CHP Ataşehir Belediye Başkan adayı Battal İlgezdi, ilçe belediyelerinde yetki kalmamasına rağmen vatandaşların bunu bilmediğini söyledi.
Oy vermeyene hizmet götürmemenin en büyük yanlış olacağını söyleyen İlgezdi, Ataşehir’e millet bahçesi projesi için Cumhurbaşkanı Erdoğan’a teşekkür etti.
CHP Ataşehir Belediye Başkan adayı Battal İlgezdi, önceki döneme ait 5 yılda yaptığı ve adaylığı kapsamında önümüzdeki 5 yılda yapmayı planladığı projeleri anlatmak amacıyla Ataşehir’deki bir otelde basın toplantısı düzenledi.
Toplantıya çok sayıda basın mensubu ile CHP Ataşehir İlçe Başkanı Hakkı Altınkaynak, ilçe örgütü yöneticileri ve belediye yöneticileri katıldı.
Kahvaltının ardından Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi kürsüye gelerek açıklamalarda bulundu.
Daha sonra b
asın mensuplarının sorularını yanıtlayan CHP Ataşehir Belediye Başkan adayı Battal İlgezdi, "Belediye başkanlarının görevi kente hizmeti aynı şekilde sunmak, görevi aynı şekilde uygulamaktır. A mahallesi oy verdi, B mahallesi vermedi diye hizmet götürmemek en büyük ayıbımızdır. Çünkü bizim görevimiz toplumu bütünleştirmektir. Ayrıştırmak değil, herkese eşit oranda hizmet vermektir. Vatandaş şöyle bir şey zannediyor; vur abalıya diye bir söz vardır bizim toplumumuzda. Yeni Çamlıca Mahallesi’ne gidiyorum, diyor ki ‘Ya başkan, ayıp değil mi? Planları niye yapmadın?’ Vatandaşlarım beni duysunlar, ilçe belediye başkanlıklarının plan yapma yetkisi yok. Bütün plan yapma yetkileri büyükşehirin ve Çevre Şehircilik Bakanlığının. Bırakın plan yapmayı, ilçe belediye başkanlıklarının çatı yapmaya bile yetkisi yok. Bizim bir tek yetkimiz var, ruhsat veriyoruz, iskan veriyoruz, yeşil alan ve parklar varsa onlara bakıyoruz. Ana arterler büyükşehirin, ara sokaklar bizim. Bunları yapıyoruz. Vatandaş haklı olarak suyu kesilse, ‘Vay şu Ataşehir Belediye Başkanı suyumu kesti’ diyor. Ama vatandaş şunu bilmiyor, su büyükşehirin; bizim değil" dedi."3 arkadaş oturacak, adam gibi altyapısını oluşturacak"
Dün Ekrem İmamoğlu ile bir toplantıda konuştuğunu belirten Başkan adayı İlgezdi, "Ekrem İmamoğlu dedi ki ’Biz AK Parti ya da CHP Belediyesi diye asla ayırt etmeden İstanbul’daki bütün belediyelere eşit mesafede duracağız. Herkesin sorununu aynı çözeceğiz.’ Doğrusu budur. Bir kenti geliştirmenin, büyütmenin yolu plandan geçer. Plan dediğin nedir; 3 arkadaş oturacak, adam gibi altyapısını oluşturacak, gelip halkla beraber planı yapıp çıkaracak. Şimdi vurun abalıya, ‘Battal İlgezdi plan yapmadı’ diye. Sayın Cumhurbaşkanımız geldi, Millet Bahçesi projesini söyledi.
Ben kendisine teşekkür ediyorum. Çok güzel bir proje. Ben bu projeye sonuna kadar sahip çıkıyorum. İnşallah yapar ve beraber açarız. Hiçbir sıkıntımız yok" dedi.
İlgezdi sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ferhatpaşa’da altyapı yok, yol yok, evlere su giriyor, 1 metrekare park yok. AK Parti yüzde 80 oy alıyor, ben yüzde 10 alıyorum. Geldiğim günü itibarı ile şunu söyledim, ‘Ben belediye başkanıyım. Bu kentte asla ayrım yapmadan, önce Ferhatpaşa’ya hizmet götüreceğiz.’ O yıl bütçenin yüzde 40’ını Ferhatpaşa’ya yatırdık. Altyapısını yaptım, yollarını yapabildiğim kadarıyla yaptım. Park yaptım. Halkımız, ‘Prof. Dr. Necmettin Erbakan Parkı ismini koy’ dedi, ben de ‘hayhay’ dedim. Çok da sevindim. Çok önemli bir devlet adamıdır. İsmini koyduk ve gurur duyuyorum. Bizim partinin de şöyle bir özelliği vardır; ‘Ya niye koydun?’ Bunların hepsi devlet büyükleri. Bunlar bu ülkeye hizmet etmiş. Türkeş, Erbakan, Ecevit, Özal bu ülkenin değerleridir. Onların isimlerini koymaktan, yaptıklarını anmaktan hiç rahatsız olmam ben. Benim siyasi anlayışım böyle. İster oy versin, isterse vermesin. Onlar benim vatandaşım. Canları sağ olsun. Ben oy için yatırım yapmıyorum. Oraların gelişmesi için yapıyorum. Sen planı çıkarmayarak zulüm yapıyorsun. Aramızdaki fark burada. Sen diyorsun ki ‘Bana oy verirse hizmet yaparım, vermezse yapmam.’ Oy vermediler ama hizmetlerini yapıyorum. Canları sağ olsun. Onlar benim vatandaşlarım. Her birimiz Anadolu’nun bir ücra köşesinden geldik. Burada yaşamaya çalışıyoruz. En çağdaş şekilde yaşamak onların da en doğal hakkı. Onları dışlamak ve dışarıya atmak hiç kimsenin haddi değil. Bizim kent anlayışımız böyle."
"Benim en büyük projem kardeşlik projesi, sevgi projesidir"
CHP Ataşehir Belediye Başkan adayı Battal İlgezdi, sözlerini şöyle tamamladı:
"Gümrüğü taşımak için yapılacak bir şey var. Bunun mülkiyetinin bir kısmı Büyükşehir’in, bir kısmı devletin. Önce gümrüğü yapacaksın, bu gümrük taşınır. Sonra da Sayın Cumhurbaşkanı burayı Millet Bahçesi yapacak, beraber açacağız. Bu anlamda ben kendisine çok teşekkür ediyorum çünkü Ataşehir’i büyük bir yükten kurtarmış olur. Ben Sayın Cumhurbaşkanı’nın yaptığı her projeye sonuna kadar sahip çıkıyorum. O devlet büyüğümüzdür. Bunu bilesiniz. Bunu hiç tartışmaya gerek yok. Ama adayların yalan söylemesine, insanları kandırmasına gerek yok. Allah göstermesin, İstanbul’da bir deprem olsa ben hep söylerim, İstanbul’un yüzde 70’i, Ataşehir’in de yüzde 80’i yıkılır. Ben gerçeği söylüyorum. Gerçekten kaçınma şansın var mı? İstanbul’un en büyük sorunu deprem değil mi? İmar planları değil mi? Biz oy avcılığı yapmayacağız. Ne varsa doğruyu aktaracağız, doğruyu söyleyeceğiz, vatandaş doğruyu bilecek. Bir seçimdir, vatandaş tercihini yapar, ona göre kullanır. Biz Ataşehir’de kimseyi dışlamadan, siyasi görüş ne olursa olsun bir yaşam tarzı oturttuk. A mahallesine de B mahallesine de aynı hizmeti verdik. Kimseyi ayrıştırmadık. O senindir, bu benimdir demedik. Bu kentte yaşayan AK Parti’li de CHP’li de HDP’li de ÖDP’li de Saadet de bütün siyasi partilerdeki görüşler benim vatandaşımdır. Ben bu kentin belediye başkanıyım. Ben bu işe böyle bakarsam bu işi çözerim. MHP’li kardeşim bana oy vermemiş olabilir. Ama o benim kardeşim. Ben burada yaşıyorum. AK Parti’li bana oy vermemiş olabilir. Kürt vatandaşım bana oy vermemiş olabilir. Ama benim vatandaşım. Buna böyle bakarsak başarırız. Bana dediler ki, senin en büyük projen ne? Benim en büyük projem kardeşlik projesi, sevgi projesidir. Türkiye’nin buna ihtiyacı var. Büyük binaları, kültür merkezlerini yapabilirsiniz. Ama bu kentin, bu ülkenin sevgiye, kardeşliğe, dostluğa ihtiyacı var. Bu ülkede hep beraber yaşayacağız.
