New York'taki BM Genel Merkezi'nde bulunan büyük konferans salonlarından birinde, Türkiye'nin BM Daimi Temsilciliği'nin himayesinde, büyük önder Atatürk'ü konu alan ''21. Yüzyılda Atatürk'ün Mirası'' adlı bir sempozyum düzenlendi.

Bu yıl 3'üncüsü düzenlenen ve Atatürk'ün askeri-siyasi dehasının öne çıktığı sempozyumda, 'Arap Baharı'nı yaşayan ülkelerin, Atatürk'ün liderlik yeteneğini kendilerine rehber edinebilecekleri belirtildi.

Amerikalı yazar, öğretim üyesi ve emekli albay Austin Bay sempozyumdaki konuşmasında, Atatürk'ün kurduğu Türkiye modelinin 'Arap Baharı'nı yaşayan ülkelere model olabileceğini söyledi. Amerikalı Bay, tam demokrasiye geçişin uzun zaman alabileceğinini belirttiği Arap ülkelerinde Atatürk'ün liderliğinin, laiklik, hukukun üstünlüğü ve demokratik anlayışının son derece önemli olduğunu bildirdi.

Bay daha sonra Atatürk için, ''Atatürk'ün modern Türkiye modeli çok değerli ve engin, çünkü bu model Suriyelilere, Tunuslulara, Libyalılara, Mısırlılara, baskıcı bir rejimden çoğulcu bir toplum kurmanın mümkün olduğunu gösteriyor'' ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi Ertuğrul Apakan ise, sempozyumun açılışında yapıtığı konuşmada, Atatürk'ün yaşadığı zamanın ilerisinde bir lider olduğunu belirterek, etkilerinin bugün de vicdanlara rehberlik ettiğini ve bunun da Atatürk'ün Türklere bıraktığı mirası olduğunu vurguladı.

Sempozyumun başlangıc bölümüne katılan ve bir konuşma yapan Afganistan'ın BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi Zahir Tanin ise, Atatürk'ün Afganistan üzerinde nasıl bir ilham kaynağı olduğunu açıklayan bir sunum gerçekleştirdi.

Tanin, Atatürk'ün fikirlerinin, o dönemde yüzünü Batıya çeviren Afganistan'ı nasıl etkilediğini anlattığı kısa sunumunda, ''Atatürk'ün liderliğindeki Türkiye, İngiltere'den bağımsızlığını kazanan Afganistan için esin kaynağı olmuştur'' dedi. Afgan Kralı Amenullah Han'ın kişisel dostluğu olduğunu anlatan Tanin, Amenullah Han'ın Atatürk'ü örnek alarak ülkesinde pek çok modern reforma imza attığını söyledi.

Toplantıda, Avustralya'nın BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi Gary Quinian, Yeni Zellanda'nın BM Daimi Temsilcisi Jim McLay de birer konuşma yaparlarken, Çanakkale Savaşı'ndan sonra üç ülkenin dost olduğunu, Atatürk'ün ne kadar etkili ve önemli bir lider olduğundan bahseti.

Sempozyum başlangıcında, bu yıl Nisan ayında vefat eden ve daha önceki iki Atatürk sempozyumuna da konuşmacı olarak katılan Profesör Arnold Reisman anılırken, Reisman'ın eşinin de sempozyumun az sayıdaki katılımcıları arasında olduğu görüldü.

''Yaşasaydı, Türkiye'deki bugünkü laiklik anlayışı ne olurdu?''

Büyükelçilerin konuşmalarından sonra moderatörlüğünü Prof. Dr. Justin McCarthy'in yaptığı oturuma geçildi. Atatürk'ün laiklik anlayışının Arap ülkelerine örnek olarak gösterildiği sempozumun sonundaki soru-cevap bölümünde, bir dinleyicinin ''Bugünün Türkiye'sinde yaşasaydı Atatürk'ün laiklik konusunda nasıl bir yol izleyeceği'' şeklindeki sorusuna, Prof. Dr. McCarthy, Atatürk'ün kendi döneminde yaptıklarıyla değerlendirilmesi gereken büyük bir lider olduğunu, ancak elbette bu büyük dehanın aynı zamanda son derece esnek davranabildiğini söyledi. Amerikalı Profesör McCarthy, Atatürk'ün savaşlar kazanan büyük bir komutan ve stratejist olduğunu söyledi.

Türkevi'nde sempozyumu

Program direktörlüğünü ve açılışını Amerika İstanbul Üniversitesi Mezunları Derneği'nin (İÜMEZUSA) eski başkanı Mehveş Sönmez yaptığı sempozyumun ardından, Türkiye'nin BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi Ertuğrul Apakan'ın ev sahipliğinde Türkevi'nde bir resepsiyon verilirdi. Resepsiyona, yeni başlayan New York Başkonsolosu Levent Bilgen'le birlikte, New York'ta yaşayan Türk toplum temsilcileri katıldı.
(TURKISH JOURNAL)