İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) yeni başkanı İbrahim Turhan, borsada işlem gören şirketlerin toplam değerinin 385,7 milyar dolar olduğunu, bu rakamın Türkiye ekonomisinin dinamizmini yansıtmadığına belirterek, "Ben inanıyorum ki 2012 yılı için 1,5 trilyon TL'lik milli gelir hedefi olan Türkiye'nin borsasının da, en az 2015 yılı sonuna kadar kapitalizasyonunu 1 trilyon TL'ye çıkarması lazım" dedi.

İMKB Başkanlığı'na atanan İbrahim Turhan, İMKB'de düzenlenen törenle görevi Hüseyin Erkan'dan devraldı. Devir teslim töreninde konuşan Turhan, yönetimindeki borsanın hedeflerini açıkladı. Konuşmasına vazifelerin belli dönemler millet için yapıldığını söyleyerek başlayan Turhan, İMKB'nin eski Başkanı Hüseyin Erkan ile sohbeti sırasında kendisine gıpta ettiğini söylediğini belirterek, "Yaptığı görevi bu kadar üstün başarı ile hiç bir şaibe olmadan yüksek başarıyla tamamlamak iftihar vesilesi. Yeri geldiğinde bende güzel bir devir teslim yapabilmek isterim" dedi.

Turhan, sermaye piyasalarının ülkede tasarrufların yatırıma dönüşmesi için kilit bir işlev gördüğünü, tasarrufların varlıklara, varlıkların ise sermaye piyasası araçlarına dönüşmesinin bu piyasalarda cereyan ettiğine işaret ederek, "İşte bu ne kadar kolay olursa vadeye aracılık ne kadar düşük maliyetle yapılırsa, fonlar tasarruf fazlası olanlardan tasarruf açığı olanlara ne kadar düşük maliyetle aktarılabilirse ülkenin kaynaklarını etkin kullanımı da o ölçüde etkin oluyor. Bu açıdan sermaye piyasaları etkin bir öneme sahip" dedi.

-"İSTANBUL FİNANS MERKEZİ'NİN OMURGASINI İMKB TEŞKİL ETMELİ"-

İMKB'nin organize sermaye piyasası olarak çeyrek yüzyılı geride bıraktığını söyleyen Turhan, uluslararası tanınırlığını da sağlayan başarılı bir kurum olduğunu dile getirdi. İMKB'nin vizyonuna bakıldığında halka açık şirket sayısı ve piyasa değerinin Türkiye'nin potansiyelini yansıtır bir büyüklüğe ulaşmasını hedeflediklerini vurgulayan Turhan, İstanbul Finans Merkezi Projesinin sadece bir finans bir proje değil, Türkiye'nin merkez ülke olma vizyonunu da tamamlayacak bir proje olduğunu, bu projenin omurgasını İMKB'nin teşkil etmesi gerektiğini, bu vizyonun gerçekleşmesi için kapsamlı ve bütüncül yapısal değişikliklerin hayata geçirilmesinin bir gereklilik teşkil ettiğini vurguladı.

-"BORSAMIZIN KAPİTALİZASYONU 2015 SONUNDA KADAR 1 TRİLYON TL'YE ÇIKMALI"-

Turhan, MSCI Endeksinde 21 yükselen piyasa ekonomisi olduğunu, bunların toplam endeks içerisindeki ağırlıklarının yüzde 12 civarında bulunduğuna dikkati çekti. Bu yükselen piyasa ekonomileri arasında Türkiye'nin yerine bakıldığında 21 ülke arasında 12'nici olduğunun görüldüğünü, sadece bu yükselen piyasa ekonomilerinin içerisindeki ağırlıklarına baktıklarında yüzde 1,63 gibi oranın karşılarına çıktığını, ayrıca İMKB'de işlem gören şirketlerin toplam değerinin 385,7 milyar dolarda bulunduğuna işaret eden Turhan, "Bu rakamlar Türkiye'nin yerini yansıtıyor mu? Türkiye ekonomisinin dinamizmini yansıtıyor mu? Dediğimiz zaman ne yazık ki buna olumlu cevap vermek mümkün değil. Ben inanıyorum ki 2012 yılı için 1,5 trilyon TL'lik milli gelir hedefi olan Türkiye'nin borsasının da, en az 2015 yılı sonuna kadar kapitalizasyonunu 1 trilyon TL'ye çıkarması lazım. Bu sadece İMKB'nin tek başına gerçekleştireceği bir şey değil. Burada bütün paydaşlara çok önemli rol düşüyor" dedi.

-"İSTANBUL FİNANS MERKEZİ'NDE İMKB ÖNEMLİ ROL OYNAYACAK"-

İstanbul Finans Merkezi Projesi denildiğinde, bunu sadece İstanbul'un belli bir bölgesinde Ataşehir'de gerçekleştirilecek bir yapısal iş gibi görmemek gerektiğini söyleyen Turhan, bunun alt yapısının oluşturulması gerektiğini vurgulayarak, "Bu Ataşehir olmanın ötesinde, kurumsal, teknolojik, hukuki ve iktisadi bir dönüşümü de içermeli. Zihniyet dünyasının yeniden inşası ve bu donanıma hazır bir ortamın oluşturulması da çok önemli diye düşünüyorum. Borsamız İstanbul Finans Merkezi Projesi'nde merkezi bir rol oynamalı. Burada etkin ve etkili olmak mecburiyetindeyiz. Bu da yönetimimizin öncelikli hedefi olacaktır" diye konuştu.

-"DÜNYANIN ÖNDE GELEN BORSALARI İLE İŞBİRLİĞİNİ ARTIRMALIYIZ"-

Bu çerçevede yabancı menkul kıymet pazarının da oluşturulması gerektiğini belirten Turhan, "2015 yılı sonuna kadar İstanbul'un, en azından bölge ülkelerinde uluslararası standartları sağlayan şirketlerin menkul kıymetlerinin alınıp satılacağı bir yer haline getirmeli ve hedeflemeliyiz" dedi. Bunun için gerekli alt yapıyı oluşturmanın da bugünden yarına olmayacağına işaret eden Turhan, yine bu kapsamda İMKB'nin dünyanın önde gelen borsaları ile işbirliğini artırmanın yanı sıra, gerekli durumda belki stratejik ortaklıklar teşkil etmenin de önemli olacağını söyledi.

-"GAYRİMENKULE DAYALI ÜRÜNLER DE BORSAMIZDA AĞIRLIK KAZANMALI"-

İMKB'nin makro finansal işlevlerinden de bahseden Turhan, Finansal İstikrar Komitesi'nin ortaya koyduğu stratejilerden birinin daha az kaldıraç, daha güçlü özkaynak olduğunu, bu hedefe nasıl ulaşacağı konusuna bakıldığında, Türkiye'nin belli bir büyüme hızını yakalaması gerektiği gerçeğinin karşılarına çıktığını, bunun da yatırımı gerektiğinin altını çizerek, "Belki açmaz gibi görünen bu konunun anahtarı, çözüm yolu yine sermaye piyasaları ve özellikle İMKB" dedi. Cari açığın Türkiye'nin kritik konularından biri olduğunu, anlamlı bir iyileşim için yurt içi tasarruf oranlarının artırılması gerektiğini vurgulayan Turhan, yurtiçi tasarrufların artırılması için, bu tasarrufların değerlendirilebileceği sermaye piyasası araçlarına ve bu araçların yaygınlaştırılmasına ihtiyaç bulunduğunu söyledi. İMKB'nin, bu stratejik hedefin gerçekleştirilmesinde de anahtar rol oynayacağını savunan Turhan, "Tabi ki sistemik riskleri artırmadan bunları gerçekleştirebilmek, borsamızın derinliğinin genişliğinin ve çeşitliliğinin artırılmasını gerektiriyor. Gayrimenkule dayalı finansal ürünler, varlık teminatlı menkul kıymetler gibi çok sayıda ürünlerin mutlaka menkul kıymetlerimiz arasında ağırlık kazanması gerekiyor. Bu çerçevede borsamızın Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası (VOB) ile çok daha yakın ve koordinasyon içinde faaliyet göstermesi gerektiğine inanıyorum" dedi.

-"İMK VE VOB ARASINDA EŞGÜDÜM ARTIRILMALI"-

Borsa denildiğinde akla hisse senedinin geldiğin, halbuki son derece gelişmiş bir tahvil ve bono piyasalarının bulunduğunu söyleyen Turhan, bu tahvil ve bono piyasasının derinliği olmasına karşın, türev ürünlerin beklendiği kadar olmadığının görüldüğünü işaret ederek, "Bu da İMKB ve VOB arasındaki eşgüdümün artırılması sayesinde olabilecek bir husus" dedi.
Makro finansal istikrar açısından İMKB ve iştiraklerinin, Türkiye'nin ödeme sistemlerinin geliştirilmesinde de çok merkezi bir görev alması, çok belirleyici bir işleve sahip olması gerektiğine inandığını dile getiren Turhan, "Özellikle bu alanda bölgesel ödeme sistemleri projesinin hayata geçirilmesi için İMKB, yine anahtar bir kuruluş olacak. Bu hedeflere ulaşmak için var gücümüzle çalışırken, borsamızın yapısal değişimini ve dönüşümünü de gerçekleştirmeliyiz. İMKB'nin A.Ş statüsü kazanması ve bunun ardından halka arzının gerçekleştirilmesi yönetimimizin öncelikli hedefleri arasında her zaman yer alacaktır" dedi.
Turhan, her zincirin en zayıf halkası kadar güçlü olduğuna vurgu yaparak, "Biz de hiç bir ayrım gözetmeksizin yatırımcıları, menkul kıymet arz edenleri, aracı kurumları ve kamu otoritelerini hepsini aynı düzeyde paydaşlarımız olarak bu zincire dahil ederek, hepsinin etkili, güçlü ve karşılıklı etkileşim içinde faaliyet göstermesini istiyoruz" dedi.

-"İMKB, SERBEST PİYASA KOŞULLARINDA İŞLEYEN, ETKİN BİR FİNANSAL PİYASA OLMALI"-

İMKB'nin serbest piyasa koşullarında işleyen etkin bir finansal piyasa olmasını sağlayacak adımları gecikmeksizin atmak istediklerini vurgulayan Turhan, özellikle son yaşanan ve halen devam eden krizin, serbest piyasanın ve piyasa etkinliğinin kuralsızlık olmadığını herkese anlattığını söyledi. Kuralsızlık ve denetimsizliğin serbest piyasasını da en büyük düşmanı olduğunu vurgulayan Turhan, "Ancak gerek düzenlemeleri yaparken, gerek denetim ve gözetim işlevlerinde temel amaç, bu işlevlerin oturacağı çerçeve, mutlaka ve mutlaka piyasayı kısıtlamak değil, tam tersine serbest piyasanın bütün kuralları ve kurumlarıyla, etkin ve etkili bir şekilde işlemesini mümkün kılmak olmalıdır" dedi.
29 Kasım 2011'de Olağanüstü Genel Kurul'a giden İMKB'de 3 yeni üye seçilirken, 3 yeni İMKB yönetim kurulu üyesinin Üçlü Kararname ile 2 Şubat tarihine kadar atanması bekleniyor. Resmi Gazete'de yer alan değişikliği göre, İMKB'nin Yönetim Kurulu Üye Sayısı 5'ten 7'ye çıkartılırken, İMKB Başkanı'nın görev süresi 5 yıldan 4 yıla, yönetim kurulu üyelerinin görev süresi de 4 yıldan 3 yıla düşürülmüştü. İMKB Yönetim Kurulunda yer alacak aracı kuruluş temsilcileri İş Yatırım Genel Müdürü İlhami Koç, Piramit Menkul Genel Müdürü Mehmet Osmanoğlu ve Başkent Menkul Murahhas Azası ve Yönetim Kurulu Üyesi Cavidan Konuralp olarak belirlenmişti.