Maltepe Kitap fuarına muhteşem kapanış

MALTEPE HABERLERİ

Maltepe Belediyesi Kitap Fuarı, düzenlenen muhteşem bir kapanış töreniyle sona erdi.

Maltepe Kitap fuarına muhteşem kapanış

Maltepe Belediyesi Kitap Fuarı, düzenlenen muhteşem bir kapanış töreniyle sona erdi.

Törende fuarın onur konuğu şair Ahmet Telli’ye, Başkan Ali Kılıç tarafından plaket verildi. Telli’nin şiirleri, Mazlum Çimen’in eşsiz türküleriyle harika bir müzik ziyafetinin de sunulduğu gece konuşan Kılıç, “1970’lerde, 80’lerde o karanlık zindanlara attığımız, 93 gün boyunca işkence gören, yetmedi kanıyla duvarlara slogan yazanların anısına bu beyaz gülü ve ödülü hocama takdim ediyorum” dedi.

Maltepe Belediyesi Kitap Fuarı’nın bu yıl düzenlenen “ilk baskısı”, muhteşem bir kapanış töreniyle kitapseverlere veda etti. Geceye çok sayıda kitapseverin yanı sıra, şair Cezmi Ersöz, gazeteci Erdoğan Aydın, yazar Halil İbrahim Özcan, Belediye Başkan Yardımcıları, belediye meclis üyeleri ve çok sayıda davetli katıldı. Kapanış töreninde onur konuğu olan usta şair Ahmet Telli, ödül aldı. Ödülünü Başkan Ali Kılıç’ın elinden alan Telli, yerel yönetimler, demokrasi ve şiir üzerine kısa bir konuşma gerçekleştirirken, Başkan Ali Kılıç da bir kapanış konuşması yaptı.

AHMET TELLİ’YE ONUR ÖDÜLÜ

Başkan Kılıç konuşmasında, şair Ahmet Telli’ye atıfta bulunarak, “Gönül kapısı dedi, kültür kapısı dedi. Sonra dedi ki, bize öyle miras bıraktılar ki, öyle dersler verdi ki biz onların çocuğuyuz, onlar bizim çocuklarımız. Hatta otogarda gezerken resimlerine bakamadım, belki yüzlerinde kırmızı çarpılar vardır, başım öne eğilmesin diye. Unutma üstat, hiçbir zaman başımızı önümüze eğmedik. Biz o kırmızı çarpıları aldık, kırmızı mürekkepli kalemler yaptık. Sonrasında bu gülün yaprağına onların adlarını yazdık, yüreğimizin içine yazdık. 1970’lerde, 80’lerde o karanlık zindanlara attığımız, 93 gün boyunca işkence gören, yetmedi kanıyla duvarlara slogan yazanların anısına bu beyaz gülü hocama takdim ediyorum. Türkan Saylan’ın çatısı altında, Nazım’ı getirdik, üstatlarla buluşturduk ve birçok dostumuz buraya gelerek çalışmamıza katkı sundular. Bu ilk baskıydı. 2020’de ikinci baskımız gelecek. Daha güzel günlerde birlikte olacağız. Söz veriyorum. Onurlu bir mücadelenin simgesi olan bu ödülü, tüm çalışanlarımızın adına vermek istiyorum” diyerek, Telli’ye ödülünü takdim etti.

TELLİ’DEN BAŞKAN KILIÇ’A TEŞEKKÜR

Ahmet Telli de duygularını şu sözlerle dile getirdi: “Bir kenti gönüldeş kılmak için, onur kültür kapısı vardır. Gönül kapısı kültür kapısıdır. Başkanın koyduğu suni kapılar çürür ama kültür köprüleri çürümez. Ülkelerin ve yaşadığınız toprakların kimi zaman bazı sözcüklerini her gün duyar oluruz. Çünkü o sözcüklerin hayata geçmediğinin ayrımına vararak hayata geçirmeye çalışırız. Bunlardan biri demokrasidir. Demokrasi merkezde değil, merkeze karşı onun taşrasında var edilir. Merkezin inatlaşmasına karşı, daha açık deyişle yerel yönetimlerde buluşur demokrasi. Demokrasi aynı zamanda bir kent bilinci demektir ve kentlerde oluşur. Kent sanattır, sinemadır, şiirdir, tiyatrodur. Bunların olmadığı bir yer kent midir? Kent işçileriyle, sanatıyla ve özgürlük mücadelesi verilen kitlesiyle kenttir. Bu yüzden yerel yönetimler eşittir, demokrasilerin tohumlarının asıl atıldığı yerdir. Bu yüzden bu sanat etkinliğinin biraz da kent bilincinin Maltepe’de yaygınlaşması için bir katkı, bir emek olarak düşünüyorum ve bütün düzenleyicileri kutluyorum. Son bir sözle konuşmamı bitirmek istiyorum. Şiir neye yarar? Bir şeyi gerçekten merak ediyorsanız, işte o zaman denk düşen şiirdir. Sevgiliniz nasıl bir kişi olduğunu merak ederek sevgili olursunuz. Her şey bir iktidar kurmak için vardır, yalnız iki şey hariç: Aşk ve şiir.”

BİR TÜRKÜ, BİR ŞİİR…

Telli, törende “Arkadaşlık Günleri” adlı yeni şiirini ilk kez seslendirirken, arkadaşları gazeteci Erdoğan Aydın, yazar Halil İbrahim Özcan da söz alarak, Telli’nin şiirleri ve kendisi hakkında konuştular. Konuşmalar sonrası Mazlum Çimen, “Az Bana Gönder”, “Kuşlu Gazel”, “Gittin Gideli” gibi sevilen türkülerini içeren muhteşem bir konser verdi.

EGE DİNLEYİCİLERİYLE BİR ARADA

Fuarın son gününde bir başka konuk pop müziğinin sevilen ismi, besteci ve yazar Ege oldu. Ege, “Asil Dedenin Düğünü” isimli ikinci kitabını imzaladı. Ege, bu yıl raflarda yer alan kitabında, alemdeki her varlığın dilini anlama ve konuşma yeteceğiyle donatılan Asil Dede’nin öyküsünü kaleme aldı. Ege, kitabının ortaya çıkış sürecine dair okurlarıyla keyifli bir sohbet yaptı.

‘KİŞİSEL TARİHİMİN PEŞİNE DÜŞTÜM’

Şair, yazar, çevirmen, akademisyen Selim Temo ise “Horasan ve Kürtler” konulu söyleşide okurlarıyla bir araya geldi. Temo, 2018’de yayımlanan, yıllar süren araştırmasında 11 dilde kaynakları bir araya getirdiğini, Arami, Kiril ve Latin harfleriyle yazılmış metinleri buluşturduğunu söyledi. Çalışmasında kişisel tarihinin peşine düştüğünü ve resmî tarih anlayışı dışına çıktığını ifade eden Temo, “Kimse Horasanlı olmasa bile gelenek hepimizi Horasan’a bağlıyor. Bu çocukluğumdan beri bende hep merak uyandırdı. Okuduğum, bulduğum, karşılaştığım her metni biriktirdim. Alan araştırması yaptım. Sayfaları yüzyıllardır açılmamış elyazmalarını, dili ve sözcükleri yasaklanmış şairlerin şiirlerini derledim. Tarih, Aşiretler ve Edebiyat başlıklı üç bölüme yer verdim” dedi.

“DEMOKRASİ GÜÇLERİ NE YAPMALI?”

Araştırmacı-yazar Erdoğan Aydın da, “Demokrasi Güçleri Ne Yapmalı?” isimli söyleşide, yoksulluğun yayıldığı, hak arama mücadelesinin kırılmaya çalışıldığı bir dönemde giderek derinleşen umutsuzluk üreten bir anlam taşıdığını ifade ederek, “Bu süreç sadece temel hak ve özgürlükleriyle yaşam kalitesi kırılmış kesimleri değil egemen kimlik içinde kendini konumlandıran insanları da barındırıyor” diye konuştu.

AYSEVER’LE EDEBİYAT DOLU AKŞAM

Yazar Deniz Durukan ve Türk müziğinin usta ismi Vedat Sakman “Şiir ve Müzik Birlikteliği” konulu söyleşide bir araya gelirken; besteleri, düzenlemeleri ve şarkı sözleriyle Türk müziğine damgasını vuran Sakman ile keyifli bir sohbet gerçekleştirildi. 

Gazeteci Enver Aysever ise “Semtimize Sağanak Aşk Lazım” isimli söyleşide, “Türkan Saylan Kültür Merkezi Maltepe için önemli bir olanak ama daha önemlisi Türkan Saylan’ın isminin anıtlaşmasıdır. Türkan Hoca’yı tanıma fırsatı bulmuştum. Haklılığı her gün bir kez daha çıkıyor. Cemaat bataklığıyla ilgili durumu erkenden tespit etmişti. Memleket, insanlık için büyük emek veren bir kadına verilecek en büyük vefa örneği adını vermek ama o mekânları doldurmak, kültürel hayatı canlı tutmak daha da önemli” dedi.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.