Baykal'dan Kılıçdaroğlu'na eleştiriler
Baykal'dan Kılıçdaroğlu'na eleştiriler
SİYASİ
Baykal'dan Kılıçdaroğlu'na eleştiriler
E-muhtıra senaryosu yanlış bir politika...
Deniz Baykal, 27 Nisan bildirisini eleştiren halefi Kılıçdaroğlu’na tatlı-sert uyarılar yaptı. “Geçmişle ilgili tartışmaları tahrik etmenin yararlı olacağı kanaatinde değilim” diyen Baykal, referandum kampanyasının da Kılıçdaroğlu’nun tüm gayretine rağmen yeterli olmadığını söyledi.
Eski CHP lideri Deniz Baykal Çeşme’de CNNTURK Televizyonu’nun sorularını yanıtladı. Programa Baykal’ın Kılıçdaroğlu ve CHP yönetimiyle ilgili sözleri damga vurdu. Baykal’ın CHP yönetimine yönelik eleştiri içeren açıklamaları şöyle:
REFERANDUM KAMPANYASI: CHP çok açık bir şekilde, bu konuda açık mesaj veriyor. Sayın Genel Başkanı ciddi bir gayret içerisinde. Gittiği her yerde bunu anlatmaya çalışıyor. Tabii bu konuda daha etkili bir çalışmaya ihtiyaç olduğu açıktır. Kurumsal olarak tüm parti gücünü etkili biçimde harekete geçirme ihtiyacı vardır.
YETERLİ DEĞİL: Türkiye’de Cumhuriyet Halk Partisi’nin bu konuda harekete geçirmesi gereken büyük bir potansiyeli var. Bunu henüz CHP tam olarak harekete geçirmiş değil. Bu güç kullanılamamıştır çok açık bir gerçektir. Sadece Sayın Genel Başkan büyük bir iyi niyetle dolaşıyor elinden geleni yapıyor. Daha broşürlerimiz çıkmadı. Daha bu konuda temel argümanlarımız kitapçıklara dönüşmedi. Daha sloganlar ortaya çıkmadı, afişler hazırlanmadı, bunları bekliyoruz. Teşkilatlar bunları kendi çabalarıyla yapmaya çalışıyorlar. Ciddi bir ihtiyaçtır, daha inançlı biçimde buna asılmamız lazım.
GEÇMİŞİ KARALAMA: (Kılıçdaroğlu’nun askerin 27 Nisan bildirisine CHP yönetimi olarak o dönemde tepki göstermeliydik sözlerine ilişkin)bu ortamda Cumhuriyet Halk Partisi’nin çizgisiyle ilgili bir tartışma açarak, geçmişte izlediği çizgiyle ilgili bir tartışma açarak, bugünkü sorumluluklarımızı görevimizi daha etkili şekilde yerine getireceğimizi sanmak büyük bir yanılgıdır . Öncelikle bu noktaya dikkat çekmek istiyorum. Cumhuriyet Halk Partisi bugün belli sorunlarla karşı karşıyadır. Bizim işimiz bu sorunlar karşısında Türkiye’nin doğru bir istikamette gelişmesini sağlamaktır. Bu işi bir tarafa bırakarak, geçmişte şu oldu bu olduların arkasına saklanarak oralardan bir aklanma çıkarmaya çalışmak, belli çevrelerin gözünde doğru bir politika değil açıkçası benim gözümde.
TARTIŞMALARI TAHRİK ETME: Tarih yaşanmıştır. Elbet herkes bu yaşananlardan bir ders çıkaracaktır. Şimdi Türkiye’nin 27 Mayıs gibi bir olayla karşılaşması mümkün bile değildir. Türkiye, yaşanmışlarını yaşamıştır ve bugün gelinen noktaya gelinmiştir. Bugün önünde demokrasi sorunu var, hukuk problemi var, ulusal bütünlük problemi var terör problemi var. Türkiye’de siyaset yapanların bu sorunlar karşısında çıkış yolları bulmasına ihtiyaç var. Şimdi bu görevin ötesine geçip geçmişle ilgili tartışmaları tahrik etmenin yararlı olacağı kanaatinde değilim.
ARKAMDAN KONUŞMAYIN: Bu eleştirileri ben dinlemek isterim. Dolaylı olarak değil, bir takım şeylerin arkasından değil açıkça net bir biçimde bunları dinlemek isterim. Yani bunların parti içinde yapılmasının kendi içimizde yapılması gerekir derken bunları kastediyorum. Bizim yanlışlarımız olmuştur, hatalı tercihlerimiz olmuştur. Buna kuşkumuz yok ama birbirimizi suçlayarak, geçmişimizi suçlayarak aklanmamız bence yanlış bir tercihtir. Bu geçmişimizi tartışlayalım anlamı taşımaz. Benim işim kendi tarihimi suçlayarak aklanmak birilerinin gözüne girmek değildir.
BURADAN ERDOĞAN’A EKMEK YOK
Deniz Baykal, Başbakan Erdoğan’ın mitinglerde yaptığı konuşmalarda Kılıçdaroğlu’nu Baykal’a ihanetle suçlamasının hatırlatılması üzerineyse şunları söyledi: Başbakan’ın değirmenine su taşımak benim işim değil. Başbakan elbette çalı dibini taşlayacaktır. Nerede neyi kullanabilir arayacaktır. Bunları kullanmaya gayret edecektir, etmektedir. Ama buradan Başbakan’a ekmek yok. İçimizdeki tartışmaları gereken zeminlerde yaparız. Konuşacaklarımızı, konuşuruz. Şimdi biz bunu tam birlik içinde Sayın Genel Başkanın öncülüğünde, bu Anayasaya karşı kampanyayı el birliğiyle yürütmeye çalışıyoruz. Bizim içimizde nifak yaratma, duygularımızı tahrik ederek bizden yarar sağlamaya çalışılmasına Deniz Baykal’dan hiçbir destek bulamaz.
Paylaş: