Dumlupınar Mahallesi’nde yaşananlar ise bunun en güzel örneği. Toplam 56 ada içinde sadece 2 tanesi müteahhitlerle anlaştı. Birçok adada ise sadece bir kişinin hayır demesi yüzünden anlaşmalar kilitlendi.
İstanbul’u tehdit eden depreme hazırlanmak için başlatılan ‘Kentsel Dönüşüm’ çalışmalarında ‘Fikirtepe’ modeli umut olmuştu. Bu modele göre ev sahiplerini arsalarını müteahhite verecek, müteahhitin payı ise belediye tarafından yapılacak imar payı artışıyla sağlanacaktı. Bu modelle binlerce evin depreme hazır hale getirilmesi planlanıyordu. Kağıt üstünde ‘iyi fikir’ olarak görünen bu modelin uygulamada ‘daha fazla pay’ isteyen mal sahipleri yüzünden tıkandığı ortaya çıktı.
Başbakan: Kusura bakma
Fikirtepe’de kilitlenen durum son olarak Başbakan Erdoğan tarafından gündeme getirildi. Erdoğan, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) tarafından düzenlenen “Dünya Türk Girişimciler Kurultayı”nda yaptığı konuşmada bu konuya işaret etti. Hedefinde ise yıkılmaya yüz tutmuş evini dapa fazla pay almak için vermeyen ev sahibi vardı: “Orada oturmak istiyorsan orada, farklı yerlerde yapılanda oturmak istiyorsan farklı yerde. Yok hiçbirini kabul etmiyorsan o zaman kamulaştıracağız, vereceğiz paranı, ’Kusura bakma’ diyeceğiz. Bunların bedelini ağır ödemek istemiyoruz. Onun için bu adımı atmak zorundayız.”
56 adada sadece ikisi anlaştı
Peki Fikirtepe’de durum ne? 1 milyon 500 bin metrekare alana yayılan ve Fikirtepe projesinin kalbi sayılan Dumlupınar Mahallesi’ndeyiz. Hedef buradaki 56 ada üzerinde proje oluşturularak depreme dayanıklı evler inşa etmek. Proje ilk açıklandığında mahallede ‘piyango’ olarak adlandırılmıştı. Ancak aradan geçen zaman içinde bu rüzgar tersine dönmüş durumda. Çünkü 1 yıl içinde sadece 2 adada anlaşma sağlanabildi. Her gün inşaat firmaları geliyor, tekliflerini sunuyor ama anlaşma zemini sağlanamamış durumda.
Sokak temsilcileri var
Fikirtepe’de inşaat firmalarıyla görüşmek üzere ada ve sokak temsilcilikleri kurulmuş durumda. Her adanın bir yetkilisi var. Ada temsilcisine sokak temsilcileri bağlı. Firmalar bu kişilerle pazarlık masasına oturuyor. Genel hat belirlendikten sonar da mal sahipleri ile pazarlık aşaması başlıyor. Firmalar ise masaya genelde ‘biten projenin yüzde 55’i mal sahiplerinin, kalanı inşaat firmasının’ formülü ile oturuyor. Genel anlamda bu formül kabul edilmesine rağmen mal sahipleri ile anlaşma aşamasına geçilince işler tıkanıyor. Bu durumu ise şu veri özetliyor: “Dumlupınar Mahallesi’ndeki 2275-2279 adasında toplam 340 hak sahibi bulunuyor. Son 5 aydan beri uzlaşmaya çalışan 340 hak sahibinden 102’si sunulan teklifleri geri çevirdi.”
8 daire isteyen var
Kılıç Sokağı temsilcisi Zeki Zengin ise insanların apartmanların yüksekliklerine dahi karışmak istediğini söylüyor: “50 hak sahibi bulunuyor benim sokağımda. 30 kişi kadar anlaştık. 20 kişi ise anlaşmaya uzak duruyor. Çünkü çok fazla daire istiyor. Örneğin 100 metrekarelik bir arsa sahibi. Şu an bina yapsa en fazla 2 katlı yapabilecek ve 2 dairesi olacak. Ama inşaat firmalarından 8 daire istiyor. Bu konuda ikna olmuyorlar.”
Bire 2 istiyoruz
Ahmetler Sokağı temsilcisi Ziver Bulut: Bizim sokakta 14 parsel ve yaklaşık 50 hak sahibi var. Ancak 5 hak sahibinin diretmesi yüzünden sözleşme yapılamıyor: “Şimdi burada evi satsan 50 bin TL ancak eder. Ama proje bittiğinde 60 metrekarelik ev 300 bin TL eder. İnsanlar 100 metrekarelik evlerinin aynısından iki tane verilmesini istiyor. Ufak bir matematik hesap ile 50 bin TL değerinde evi için 1.5 milyon TL’lik ev istiyor.”
Zengin olma hayali kuruyorlar
Ada temsilcisi Muhittin Şahin, ortaya çıkan tabloyu şu şekilde özetliyor: “Bu proje ortaya çıktığında inşaat firmalarına rant kapısı açıldığı iddia edilmişti. Şu anda ise insanlar depremde yıkılacak evlerinden kurtulma değil rantın peşine düştü. Burada ev fiyatları 2 yıl önce 50-60 bin TL civarında idi. Bu evlerin hiçbiri depreme dayanamaz, bu yüzden ucuzdu. Şimdi firmalar geliyor ve ‘Ver bu evini sana bittiğinde yaklaşık 300 bin TL olan ev verelim’ diyorlar. İnşaat firmaları bina bitene kadar kirayı da karşılıyor. Bu neredeyse minumum teklif. Ama insanlar ‘Ben daha fazla isterim’ diyor. Hatta buradan zengin olma hayali kuranlar da var. İşte bu hayal yüzünden sistem kilitlendi. Toplam 56 ada var ve sadece 2 tanesi anlaştı.
KAynak:Vatan
Fikirtepe'de Kentsel Dönüşüm, Ranta Dönüştü
Fikirtepe'de Kentsel Dönüşüm, Ranta Dönüştü
Kentsel Dönüşüm
İstanbul'u depreme dayanıksız evlerden kurtaracak olan "Fikirtepe" projesi 'rant' engeline takıldı. Ancak bu sefer rantın peşinde koşanlar inşaat firmaları değil, mal sahipleri.
Paylaş: