ara Güler Müzesini sanatseverlerle buluşturan, Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası, Rüzgar’ın Çocukları, Soma Evleri, DOKU, Trafik Hayattır! gibi sürdürülebilir sosyal sorumluluk platformlarının kurucusu ve destekçisi olan Doğuş Grubu’nun; duvarlarda, mekanlarda ve boşluklarda 900’ü aşkın üniversite öğrencisinin çalışmalarına alan yaratan sosyal sorumluluk platformu Sanata Bi Yer, bu yıl yine Bodrum Müzik Festivali kapsamında sanata alan açıyor. “Sanata Bi Yer” platformuna ait işlerden bir seçki 15. Bodrum Müzik Festivali kapsamında D-Marin Turgutreis Marina’da sergilenecek. Sergi, festival boyunca ilham almak ve gençleri desteklemek isteyen sanatseverleri bekliyor.
Bruno Barbey sergisi Leica Galeri İstanbul’dan sonra ilk kez The Marmara Bodrum’da…
1964 yılından bu yana yarım asrı aşkın bir süredir Magnum Fotoğraf Ajansı’na üye olan, 1992-1995 yılları arasında ise ajansın başkanlığını yürüten fotoğrafçı Bruno Barbey’in “My Morocco” başlıklı sergisi, Leica Galeri İstanbul’dan sonra 22-25 Ağustos tarihleri arasında Bodrum Müzik Festivali kapsamında The Marmara Bodrum’da sanatseverlerle buluşacak. Sanatçının doğum yeri de olan Fas’a 1970 ile 2000 yılları arasında gerçekleştirdiği ziyaretler sırasında kadrajına yansıyan fotoğraflarla ziyaretçilerini bir zaman yolculuğuna çıkaran "My Morocco" Fotoğrafevi işbirliğiyle 14 Mart - 25 Mayıs tarihleri arasında Leica Galeri İstanbul'da sergilendi.
Festival Biletleri
Tüm bilet gelirleri bağışlanan Bodrum Müzik Festivali’nin biletleri 17 Haziran’dan itibaren Biletix’te.
Bizi takip edin:
facebook.com/bodrummuzikfestival
instagram/ bodrummuzikfestival
#bodrummuzikfestivali
#bodrummusicfestival