Şaşmaz ve Kaçan'dan "Gezi Parkı" açıklaması

GÜNDEM

Gezi Parkı eylemleriyle ilgili Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüşen oyuncu Necati Şaşmaz, "Maalesef Türkiyemiz bunu hak etmiyor. Sanırım bize nazar değdi" dedi. Tiyatro sanatçısı Hasan Kaçan da, "Anne ve babaların yüreği ağzında" diye konuştu.

Şaşmaz ve Kaçan'dan "Gezi Parkı" açıklaması
Gezi Parkı eylemleriyle ilgili Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüşen oyuncu Necati Şaşmaz, "Maalesef Türkiyemiz bunu hak etmiyor. Sanırım bize nazar değdi" dedi. Tiyatro sanatçısı Hasan Kaçan da, "Anne ve babaların yüreği ağzında" diye konuştu.

Oyuncular Hasan Kaçan ve Necati Şaşmaz, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından AK Parti Genel Merkezi'nde görüşmesinin ardından, gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Eylemlerle ilgili ciddi bir adım atıldığını ve birtakım tekliflerde bulunulduğunu belirten Hasan Kaçan, Başbakan Erdoğan'ın Gezi Parkı'ndaki gençlerin güvenliğinden endişe duyduğunu ifade etti. Kaçan, şunları kaydetti:

"Onların annesi ve babasını temsil ediyorum. Belki, benim mahallemden arkadaşlar, onların çocukları var, bizim söyleyeceğimiz birtakım şeyler, oradaki kardeşlerimizin güvenliğini sağlayacaktır. Madem karşılıklı adımlar atılıyor, özellikle Gezi Parkı'ndaki kardeşlerimizin de bu adıma karşılık vermelerini bekliyorum. 'Bütün bunlardan sana ne' diyenler olabilir. Netice itibarıyla ben bir babayım, iki evladım var. Evladımın bir sürü arkadaşı var ve onların bir kısmı Gezi Parkı'nda. Onlarla da beraber oldum."

Kaçan, "(Hasan Kaçan, Gezi Parkı'nı biliyor mu) diyen arkadaşlar oldu. Ben zannediyorum 51 senedir Dolapdereliyim ve 51 yıldır oradayım. Bunu soran arkadaşlara ben de şunu sorarım; siz ordaki aslanı biliyor musunuz? Gezi Parkı'ndaki aslanı hiç kimse gördü mü" diye sordu.

"Anne ve babaların yüreği ağzında"

"Ben de bir baba olarak bu kardeşlerimizin büyüğü olarak artık bu karşılıklı adımlardan bir şey çıkmasını, netice çıkmasını istiyorum" diyen Kaçan, şöyle devam etti:

"Onların anne ve babalarının yüreğinin ağzında olduğunu biliyorum. Benim de yüreğim ağzımda. Bakmayın netice itibarıyla anne ve babalar çocuklarına destek oluyorlar ama hepsinin bir taraftan yüreği ağzında olabiliyor. Bu işin gayet yumuşak bir şekilde sonlanması, oradaki kardeşlerimin ve tabii ki arzuları doğrultusunda sonlanmasını canı gönülden istiyorum. Bu konudaki dileklerimizi, arkadaşlarımızın dileklerini de Sayın Başbakana ilettik."

Taksim Gezi Parkı heyetinin Başbakan Erdoğan ile görüşmesinin geri dönüşünün de olumlu olduğunu gördüklerini ifade eden Kaçan, "Bizde de aynı şey tekrarlandı. İnşallah bu bizim memleketimiz için canım kardeşlerimiz için evlatlarım için hayırlara vesiyle olur diye düşünüyorum" ifadesini kullandı.

Kaçan, Gezi Parkı'nın temizlik açısından da sıkıntılı olduğunu ifade ederek, "Bir insanın kalabileceği durumda değil" dedi.

Necati Şaşmaz: "Topçu Kışlası'nı beğendim"

Oyuncu Necati Şaşmaz da yaklaşık 2 haftadır yaşananlardan dolayı herkes gibi kendisinin de çok üzgün olduğunu belirterek, "Maalesef 'Türkiyemiz bunu hak etmiyor' demekten başka bir şey söyleyemiyorum" diye konuştu.

"Bizim iletişim eksikliğimiz var. İletişimimizdeki kopukluğu ancak birbirimize tahammülümüzle gideribeleceğimizi düşünüyorum" diyen Şaşmaz, bu konulardaki hassasiyetini, düşüncelerini, fikirlerini, hissetiklerini Sayın Başbakanla paylaşmak, ona aktarmak istediğini belirtti.

"Bu insanları zoraki taraf olmaya itmemeli"

Daha önce Gezi Parkı'na gittiğine dair bir haber yayınlandığını, bunun doğru olmadığını ifade eden Şaşmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Dolayısıyla oradaki arkadaşların beni taraf etmeye çalışması hiç hoşuma gitmedi. Bu bir mahalle baskısı gibi geldi. Medyanın yapmaya çalıştığı buydu. Bu insanları zoraki taraf olmaya itmemeli. 'Gezi Parkı'na neden gitmem', şundan gitmem; bir yerde 'ben Atatürk'ün askeriyim', diğer yerde 'ben örgütün askeriyim' diyenlerle aynı yeri paylaşmak Atatürk'e bile hakarettir aslında, o yüzden orada bana göre kültür yozlaşması yapılmakta, değerlerimizin içi boşaltılmaya çalışılıyor diye düşünüyorum."

Şaşmaz, Türkiye'nin son günlerdeki durumunun herkes gibi kendisini de üzdüğünü vurgulayarak, "Türkiye bunu hak etmiyor, yurtdışından birçok dostum, arkadaşım aradı 'neler oluyor Türkiye'de' diye sordular. Onlara da sesleniyorum; Türkiye emin, Türk milleti emin ve emin olmaya devam edecek, bize güveninizi asla azaltmayın" ifadesini kulandı.

Demokratik istekleri, özgürlük taleplerini sadece söylemle değil, görselle de dünyaya vermenin gerekli olduğunu bildiren Şaşmaz, yaşanan süreçte akademisyenlere, sosyologlara büyük görev düştüğünü söyledi.

Sosyologların bugünü, bir an önce "acil değil ama çabuk" şekilde, tarafsız olarak çözümlemesi gerektiğini vurgulayan Şaşmaz, "Bizim, gece karanlığındaki kedi gözleri gibi onları izlememiz gerekiyor. Bizim sosyologlarımız bize bu yolu gösterirse biz de doğru anladığımız ışığa ulaşabiliriz" dedi.

Sosyolog ve araştırmacılardan tek isteğinin tarafsızlık olduğunu vurgulayan Şaşmaz, tarafsız sosyologları takip ederek, doğru yola ulaşılacağına inandığını dile getirdi.

Şaşmaz, "Birbirimizi Allah için sevelim. Sabır kelimesi çok güzel ama tahammül de bir yük taşıma durumu var, bunu rızayla taşıyorsunuz. İnşallah hepimize Allah tahammül versin. Bana göre bu ülkeye nazar değmiştir, dua okuyalım, bu üzerimizden gitsin. Hiçbirimiz istemez bu ülkenin kötü duruma düşmesini, çünkü bu gemide hepimiz varız, batarsa hepimiz batarız" yorumunda bulundu.

Başbakan Erdoğan'a düşüncelerini anlatmak için randevu talebinde kendisinin bulunduğunu anlatan Şaşmaz, Topçu Kışlası'nın animasyonlarını izlediklerini ve çok beğendiğini, yapılmak istenen projede daha fazla yeşilin bulunduğunu söyledi.

Şaşmaz, Başbakan Erdoğan'a Gezi Parkı'na birlikte gitme teklifinde bulunduğunu ve onun da "Tabii ki, neden olmasın" yanıtını verdiğini ve Gezi Parkı'ndakileri Dolmabahçe'deki Başbakanlık ofisinde de ağırlayabileceğini dile getirdiğini ifade etti.

Necati Şaşmaz, bir soru üzerine şu anda Gezi Parkı'na gitmeyeceğini belirterek, şöyle konuştu:


"Gezi Parkı'na neden gitmem, şundan gitmem; bir yerde 'ben Atatürk'ün askeriyim', diğer yerde 'ben örgütün askeriyim' diyenlerle aynı yeri paylaşmak Atatürk'e bile hakarettir aslında, o yüzden orada bana göre kültür yozlaşması yapılmakta, değerlerimizin içi boşaltılmaya çalışılıyor diye düşünüyorum. Oradaki herhangi örgüt bayrağının altında benim bulunmam istemeyeceğim birşey ama orada samimi arkadaşlarımın, dostlarımın yanında bulunmayı ben de isterim. Olmasın bu illegal örgütlerin bayrakları, her taraf olsun Türk Bayrağı inanın ben oradayım. Başka bir şey istemiyorum, Atatürkümüzün resmi. Allah hepimize yardımcı olsun."

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.