Sabancı Üniversitesi ve Eti Maden ortak bor projesi, Brezilya, Güney Afrika, Etiyopya, Uganda, Ukrayna, Hindistan, Tayland, Çin, Malezya ve Türkiye’de değişik tarla ve bahçe bitkilerinde bir yıldır devam eden proje olup, üç yıl içinde tamamlanacak. Sabancı Üniversitesi,belirtilen ülkelerde çoğunlukla üniversitelerle birlikte ortak çalışmalar yürütüyor. Bu çalışmalar, Eti Maden tarafından üretilen başta kolemanit olmak üzere 6 farklı bor kaynağının bitkiler üzerindeki etkisini,bitkisel verimi ve topraktaki dinamiğini incelemeyi kapsıyor. Bu araştırmaların bir bölümü de Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü BOREN tarafından destekleniyor.
Kolemanit: Yeni Borlu Gübre Kaynağı
Aşağıdaki iki nedenden dolayı, kolemanit gibi yeni bor kaynağına ihtiyaç duyuluyor:
- Bor, toprakların büyük bir bölümünde bitkilere yeteri düzeyde fayda sağlayamadan çok çabuk biçimde yıkanıp kaybolan bir elementtir.
- Bitkiler,çimlenmeden başlayarak meyve oluşturma aşamasına kadar toprakta az da olsa sürekli çözünür durumda bora ihtiyaç duyar.
Belirtilen iki duruma karşı kullanılabilecek en uygun borlu gübre kaynağı, kolemanit bor kaynağıdır. Kolemanit toprakta yavaş yavaş çözünerek bitkilere düzenli biçimde bor sağlayan tek borlu gübre kaynağı olarak dikkate alınıyor. Kolemanitin toprakta yavaş çözünme özelliği; hem borun topraktan yıkanıp kaybolma riskini azaltıyor,hem de bitkiye büyüme süresi boyunca yavaş yavaş bor vererek daha iyi bir bor beslenmesi sağlıyor. Bu durum bitkilerin verimi üzerinde belirleyici bir rol oynuyor. Dünyadaki kolemanitin tamamına yakını neredeyse Türkiye’de bulunuyor ve dünya, kolemanit kaynağı bakımından Türkiye’ye çok büyük bir oranda bağımlılık gösteriyor.
Bitkiler boru neden sever; bor neden bitkiler için çok önemli:
Projenin yürütücüsü, Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmail Çakmak bor mineralinin bitkiler için önemini şu şekilde anlatıyor:“Bor minerali sadece endüstriyel alanda değil, aynı zamanda bitkisel üretimde de önem taşıyor. Toprakta bor noksanlığı söz konusu olduğunda bitkilerin büyümesinde ve verim oluşturabilmesinde önemli azalmalar, duraksamalar ortaya çıkıyor. Bor bitkilerin sağlam ve stabil bir yapıya sahip olmasında vazgeçilmez bir rolü olan hücre duvarlarının en önemli yapı elemanlarından biridir. Bor besin elementi için, bitki hücre duvarının çimentosudur diyebiliriz. Bilindiği üzere, tohum ve meyve oluşumu için tozlaşma ve döllenme en önemli süreçlerdir. Bor, her iki süreci de doğrudan etkileyen bir besin elementtir. Bor, bitki içinde rahatlıkla taşınamadığından çiçek organları bor yetersizliğine karşı aşırı duyarlıdır ve bor noksanlığında özellikle meyve ağaçlarında çiçek dökülmesi sıklıkla ortaya çıkar.”
Projenin hedef aldığı ülkeler ve bitkiler aşağıda verilmektedir:
Brezilya: kahve, pamuk,soya, şeker kamışı ve okaliptüs; Çin: kolza, domates ve çay; Güney Afrika: Bağ; Etiyopya: Kahve;Uganda: Fasulye; Ukrayna: ayçiçeği; Tayland: Pirinç/Çeltik; Hindistan: soya; Malezya: palm yağı ağaçları, Türkiye: fındık, ayçiçeği ve patates.
Projenin nihai hedeflerinden biri de, aynı gübre granülünde%50 oranında çözünürlüğü yavaş olan kolemanit boru ve diğer % 50’sinde de çözünürlüğü kolay olan bir bor kaynağı olacak şekilde çok yeni karma bir bor gübresi oluşturmak ve dünya pazarına sunmak.