Fırsatları Artırma ve Teknolojiyi İyileştirme Hareketi (Fatih) Projesi ile 3 yıl içerisinde 614 bin 364 diz üstü bilgisayar ve projeksiyon cihazı ile 38 bin 688 çok amaçlı fotokopi makinesi ve akıllı tahta, 40 bin okuldu öğrenci ve öğretmenlerle buluşacak.
Milli Eğitim Bakanlığı ve Ulaştırma Bakanlığı'nın işbirliği ile gerçekleşen Fatih Projesi imza töreni Rixos Otel'de yapıldı. Törene, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldım ve çok sayıda davetli katıldı.
Törende söz alan Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, proje ile Türkiye'nin en büyük eğitim hamlelerinden birinin başlatıldığını söyledi. Son 8 yılda okulların tamamına kurulan bilgisayar sınıfları ile bütün öğrencilerin bilgisayar okur yazarı yapıldığını kaydeden Yıldırım, "Eş zamanlı olarak bilgisayar okur yazarlığının tabana yayılması içinde kütüphanelere, halk eğitim merkezlerine, mesleki eğitim merkezlerine, kışlalara, vatandaşların yoğun olduğu terminallere kamu internet erişim merkezleri kurduk." dedi.
Vatandaşların kamu hizmetlerini elektronik ortamdan almalarını sağlayacak e-devlet projesini de başlattıklarını hatırlatan Yıldırım, şöyle devam etti: "Bugün artık okullarımızın hemen hemen tamamında bilgisayar sınıfları, bin 500 okulumuzda bilgisayar destekli fen laboratuvarları, 18 bin 500 okulda yazarlık yazılım programı, 12 bin okulda da geniş bant internet erişimi alt yapısı gerçekleştirildi. 5 bin 200 köy okuluna da uydu üzerinden internet erişimi sağlandı. Okullarımızın tamamında internet kullanım ücretlerini de bakanlık üstlendi."
Milli Eğitim Bakanlığı ile imzalanacak bu protokol ile birlikte yaklaşık 1.5 milyar TL'ye mal olacak akıllı sınıf projelerinin başlatılacağını dile getiren Yıldırım, "Artık öğrencilerimiz, öğretmenlerimiz tebeşir tozu yutmaktan kurtulmuş olacak. Ve interaktif bir eğitim öğretim sürecini okullarımızda başlatmış olacağız." diye konuştu. Projenin 4 yıl gibi kısa bir sürede tamamlanmış olacağını dile getiren Yıldırım, "Böylece bütün okullarımız akıllı sınıflara sahip olacaktır." ifadesini kullandı.
Yapılan yatırımlar sonucu son 8 yılda çevirmeli internetten geniş bant internet erişimine geçildiğine dikkat çeken Yıldırım, "Afrika seviyesinden aldığımız bilgi iletişim teknolojilerini bugün Avrupa'nın ilk beşine getirmiş durumdayız." dedi.
Milli Eğitim Bakanlığı ile Ulaştırma Bakanlığı'nın sorumlu vatandaş projesini de başlattığını kaydeden Yıldırım, şunları dile getirdi: "İlköğretim okullarının 4. ve 5. sınıf öğrencileri, öğretmenleri, velileri, servis sürücülerine yönelik yapılacak eğitim, tanıtım, bilgilendirme faaliyetlerini kapsayan bir projedir. Böylece, trafikte can güvenliğinin artırılmasını sağlayacak bilgilendirmenin okullarımızdan başlayarak tüm vatandaşlara yaygınlaştırılması hedefleniyor."
"3 YILDA 614 BİN DİZÜSTÜ BİLGİSAYAR VE PROJEKSİYON CİHAZI 40 BİN OKULUN ÖĞRETMEN VE ÖĞRENCİSİYLE BULUŞACAK"
Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Fatih Projesi ile bilişim teknolojisi laboratuvarlarında bulunan bilgisayar internet bağlantısı ve teknolojik donanımı, bir ileri aşama olarak tüm dersliklere taşımayı amaçladıklarını söyledi. Çubukçu, projenin eğitimde bir çağ kapatıp, yeni bir çağ başlatacağını kaydetti.
Çubukçu, 2002 yılında 85 öğrenciye bir bilgisayar düşerken, 2010 yılında 15 öğrenciye bir bilgisayar düştüğüne dikkat çekerek, "Amacımız, ülkemizin her yerindeki öğrencinin sosyo-ekonomik durumu ve şartları ne olursa olsun bilişim teknolojisi olanaklarından faydalanmasıdır." dedi.
Bilişim teknolojisinin BT laboratuvarlarından sınıflara taşınması ile öğrencilerin bilgiye daha rahat ulaşacağını söyleyen Çubukçu, şunları dile getirdi: "40 bin okulumuzun, 620 bin dersliğine birer adet diz üstü bilgisayar ve projeksiyon cihazı kurulacak. Her dersliğe geniş bant internet erişimi sağlanacak. Her okula, dinamik akıllı tahta ve çok amaçlı ağ yazıcısı sağlanacak."
Projenin en önemli ayaklarından birinin öğretmenin hizmet içi eğitim olduğuna dikkat çeken Çubukçu, "Bu kapsamda okullarımızda görev yapan 608 bin öğretmenin yüz yüze ve uzaktan eğitim aracılığı ile hizmet için eğitim faaliyetlerine katılmalarını sağlayacağız. Böylelikle öğretmenlerimiz sınıflara sağlanan donanım alt yapısını, eğitsel e-içerik ve BT'ye uyumlu hale getirilen öğretmen kılavuzlarıyla birlikte etkin biçimde kullanma becerilerini geliştirmiş olacaklar." şeklinde konuştu.
Çubukçu, proje sonunda öğretmen eğitimine yönelik Türkiye'nin her ilinde en az bir adet uzaktan hizmet içi eğitim sınıflarının da kurulmuş olacağını vurguladı.
Teknoloji ve internetin güvenli kullanımının en az bilginin kendisi kadar önem kazandığına işaret eden Çubukçu, "Özellikle öğrencilerimizi zararlı içeriklerden korumak ve her türlü istismarı önlemek amacıyla güvenli internet kullanımı için gerekli alt yapı kurulmalıdır. Bilinçli ve güvenli BT kullanımının sağlanması bileşeni kapsamında eğitim-öğretim süreçlerinde BT araçlarıyla birlikte internetin de bilinçli ve güvenli kullanımını sağlamak için gerekli donanım, yazılım ve hizmet içi eğitim altyapısının kurulması sağlanacaktır. Bu alt yapıyla hem öğrencilerimizin hem de öğretmenlerimizin internet kullanımı ve bilişim suçlarıyla ilgili farkındalıkları hizmet içi eğitim yöntemiyle artırılarak bilgiye ulaşma ve kullanmada güvenli bir ortamda olmaları sağlanacaktır." diye konuştu.
Proje kapsamında, 3 yıl içerisinde 614 bin 364 dizüstü bilgisayar ve projeksiyon cihazı ile 38 bin 688 çok amaçlı fotokopi makinesi ile akıllı tahtanın 40 bin okulun öğrenci ve öğretmenleriyle buluşmuş olacağını dile getiren Çubukçu, "Fatih Projesi'nin ilk adımı olarak 2011 yılının hemen başında bin 629 ortaöğretim okuluna 5 bin 636 dizüstü bilgisayar, 5 bin 636 projeksiyon, bin 312 çok amaçlı fotokopi makinesi sağlanacaktır." şeklinde konuştu.
PROJENİN 3 YILDA TAMAMLANMASI ÖNGÖRÜLÜYOR
Fırsatları Artırma ve Teknolojiyi İyileştirme Hareketi (Fatih) Projesi kapsamında, 570 bin dersliğe diz üstü bilgisayar, projeksiyon cihazı ve her okula çok amaçlı fotokopi makinesiyle internet alt yapısı sağlanacak. Her okulda en az bir sınıf, akıllı tahta, doküman kamerası ve mikroskop kamerayla donatılacak. Her ders için e- kitap ve öğrenme nesneleri hazırlanacak.
Yakaşık 600 bin öğretmenin sınıflara sağlanan donanım alt yapısını, öğretmen kılavuzlarıyla birlikte etkin biçimde kullanma becerilerini geliştirmeye dönük hizmet içi eğitim faaliyetlerine katılımları sağlanacak. Proje sonunda, diğer kamu kurumlarının da kullanabileceği, her ilde en az bir adet uzaktan hizmet içi eğitim sınıfları kurulmuş olacak.
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yürütülecek olan Fatih Projesi, Ulaştırma Bakanlığı tarafından desteklenecek. Projenin 3 yılda tamamlanması öngörülüyor. Birinci yıl ortaöğretim okulları, ikinci yıl ilköğretim ikinci kademe, üçüncü yıl ise ilköğretim birinci kademe ve okul öncesi kurumlarında Bilişim Teknolojisi donanım alt yapısı, e-içerik, öğretim programı, hizmet içi eğitim ve bilinçli güvenli internet kullanımı aşamalarının tamamlanması amaçlanıyor
CİHAN
Fatih Projesi İmza Töreni…(22.11.2010)
40 bin okulda, 620 bin dersliğin tamamını bilgisayarlı eğitim sınıfı haline getirecek FATİH projesi protokolü, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın himayesinde; Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ve Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu tarafından imzalandı.
Törende konuşan Başbakan Erdoğan, on yıllar boyunca hükümetlerin, Milli Eğitime ''idare edilmesi gereken bir hadise'' olarak baktıklarını ve sadece ''idare etmekle yetindiklerini'' söyledi. Hatta ''Okullar olmasa Milli Eğitimi idare etmek ne kadar kolaydı'' şeklinde bir nükte ortaya çıktığını da anımsatan Erdoğan, şunları söyledi: ''Bizde müfredatın tartışma konusu olduğunu göremezsiniz ya da çok nadir şahit olursunuz. Eğitim metotları, eğitim teknolojileri, eğitimde fırsat eşitliği, imkanlar konuşulmaz. Varsa, yoksa şekil konuşulur varsa, yoksa şekil tartışılır. Öğrencinin neyi öğrendiği, neyi öğrenemediğinden ziyade ne giydiği, ne okuduğu, hangi okulu tercih ettiği ya da etmesi gerektiği gündemi işgal eder. Dikkatinizi çekiyorum; 2002 öncesinde eğitim sistemi çok ciddi şekilde tartışma konusuydu. Gündemden hiç düşmedi. Ama hiç kimse çıkıp, 85 öğrenciye bir bilgisayar düşmesini sorgulamadı. 60-70 kişilik, 120 kişilik sınıfları sorgulamadı. Okulsuzluğu, öğretmensizliği, eğitim kalitesini sorgulamadı. Avrupa ülkelerindeki çocuklar sınıflarında, okullarında bilgisayarla, internet aracılığıyla eğitim görürken, akıllı tahtalar kullanırken, okul eğitimini bırakınız, yaşam boyu eğitimi tartışırken; bizde meslek liseleri, üniversite öğrencilerinin kılık kıyafeti, zorunlu eğitimin süresi konuşuldu. Bununla kaybettik biz yıllarımızı. Şimdi biz bu kaybolan yılları geri almak istiyoruz. Onun için ciddi bir heyecana, gayrete ihtiyacımız var.''
''İdareimaslahata Başvurmayız''Şu anda Türkiye'de de dünyada da en az bir yabancı dil bilmeyen, bilgisayar kullanamayan kişilerin iş bulmasının neredeyse imkansız hale geldiğini anımsatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Biz hükümet olarak, 'işte bu vebali taşıyamayız' dedik. Şimdi bunun üzerine gidiyoruz. Yakında bu konuda çok önemli adımları da inşallah atacağız. Zira çocukların gözündeki umut ışığını körelten, genç nesillerin geleceğini karartan bir anlayışın yanında yöresinde asla yer alamayız. Etkisi, sonuçları, orta ve uzun vadede görülecek diye eğitimi kendi haline bırakamayız.'İdareimaslahata başvurmayız' dedik. Eğitimde Cumhuriyet tarihimizin köklü reformlarını, en büyük yatırımlarını gerçekleştirdik. 2005 yılından itibaren Milli Eğitime bütçeden ayrılan payı diğer tüm kalemlerin üstüne çıkardık.''
Ulaştırma Bakanı Yıldırım: “Bu Protokolle Birlikte Akıllı Sınıf Projelerini Başlatmış Oluyoruz''
Yıldırım, burada yaptığı konuşmada, iktidarları döneminde Türkiye'nin bilgi toplumuna dönüşmesi için en büyük yatırımı öğrenim gören 15 milyon öğrenci de dahil olmak üzere, gençlere yaptıklarını söyledi. Milli Eğitim Bakanlığı'nın çalışmalarına kendilerinin de Evrensel Hizmet Fonu kaynaklarıyla katkı sağladıklarını belirten Yıldırım, bu doğrultuda tüm okullarda bilgi teknolojileri sınıfı kurulduğunu ve kütüphanelere, kışlalara, havaalanı ve otobüs terminallerine kamu internet erişim merkezi kurduklarını, ayrıca e-Devlet Projesini başlattıklarını anımsattı. Yıldırım, ''Bugün artık okulların hemen hemen tamamında bilgisayar sınıfları bulunuyor, ayrıca bin 500 okulda bilgisayar destekli fen laboratuvarı, 18 bin 500 okulda yazarlık yazılım programı, 12 bin okulda da geniş bant internet erişimi bulunuyor'' dedi.
FATİH Projesi hakkında bilgi veren Yıldırım, ''Bu protokolle birlikte yaklaşık 1,5 milyar TL'ye mal olacak Akıllı Sınıf Projelerini başlatmış oluyoruz. Böylece artık öğretmenlerimiz ve öğrencilerimiz tebeşir tozu yutmaktan kurtulmuş olacak. İnteraktif bir eğitim-öğretim sürecini okullarımızda başlatmış olacağız. Proje dört yıl gibi bir sürede tamamlanmış olacak, böylece tüm okullarımız akıllı sınıflara sahip olacak'' diye konuştu. Türk Milli Eğitimi'ne katkı sağlayan kuruluşlardan da söz eden Yıldırım, özellikle Türk Telekom A.Ş'nin okul, spor salonu ve sosyal tesislerle eğitim camiasına önemli katkılar sağladığını vurguladı. Yıldırım, Türkiye'nin bilgi toplumu ve iletişime yönelik yatırımlarıyla sekiz yılda çevirmeli internetten geniş bant internete geçtiğini, bilgi iletişimde Avrupa'nın beşincisi olduğunu ifade etti.
Ulaştırma Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı işbirliğinde trafikte can güvenliğine yönelik farkındalık oluşturulması için ''Sorumlu Vatandaş Hareketi''ni başlattıklarını belirten Yıldırım, eğitime yapılan yatırımın ''taşa, toprağa'' yapılan yatırımlar gibi olmadığını, etkisinin nesilden nesile ulaştığını dile getirdi.
Milli Eğitim Bakanı Çubukçu: ''2002'de 85 Öğrenciye Bir Bilgisayar Düşerken 2010'da 15 Öğrenciye Bir Bilgisayar Düşüyor”
Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu ise 2002'de 85 öğrenciye bir bilgisayar düşerken 2010'da 15 öğrenciye bir bilgisayar düştüğünü, 2003'te çok az okulda, sınırlı internet erişimi varken bugün ilköğretimde okulların yüzde 96'sında, orta öğretimde de yüzde 100'ünde internet erişimini sağladıklarını bildirdi. Orta öğretimde başlayan, 3 yıl içinde okul öncesi eğitime inmesi planlanan projeyle eğitimde fırsat eşitliği ve kalitenin artırılmasını amaçladıklarını belirten Bakan Çubukçu, projeyi ''adından çok söz ettirici, örnek bir proje'' olarak nitelendirdi. Fatih Projesi'nin tüm öğrencileri kucaklayacağını, bilgiye çok daha hızlı ulaşmalarını sağlayacağını belirten Bakan Çubukçu, proje sayesinde öğretmenlerin çok daha zengin bir ortamda ders yapabileceğine işaret etti. Projenin öğretmen ve öğrencilerin motivasyonlarının artmasına olumlu katkı sağlayacağını da vurgulayan Çubukçu, proje kapsamında donanım alt yapısının iyileştirileceğini, eğitsel e-içeriğin sağlanacağını, öğretim programlarının bilişim teknolojisini içerecek hale getirileceğini, öğretmenlerin hizmet içi eğitiminin, bilinçli, güvenli ve izlenebilir bilişim teknolojisi kullanımının sağlanacağını söyledi.
Fatih Projesi
Proje ile eğitim ve öğretimde niteliği artırmak ve fırsat eşitliğini sağlamak amacıyla okul öncesi, ilköğretim ve ortaöğretim okullarındaki 570 bin dersliğe dizüstü bilgisayar, projeksiyon cihazı ve her okula çok amaçlı fotokopi makinası verilerek internet altyapısı oluşturulacak. Okullarda görev yapan yaklaşık 600 bin öğretmen donanım altyapısı konusunda yüz yüze ve uzaktan eğitim yöntemleriyle hizmet içi eğitim faaliyetlerine katılacak. Bu süreçte ayrıca öğretim programları, bilişim teknolojisi destekli öğretime uyumlu hale getirilerek eğitsel e-içerikler oluşturulacak, her ders için yine e-kitap ve öğrenme nesneleri hazırlanacak. FATİH Projesi ile bilişim teknolojisi araçlarıyla birlikte internetin de bilinçli ve güvenli kullanımını sağlamak için mevzuat düzenlemesi de yapılacak. Milli Eğitim Bakanlığınca yürütülecek ve Ulaştırma Bakanlığınca desteklenecek projenin ilk yılında ortaöğretim, ikinci yılında ilköğretim ikinci kademe, üçüncü yılında ilköğretim birinci kademe ve okul öncesi kurumlarında bilişim teknolojisi donanım altyapısı, e-içerik, öğretim programı, hizmet içi eğitim ve bilinçli güvenli internet kullanımı aşamalarının tamamlanması amaçlanıyor.