Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Faruk Çelik: Sağlıkta biraz can yakacağız!

SAĞLIK

Bakan Çelik, "Şunu ifade edeyim ki bu konuyla ilgili biraz can yakacağız" dedi. BURSA’da özel bir hastanenin açılışına katılan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, işsizlik rakamlarındaki düşüşü ve sağlık sisteminde yapacakları çalışmaları anlattı. Çelik, işsizlik rakamlarındaki düşüşe ilişkin, "Çok şükür içeride istikrar, dışarıda da itibarımız var" derken sağlık sisteminde israf ve suiistimaller olduğunu söyledi.

Bakan Çelik, "Şunu ifade edeyim ki bu konuyla ilgili biraz can yakacağız" dedi.

Merkez Nilüfer İlçesi’nde kurulan Özel Medicabil Hastanesi’nin açılışı için Bursa’ya gelen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Türkiye’nin her alanda yeniden inşa edildiğini söyledi. Büyüme rakamları açısından 2011 yılının ilk çeyreğinde en çok büyüyen ülkelerin başında Türkiye’nin geldiğini anlatan Çelik, bu yılın ikinci çeyreğinde yüzde 8.8 büyüyen ve yine rekor kıran ülkenin Türkiye olduğunu vurguladı. Bugün açıklanan işsizlik rakamlarına da değinen Çelik, şöyle devam etti:
"2010 yılı Haziran ayında işsizlik oranı aylık yüzde 10.5 iken, 2011 yılı Haziran ayında işsizlik oranı yüzde 9.2’ye geriledi. Rakamları hangi açıdan ele alırsanız alın, Türkiye’de gerçekten ciddi bir değişimin dönüşümün yaşandığını, birilerinin imrendiği bir güzel tablonun oluştuğunu dost-düşman herkes görmektedir. Demek IMF’siz oluyormuş, demek sözü dinlenen ülke olunuyormuş. İlle de söz dinlemek zorunda değilsiniz. Demek ki yardım alan ülke olmak değil, yardım eden ülkede olunuyormuş. Türkiye bugün Somali’den Balkanlar’a Afrika’nın tüm coğrafyasından Asya’ya kadar yardım elini uzatan bir ülke. İçeride çok şükür istikrar, dışarıda da çok şükür itibarımız var."

"HİZMETLERİMİZ MİLLETİMİZE HELAL HOŞ OLSUN"

Konuşmasında sağlık sistemindeki gelişmelere de dikkat çeken Bakan Faruk Çelik, Türkiye’de nitelikli sağlık hizmeti verdikleri alanların 10 binden 35 bine çıkarıldığını açıkladı. 2015 yılında hedeflerinin 123 bin sağlık hizmeti alanı olduğunu vurgulayan Bakan Çelik, şunları söyledi:

"SGK olarak 1735 özel sağlık kurumundan hizmet alıyoruz. 278 milyon her yıl sağlık kurumlarına müracaat var. Bu rakamın 71 milyonu özel sağlık kurumlarına gidiyor. Bunun için SGK olarak 5.1 milyar liralık bir ödeme gerçekleştiriyoruz. Sağlık harcamalarında 2002 yılında kamu olarak 9.9 milyar lira harcama yapıyorduk. 2010 yılında 40 milyar, 2011 yılında 45 milyar lira harcamalarında giderimiz var. İlaç konusuna baktığımızda 2002 yılında ilaç giderimiz 5.2 milyar lira iken, 2010 yılında 15.4 milyar lira, 2011 yılında 16 milyar liraya yükseldi. Bunların hepsi milletimize helali hoş olsun."

"LAZIM OLUR DİYE İLAÇ YAZILIR MI?"

Sağlık sisteminde yapılan harcamaların büyüklüğüne vurgu yapan Bakan Çelik, bu hizmetlerin sunumunda cebinden para çıkan bakan olarak, sağlığa erişim kolay olduğu için harcamalar artabilmesine saygı duyduklarını anlattı. Çelik, şöyle dedi:

"Fiyat artışlarından dolayı giderlerimizde artış olabilir. Ama bir de başka kalemler var. Bunlar bir, israf. İki, suiistimaller. Suiistimal ve israf konusunu mutlaka sağlık sistemimizde çözmek durumundayız. Eğer çözemezsek, o zaman bu hizmeti hak eden dürüst vatandaşlarımıza nitelikli hizmet vermekte zorlanacağız. Bu konuda çok ciddi tespit ve teftişlerimiz var. Birinci israf alanında. ‘Doktor Bey, yazıver şu ilacı lazım olur ya!’ deniyor. Şimdi buradan doktor arkadaşıma sesleniyorum. Lazım olur diye ilaç yazılır mı? Hastanın keyfine göre ilaç yazılır mı? Tabi ki doktorların tümü için söylemiyorum. Tenzih ediyorum bir çoğunu. Ancak yazı ver denildiğinde yazan doktorlar var. Yazı ver neticesinde buzdolabında poşetler içerisinde ilaçlardan geçilmiyor. Yazık. Bu israfı bu ülke hak etmiyor. İhtiyaçsa yazılacak. Bir kutu ilaçtan ne olur demek lüksüne sahip değiliz. Suiistimaller ise eczane-hastane. Eczane-doktor. Vatandaş-eczane ilişkilerinde. Şunu ifadeyim ki biraz can yakacağız. Çünkü az sayıda bu yanlışlığın içerisinde olanların bütün sağlık sistemindeki doktorları hastaneleri eczaneleri karalamaya haklarının olmadığı inancı içerisindeyiz."

Konuşmasının ardından hastanenin açılışını gerçekleştiren Bakan burada gazetecilerin sorularını yanıtladı. "MİT-PKK görüşmesinin basına sızdırılmasının zamanlamasını nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna şu karşılığı verdi:
"Bahsettiğiniz kurumlar ve konu önemli bir konu. Bu konunun içeriğini bilmeden kimlerin ne konuştuğunu bilmeden rastgele değerlendirme yapmayı doğru bulmuyorum. Bu konuyla ilgili yetkili kurumların açıklama yapması doğru olur. Bilgi doğuysa açıklama yapmaları gerekiyor. Henüz benim doğruluğunu teyit edemediğim bir konuyla ilgili açıklama yapmayı doğru bulmuyorum."

"İLLEGAL BİR YAKLAŞIMINIZ OLACAKSA NEDEN MİLLETVEKİLİ OLUYORSUNUZ?"

"Yeni dönemde BDP’nin meclise girmesi tartışmaları sürüyor. bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz" soruna ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik şunları söyledi:

"Başka çarelerinin olmadığı inancındayım. Adama sorarlar, ’meclise girmeyeceksen neden seçime girdin’ diye. Yani böyle bir çelişki olamaz. Biz sorunların mecliste konuşulmasından yanayız. Madem millet teveccüh etmiş, seçmiş, her milletvekili bizim için önemlidir, değerlidir. Bunun dışındaki yaklaşımlar, çelişkili durumlardır. O zaman parti kurmayacak, aday olmayacaktınız. İlla illegal bir yaklaşımınız olacaksa o zaman neden miletvekili oluyorsunuz, neden parti kuruyorsunuz? Kuruyorsanız geleceksiniz meclise. Kürsü kimseye yasak değil ki, kürsü herkese açık. Haklarınızı savunur cevabını alırsınız veya haklıysanız hakkınızı alırsınız." (Vatan)

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.