Recep Kenan/Ataşehirweb.com

Cuma namazı çıkışı Küçükbakkalköy CarrefourSA önünde toplanan kalabalık geçtiğimiz günlerde meydana gelen başörtüsü skandalını protesto edip okuyacakları basın bildirileri ile CarrefourSA’nın uygulamasını kınayıp, madure Kızılay çalışanına destek vermek için toplandılar.

 

Kzılay çalışanının uğradığı haksızlığı protesto eden MHP Ataşehir İlçe Başkanı Fatih Çobanoğlu konuşmasında kısaca:

“Carrefoursanın Ataşehir magaza müdürü Oktay Doğantepe adlı bir şahıs, Kızılay çalışanı başörtülü bir hanım kardeşimizi, sırf dinin gereğini yerine getiriyor ve başörtüsü takıyor diye haksız ve bir o kadarda hadsizlik yaparak magazadan attırmıştır.

Meselenin İçerenköy Carrefoursa’da yani Ataşehir’imizde  olması dolayısıyla, bizlerin sessiz kalması ve bu menfur olayı duymazlıktan gelmesi elbette ki mümkün değildi ve de beklenemezdi.

Bu sebeple, Milliyetçi Hareket Partisi Ataşehir İlçe Başkanlığı olarak, bu inanç özgürlüğüne ve çalışma hürriyetine yapılan hain saldırıyı nefretle kınamak, hadsizlere hadlerini bildirmek için bugün burada toplanmış bulunmaktayız. Çünkü Ataşehir’de MHP var.” dedi.

 

Ataşehir Dernekler Platformu’nu oluşturan Ataşehir’de bulunan 12 dernek ve sivil toplum kuruluşu adına; Ataşehir Trabzonlular Derneği Başkanı Celal Parlak ise bildiride; Ataşehirimizin 12 sivil toplum kuruluşu olarak Carrefour Alışveriş merkezi’ndeki Kızılay Standındaki başörtüsüne karşı olan tahammülsüzlükten kaynaklanan olayı kınadıklarını ve Cumhuriyet savcılarını görev davet ettiklerini duyurdu.

HABER FOTOLARI İÇİN TIKLA

MHP’liler, AK Parti Ataşehir Kadın kollarını Konuşturmadı

Organizasyonun kendilerine ait olduğunu iddia eden MHP’liler, AK Parti Ataşehir Kadın kollarının yapmak istediği konuşmayı engellemek istediler. Bu arada çıkan arbedede hafif yaralananlar oldu.

 

Madure Kızılay çalışanı Yaptığı konuşmasında, verdikleri destek için; kurum, kuruluş ve kişilere teşekkür etti. Madurenin basın açıklaması şöyle:

22 Temmuz Pazar günü, Ramazan ayında satışa sunmak için kumanya paketi hazırlayan CarrefourSA'nın, kumanyaların ihtiyaç sahiplerine ulaşabilmesi için, işbirliği protokolü imzaladığı Kızılay'ın gönüllü personelini olarak CarrefourSA İçerenköy mağazasında görev aldım.

Çalışmam sırasında güvenlik kameralerında başörtülü olduğum görülmüş ve bu sebele mağaza müdür Oktay Doğantepe tarafından  'Ya başörtünü çıkar ya da buradan git' denilerek ' CarrefourSA mağaza müdürü Oktay Doğantepe tarafından bulunduğum yerden aşağılayıcı şekilde kovulurcasına atıldım.

 Cok üzülerek şahit oldum ki yoksul veya fakir demeden herkesin alışveriş yaptığı parasını alabilen başortülü ya da değil herkesin alışveriş yaptığı Saygın CarrefourSA firması ve yönetimi bu tavrı ve bu zihniyeti sergileyen Doğantepe'yi sadece yazılı olarak uyarmakla yetindi.

Sadece bize müşteri gözü ile baktığından dolayı, yazılı bir özür ile bu aşağılayıcı tavrı geçiştirmeye çalışıp, kurum içi hiçbir soruşturma açtırmamıştır. Görülmektedir ki CarefourSA Türkiye ve Dünya genelinde ki insani etik değerlerinin hiçbirisi içselleştirmemiş ve kurumsallaştıramamıştır.

 Dikkatinizi çekmek isterim. Kızılay gönüllüsü olarak orada CarefourSA’da gönüllü olarak kumanyaları yoksul, fakir veya ihtiyaç sahiplerine sırf başörtüsünden dolayı ulaştırmamı engelleyen zihniyet, gönüllü olarak orada bulunmamadan rahatsızlık duyan zihniyet Üniversitede eğitim hayatını gasp eden zihniyetten ne farkı vardır.

Ayrıca sormak isterim ki, başörtülü olduğum için varlığımdan ve vicdan sahibi olmamdan rahatsız olan kurumsal düşünce yapısı, acaba yeterli bilgi ve eğitimi alan kızlarımızın kurumsal yapı içinde ki iş imkânlarını, fırsatları eşit olarak sunabilmekte midir?

Üzülerek görmekteyim ki, hala Türkiye de bulunan ve vatandaşlarımız geliri ile kazanç sağlayan bazı kurumlarımız, Başörtülü olanın zekâ, bilgi, vicdan ve merhamet sahibi olmadığını düşünmektedir ve yapılan hataların 3 cümle ile geçiştirebileceklerini inanmaktadırlar.

Bu mübarek ayımızda aç yatan çocuklarımıza, evinde yemek pişiremediği için çocuklarını aç yatıran gözü yaşlı annelerimizin derdine derman olacak kişilerin, CarefourSA’nın gözünde insan olması kriteri değil, Başörtülü veya Başörtüsüz vasıflarına haiz kişiler olması kriteri olduğunu bilmemekteydim.

Çin Cumhuriyetinde satılan tavuktan çıkan sorun nedeni ile tüm Marketi kapattıran ve tüm marketler zincirini geçici olarak kapatmayı göze alan ve Cin halkından özür dileyen para ve müşteri odaklı Carefour firmasıdır. Aynı CarefourSA firmasını ve Türkiye yönetimini, başörtülü bir kadını aşağılayıcı bir şekilde çalışma ve vicdan sahibi olma hürriyetinden mahrum ettikleri için kurumsal olarak kendilerini gözden geçirmelerini ve aynı özrü Türk halkından da yapmasını arzu etmekteyim.

Kurumum ve sahsım olarakn inanç ve giyiminden dolayı cocuğuna bir aş yemek teleşındaki anneye yardım elini uzattığı içn engelleyen bu zihniyeti, Anayasa ile korunan Çalışma Hürriyetini engelleyen bu anlayışa karşı her türlü yasal yollara basvuracağımızın bilinmesini isterim.

Konu ile alakalı olarak  olayın  Kamuoyunda duyulmasından itibaren büyük bir duyarlılıkla ilgilenen  öncelikle Kızılay Ataşehir Şube Başkanıma ve Yönetim Kurulu Üyelerime, Başbakanlık Basın Müşavirliğine, Başbakanlık Hukuk Müşavirliğine, Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığına,AK  Parti İstanbul Kadın Kolları Başkanlığına , Ataşehir  AK Parti  Ataşehir İlçe Teşkilatına  , Ataşehir Dernekler Platformuna ,Yazılı Ve Görsel ve Sosyal Medyaya , Sivl Toplum Örgütlerine çok tesekkür ederim. Başörtüsüne karşı bu değişmeyen ve dönüşmeyen zihniyetin değişiceği inancıyla Kamuoyunda bu duyarlılığın devamını temenni eder saygılarımı sunarım. 

CarrefourSA ve Kızılay arasında imzalanan protokol kapsamında CarrefourSA Ramazan kumanyası hazırlayacak, bu kumanyayı satın alan yardımseverler ihtiyaç sahiplerine ulaştırması için mağazanın bahçesine kurulacak Yardım Çadırı'nda Kızılay'a bağışlayacaktı.

 Kızılay Ataşehir Şubesi, protokole dayanarak Kozyatağı CarrefourSA'nın girişine kurduğu çadırda Kızılay personeli Elif Demirci, başörtülü olduğu için müdürün tepkisiyle karşılaşmıştı. Kozyatağı CarrefourSA'nın ‘Alışveriş yapabilir ancak çalışamaz’ şeklinde uygulamasına maruz kalmıştı.